Komisyon'a reform sunumu

Meclis komisyon

Meclis komisyon

  • Üç insan hakları kuruluşu, Komisyon'a kalıcı ve hak temelli bir barışı mümkün kılacak reformlara öncelik vermesi çağrısı yapan yazılı bir brifing sundu.

HRW (Human Rights Watch-İnsan Hakları İzleme Örgütü) TLSP (Turkey Litigation Support Project-Türkiye İnsan Hakları Davalarına Destek Projesi) ve ICJ (International Commission of Jurists-Uluslararası Hukukçular Komisyonu) Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na birlikte kaleme aldıkları, yazılı bir brifing sundu. HRW Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson, “40 yıllık çatışmanın bitmesi, yalnızca silahların susmasıyla değil; barışçıl ifade ve siyasi faaliyetleri kriminalize eden yasaların değiştirilmesiyle mümkün. Komisyon'un elinde çatışma sonrası toplumu şekillendirmek için eşsiz bir fırsat var; susturma ve ötekileştirme amacıyla kötüye kullanılan hükümler kaldırılmalı" dedi.

Dört ana başlık altında

Kuruluşların “Türkiye’deki Kürtler ve Diğer Tüm Topluluklar için İnsan Haklarının, Adaletin ve Demokrasinin Güçlendirilmesi” başlıklı brifingi, sahadan izleme, belgeleme ve dava deneyimine dayanıyor; özellikle ceza hukuku hükümlerinin ayrımcı ve siyasi saiklerle kötüye kullanılmasına odaklanıyor. Brifing, acil yapısal değişim ihtiyacını dört ana başlık altında topluyor:

* Terörle mücadele mevzuatında reform: Silahlı gruplarla fiili ve somut bağlantısı olmayan kişilerin soruşturulması ve cezalandırılması için kullanılan muğlak ve aşırı geniş hükümler kaldırılmalı ya da köklü biçimde değiştirilmeli.

* Seçilmişlere karşı ceza hukukunun kötüye kullanımına son: Milletvekilleri ve yerel yöneticilerin barışçıl siyasi ifadeleri nedeniyle keyfi biçimde görevden alınması, özgürlüklerinden yoksun bırakılması ve yargılanması uygulamalarına son verilmeli. Seçilmişlerin görevlerini sınırlayan her tedbir istisnai olmalı, ciddi suçlara ilişkin ikna edici kanıtlara dayanmalı, etkili yargısal denetime tabi olmalı ve uluslararası insan hakları standartlarıyla uyumlu olmalı.

* Barışçıl toplanma hakkının güvence altına alınması: Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ve uygulamalar reforme edilmeli; kitlesel toplantılar demokratik katılımın olağan parçası olarak görülmeli. Hukuki dayanaktan yoksun yasaklar ve orantısız polis müdahaleleri son bulmalı.

* 'Umut hakkı'nın tanınması: Ağırlaştırılmış müebbet cezalıların salıverilme talepleri için anlamlı ve denetlenebilir bir mekanizma oluşturulmalı. AİHM’in, Türkiye’deki mevcut sistemi AİHS madde 3 bakımından ihlal sayan içtihadı ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin yasal reform çağrıları dikkate alınmalı. Siyasi tartışmalarda 'umut hakkı'na yapılan açık atıflar da vurgulandı.

Diyalog süreci fırsattır

TLSP’den Ayşe Bingöl Demir, “Diyalog süreci, kökleşmiş şiddet ve istisna hukuku döngüsünü kırmak için tarihi bir fırsat” diyerek, Komisyon'un sivil toplum, hukuk örgütleri ve akademi ile birlikte çalışarak sürdürülebilir barışın temelini atacak kapsamlı reformları savunması gerektiğini söyledi.

Yargı bağımsızlığı ve hesap verebilirlik

Brifing, ayrıca iki enlemesine (yatay) alana işaret ediyor:

* Yargı bağımsızlığı: Yargının hukuka aykırı etki ve baskılardan kurumsal olarak korunması, dış müdahale ve ayrımcılık olmaksızın hukukun üstünlüğünü herkes için güvenceye alması için somut adımlar atılmalı.

* Ağır ihlallerde hesap verebilirlik: Çatışma sürecini belirleyen ağır insan hakları ihlallerindeki cezasızlık son bulmalı; hakikatin ortaya çıkarılması ve adaletin sağlanması için güvenilir mekanizmalar geliştirilmelidir.

ICJ Avrupa ve Orta Asya Program Direktörü Temur Shakirov, Komisyon'un, sembolik tavsiyelerin ötesine geçerek çatışma, baskı ve cezasızlığı ayakta tutan yapısal adaletsizlikleri ve ayrımcı düzenlemeleri ele alması gerektiğini vurguladı. Shakirov, şunu ekledi: “Kalıcı barış, insan hakları güvencelerinin yaptırım gücüyle tesis edilmesi, hesap verebilirlik ve demokratik kapsayıcılığın güvence altına alınmasıyla mümkün.” BİA/İSTANBUL

 

* * *

Komisyon toplanamadı

Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 17. toplantısını yapması bekleniyordu, ancak haftaya ertelendiği açıklandı.

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, önceki akşam Komisyon’un siyasi parti koordinatörleri ile Meclis’te bir araya geldi. Toplantıda, AKP Grup Başkanı Abdulhamit Gül, DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Yeni Yol Grubu Grup Başkan Bülent Kaya ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız yer aldı. Toplantıda, Rêber Apo'yu ziyaret etme gündemiyle dün yapılması planlanan 17. toplantı, gelecek haftaya ertelendi. Komisyon, hem bu ziyarete dair görüşme yapma hem de Türkiye İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı da dinlemeyi planlıyordu. Yerlikaya’nın yurt dışı programı nedeniyle toplantıya katılamayacağını bildirmesi nedeniyle toplantının gelecek hafta ertelenmesinin kararlaştırdığını bildirildi.

31 oyla kabul edilecek

Komisyonun 17. toplantısında 'İmralı’ya gidiş' teklifinin gündeme gelmesi bekleniyor. Konsensüs sağlanırsa Komisyon üyelerinden oluşacak bir heyet İmralı’ya gidebilecek. Kurtulmuş daha önce komisyonda "nitelikli çoğunlukla (31 oy)" karar alınması durumunda İmralı’ya heyet gönderilebileceğini açıklamıştı.

Komisyonda, AKP (22 üye), DEM Parti (5 üye) ve MHP’nin (4 üye) sandalye sayısı nitelikli çoğunluğu karşılıyor. Üç üyeli Yeni Yol grubunun da bu ziyarete olumlu yaklaştığı biliniyor. CHP’nin ise 11 üyesi bulunuyor.

Bahçeli: MHP katılmaya hazır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin 4 Kasım'daki Grup Toplantısı'nda İmralı'ya heyet gönderilmesi için çağrı yapmış, MHP'nin de heyete katılacağını açıklamıştı.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise "Komisyon çatısı altında sürece dair tüm konuların tartışılmasını, kimsenin dışarıda bırakılmadan ilgili bütün tarafların dinlenmesini, aykırı da olsa farklı fikirlerin dile getirilmesini çok ama çok kıymetli buluyorum" demişti. ANKARA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.