Botan kültürüyle geçen bir ömür
Kültür/Sanat Haberleri —

Weliyê Botî
- Botan folklorunun yaşayan hafızası Weliyê Botî, Avrupa’da binlerce insana kültürünü sevdirdi, Kürt folklorunu öğretti. “Govend, kültürel kimliğin en güçlü ifadesidir” diyen Mamoste Botî, kültürel değerlerin kayıt altına alınmasının önemine vurgu yapıyor.
M. ZAHİT EKİNCİ/HAMBURG
Kimlikteki adıyla Hasan Baykara, tanınan adıyla Weliyê Botî, tam 32 yıl boyunca Avrupa’da binlerce kişiye Kürt folklorunun öğretilmesine katkı sundu. Öğrencilerin birçoğu artık öğretmenlik yapıyor. 25 yıldır takip ettiğim tüm Mîhrîcan etkinliklerinde kendisiyle karşılaşırım. Botan kıyafetleriyle kimi zaman halayın başında, kimi zaman stranbêj olarak sahnede. Bu yıl 36’ncısı Duisburg’da yapılan Mîhrîcan’da Weliyê Botî’nin hayatını kendi ağzından dinlemek istedim. Rica ettim, beni kırmadı. Folklor sevdasını ve hayat hikayesini anlattı:
“1962 yılında Cizre’nin Çeleka köyünde dünyaya geldim. Folklora ilgim ilkokul yıllarında başladı. Evde, sokakta, her yerde Kürtçe konuşulurdu. Ortaokulu dışarıdan bitirdim, ardından lise diplomasını aldım. Diyarbakır Tıp Fakültesi’ne kaydımı yaptırdım. 1980 darbesi sonrası dışardan alınan lise diplomaları iptal edildi ve eğitim hayatım sona erdi.”
Cezaevinde bile folklor
1984 sonrası Kürt gençliği arasında örgütlenme ve bilinçlenme hız kazanırken, Weliyê Botî 1979 yılından itibaren PKK’nin ilk kadrolarından bazılarıyla tanışır: “Mehmet Kurt (Salman), Adil Aslan (Baran), Binevş Agal (Berivan) ve Musa Günay (Yılmaz) gibi isimlerle tanıştım. 1988-91 yılları arasında Diyarbakır Cezaevi’nde kaldım. Cezaevinde bile folklor tutkum eksilmedi. Havalandırmada arkadaşlarla Botan oyunları oynardık. Tahliyeden sonra Cizre HEP İlçe Başkanlığı görevini üstlendim. Hakkımda çok sayıda dava açıldı. Şırnak Alay Komutanı Mete Sayar tarafından ölüm tehditleri aldım. Önce metropollere, ardından Avrupa’ya geçtim.”
Koma Gel
Avrupa’ya adım attığı ilk gün bir halk toplantısına katıldığını belirten Botî, ardından Münster’de iltica eder. Orada Êzîdî ve yurtsever Xelowe Zêde’den büyük destek görür.
“Botan halk oyunlarını tanıtmak için yoğun bir çalışmaya girdim. Zengin bir kültürden geliyordum ama burada yeterince bilinmediğini fark ettim. Govend, şano ve müzik alanında faaliyetler yaptık. Botanlılardan oluşan ‘Koma Gel' adlı iki folklor grubuyla Avrupa’daki birçok etkinlikte yer aldık, ödüller kazandık. Botan oyunlarını Avrupa’ya onlarla tanıttım. Hala bu grup üyeleri gerektiğinde bir araya geliyor, yaş ortalamaları 60-65 yaşında.”
Folklor okulu
Weliyê Botî, Botan folklorunün kurumsallaşması için diğer hocalarla birlikte adımlar attı: “Ben, Mustafa Lala, Yılmaz Beyazgül ve Mamoste Ulaş bir folklor okulu kurduk. Oyunlarda yapılan yanlışları fark edip düzeltmek için Koma Gel, halktan oluşan iki grubu birleştirdik. Hataları yerinde tespit edip düzelttik. 1999’da Dortmund’daki Mîhrîcan’a misafir olarak katıldık. Herkes Botan’a özgü orijinal oyunları fark etti. O dönemler her şey karışıktı; elbiseler, türkü ve oyunlar... Ancak o karışıklığın içinden bir sistem inşa ettik. Folklor okulu ve kampı kurduk.”
Folklor haritası
Weliyê Botî ve beş folklor hocası, 5 yıllık bir çalışma sonucunda Kürdistan’ın tüm parçalarını kapsayan bir folklor haritası hazırladı. Harita, Kürt folkloru için bir yol haritası niteliği taşıyor ve hala Avrupa’da satışta. Araştırmacılar ve öğrenciler için önemli bir kaynak.
1990’lardan bu yana Kürt müzik ve dansında kalite, sahne düzeni ve koreografi açısından büyük ilerlemeler yaşandığını belirten Botî, gençlerin kültüre ilgisinden memnun. Kültürel değerlerin kayıt altına alınmasının önemine vurgu yapan Weliyê Botî, “Qerejdax, Hınıs, Iğdır, Riha, Dersim, Colemêrg gibi birçok yörenin oyunları öğrencilerimiz tarafından derlenip festivallerde sunuldu. Gençlerimiz köylerine gidip materyaller topluyor. Ancak pek çoğu kayboldu ya da kullanılamaz hale geldi. Kültürel hatıraları olanların, dolaplarında sakladıkları ne varsa, paylaşmaları önemli. Bir elbise, stran, kofi ya da takı olabilir... Bunlar, kültürümüzün güzide izleridir” diyor.
* * *
3 bine yakın mezun
Avrupa’da yaklaşık 30 yıldır Kürt halk oyunlarını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için mücadele eden Dibistane Govendên Kurdistanê (Kürdistan Halk Dansları Okulları) 97’den bu yana hem halk oyunlarını öğretiyor hem de eğitmen yetiştiriyor. Şimdiye kadar 3 bine yakın mezun verdi.
Bu yıl Haziran ayında Duisburg’da düzenlenen 36. Mîhrîcan’da da jüride yer alan Botî, kültürün bir halkın varoluş temeli olduğunu vurguluyor: “Kültür ve sanat, insanlığın gelişimiyle orantılıdır. Sahip çıkmak, kendi insanına ve kültürel mirasına sahip çıkmaktır. Son Mîhrîcan’da Wesel’den Koma Berivan Şêxan grubu, Êzîdîlerin kültürüne dair 70 sayfalık çalışma sundu. Hamburg’da yaşayan hocamız Piro Gali ise Kürdistan’dan topladığı takı, elbise ve çarıkları Hamburg’daki dikimhanede ya onarıyor ya da orijinaline göre yeniden dikiyor. Bu tür çalışmalar çok kıymetli. Aynı zamanda dil, kültürün vazgeçilmezidir.”















