Dayanışma bu işin güzelliği

• Cevizleri ipe dizerek ailesinin geçimini sağlayan Fatma Kalecek, “Aç yattığımız da oluyor” diyerek yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekerken, maruz kaldıkları sömürüye karşı dayanışmayla başa çıktıklarını söylüyor.

JINNEWS/ADANA 

Adana’da Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı Seyhan ilçesine bağlı Şakirpaşa mahallesinde yaşayan kadınlar, geçimlerini sağlamak için birçok farklı işle uğraşıyor. Ekonomik krizin çarkında eve ekmek götürmekte bile zorlanan kadınlar, cüzi ücretlere mevsimlik işlerde çalışıyor.

Bölgede üzüm bağlarının olgunlaşmasıyla yapımına başlanan cevizli sucuk üretimi yapan, fabrikalardan aldıkları cevizleri iplere geçiren kadınlar, ipe geçirdikleri 12 kilo ceviz karşılığında ancak 50 Lira alabiliyor. 
 
Aç yattığımız oluyor

Yıllardır bu işi yapan kadınlardan biri de Fatma Kalecek. Eşinin çalışmadığını ve geçimlerini sağlamak için bu işi yaptığını  söyleyen Fatma, “Saatlerce fabrika önünde ceviz almak için bekliyoruz. Çuvallarca cevizi el arabalarıyla evlerimize taşıyoruz. Çuval başı 50 lira alıyoruz. Bir çuvalı bazen bir günde bazen ise bir haftada bitirebiliyoruz. Çünkü hem zor hem de ev işleriyle uğraşmak zorundayız. Aylık gelirimiz 300 ila 400 TL arasında değişiyor. Bu para ile evin faturalarını dahi karşılayamıyoruz. Çarşı, pazara ise çoğu zaman çıkamıyoruz. Ekmek dahi alamayıp aç yattığımız çok oluyor” diye belirtiyor. 
 
Bazen kardan çok zarar

Fatma, cevizlerin eksik çıkması veya çalınması durumunda da kendilerinin para ödemek zorunda kaldığını aktarıyor. Fatma, “Bu iş bazen kardan çok zarar olabiliyor. Zahmetli bir iş. İnsan çok yoruluyor. Hakkımız zaten verilmiyor. Bizler hak ettiğimiz ücretin verilmesini istiyoruz. Bizler bu işle aileye bakıyoruz” diyerek yaşadığı sömürüyü dile getirdi. 

Dayanışmayla başa çıkıyoruz

Mahallede mece usulü çalıştıklarını belirten Fatma, “Dayanışma bu işin güzelliği. Bu şekilde kadınlarla buluşma ve sorunlarımızı konuşma imkanı da buluyoruz. Kadınlar iş yükünü paylaşabiliyor. Biz maruz kaldığımız sömürüye karşı dayanışmayla başa çıkıyoruz” diyor.