Cinsiyet temelli iltica gündemde

• Die Linke, Türkiye’den cinsiyet temelli şiddet nedeniyle Almanya’ya iltica başvurusu yapan kadınların durumunu Federal Meclis’e taşıdı. 

Almanya’da Sol Parti (Die Linke) milletvekilleri, Türkiye'den cinsiyet temelli şiddet nedeniyle iltica başvurusunda bulunan kadınları Federal Meclis gündemine taşıdı. Meclise sunulan soru önergesinde, "2016 yılından bu yana Türkiye'den kaç kadının Almanya’ya bu gerekçeyle iltica başvurusu yaptığı ve başvuruların nasıl değerlendirildiği" soruldu.

“Türkiye’de kadınlara yönelik cinsiyet temelli şiddet nedeniyle yapılan iltica başvuruları” başlıklı önerge, Federal Göç ve Mülteciler Dairesi’nin (BAMF) bu taleplere verdiği yanıtların detaylı açıklanmasını istiyor. Ayrıca, mülteci statülerinin ne kadarının cinsiyet temelli şiddet gerekçelerine dayandığı soruluyor. Federal hükümetin yazılı yanıtı, Türkiye’den gelen kadınların yaşadığı hak ihlallerini ve iltica sürecindeki tabloyu ortaya koyacak. Buna göre Alman Sol Parti, aynı zamanda iltica yasası kapsamında tanınan mülteci statülerinin ne kadarının cinsiyet temelli takiplere dayandığının açıklanmasını istedi. Sol Parti, bu verilerle iltica sisteminin cinsiyet temelli mağduriyetlere yaklaşımını değerlendirmeyi hedefliyor. 

İltica sürecinde yaşanan zorluklar

Almanya’da kadın sığınmacılar, iltica süreçlerinde ve toplumsal entegrasyonda cinsiyet temelli zorluklarla karşılaşıyor. Bunlardan bazıları şöyle:

* Uluslararası Af Örgütü (Al) verilerine göre; kadınlar, ülkelerinde, göç yolunda ve mülteci merkezlerinde cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete maruz kalıyor. 

* Almanya Psikoterapistler Odası, kadınlarda şiddet ve göç kaynaklı, depresyon ve anksiyetenin yaygın olduğunu fakat bu konuda yeterli hizmetin sunulmadığını belirtiyor.

* Berlin’de bulunan Sivil Toplum Kurumları’nın belirtiği bir diğer husus ise kadınların gelirken kimlik ve meslek belgelerinin getirmemiş olmaları iş bulmalarını zorlaştırıyor. 

* Kadın Mülteci Komisyo’nun (WRC) gözlem raporlarında mülteci merkezlerinde özel alan eksikliğinin kadınların güvenliğini riske attığı ifade ediliyor. 

* Hamile kadınlar ve yeni anneler, yeterli doğum öncesi ve sonrası bakıma erişimde sorun yaşıyor. Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü (UNHCR), hamile sığınmacıların hijyenik koşullara ve tıbbi bakıma erişiminin sınırlı olduğunu belirtiyor.

Kadın sığınmacılar, erkeklere kıyasla iş piyasasına entegrasyonda daha fazla zorluk yaşıyor. Federal Göç ve BAMF ve Sosyo-Ekonomik Panel (SOEP) araştırması, kadınların dil bariyerleri, eğitim eksikliği ve çocuk bakımı sorumlulukları nedeniyle “üçlü dezavantaj” yaşadığını gösteriyor. Kadınların yüzde 85’i çalışmak istese de, istihdam oranları erkeklerden daha düşük. HABER MERKEZİ