Döviz şahlanarak TL’yi eziyor

  •  Sadece yere çakılmış TL ile ihracata yönelik bir ekonomi inşa edebileceğini düşünen Türk hükümeti, ihracat ve krediye öncelik vererek, ‘Türk tipi çöküş modeli’yle sandığa gitmeyi çare olarak görüyor. 
  •  Merkez Bankası da daha önce savurduğu 128 milyar doların üzerine son bir haftadır 5 milyarı daha ekledi. Tükenmiş rezervine, Körfez ve Çin’den para dilenmesine rağmen harcadığı para ise TL’nin yere kalpaklanmasını durduramıyor. 
  •   Dolar/TL 17,14’ü, euro/TL ise 19,43’ü görerek tüm zamanların rekorunu kırdı. TL, Eylül ayı başından bu yana yaklaşık yüzde 50 değer yitirdi. Böylece açıklanan asgari ücret, son iki günde bile ciddi oranda eridi.

Merkez Bankası’nın önceki gün faiz indirme kararının ardından piyasalar karıştı; dolar ve euro kuru uçuşa geçti. Dolar/TL kuru 17 lirayı, euro/TL kuru ise 19 lirayı aştı. Rezerv sorunu yaşayan Merkez Bankası, dün bir kez daha piyasalara müdahale ederek, bu kez doları 17’nin altına düşürmeye çalıştı. 

Merkez Bankası’nın önceki gün faiz kararı öncesi beklentiyi satın almaya başlayıp yükselen döviz kuru, fazinin düşürülmesi kararının ardından da yükselişini hızlandırdı. Dolar/TL’nin 17’yi aşarak 17,14 ile rekor kırmasının ardından Merkez Bankası’ndan müdahale geldi. Müdahale sonrasında kur 16,50’lere geldi, ancak gerileme kısa sürdü, iki saat bile geçmeden yeniden 17’yi zorlamaya başladı. 19,43’ü gören euro/TL’de de TCMB müdahalesi sonrasında 18,70 seviyelerine gerileme oldu fakat burada da durum değişmedi ve kısa sürede 19’u geçip gitti. 

TCMB, Aralık başından beri 5. müdahalesini yaptı. İlk dördünde toplam yaklaşık 4,5 milyar dolarlık rezerv satarak kurlara müdahale etti, ancak kur artışını durduramadı. Uzmanlar, TCMB’nin rezerv satışının piyasada alım fırsatı olarak değerlendirildiğini ve kurun tekrar yukarıya çıktığını, dolayısıyla boşa rezerv harcaması yapıldığını belirtiyor.

TCMB son dört toplantıda 500 baz puan faiz indirirken, faiz indirimlerine başladığının ilk sinyalini verdiği Eylül başından bu yana TL yaklaşık yüzde 50 değer yitirdi. Değer kayıplarının büyük bölümü son bir buçuk ayda meydana geldi. 

Piyasa faizlerine dikkat çeken ekonomistler, yüzde 22 üzerinde 10 yıllık tahvil faizi görüldüğünü ama bu seviyeden bile ilgi yok denecek düzeyde olduğunu belirterek, “CDS 500 baz puanın üzerinde. Geçişkenlik etkisiyle enflasyon beklentileri yüzde 30’un üzerine çıkmış durumda. Asgari ücret, TL’deki sert kayıpları, bunların tamamı enflasyon için yükseltici etken. Bu sarmaldan nasıl çıkılacak bunun yanıtını bulamıyoruz” diyor.

 

Gökhan Uskuay

Faiz iniyor, enflasyon artıyor

Ünlü Menkul Değerler’den Araştırma Bölümü Kıdemli Müdürü Gökhan Uskuay, kurumunun günlük raporunda “alınmış kararların birikimli etkilerinin enflasyonu ilk çeyrekte yüzde 37,7’ye ve ikinci çeyrekte yüzde 40’a çıkartmasını beklediklerini” belirterek, “Bu enflasyon verilerine göre TCMB Mayıs ayına kadar politika faizini sabit tutması durumunda yüzde 6 olan negatif reel faiz yüzde 26’ya yükselecektir. 2022’nin ilk yarısında Fed’in faiz artırım süreci ve TL’de kırılganlıklar, enflasyonu daha üst bir noktaya taşıyabilir. Bu nedenle TCMB’nin faiz indirimini durdurmuş olmasının TL’de kırılganlıkları sonlandırmasını beklemiyoruz” değerlendirmesine yer verdi.

Döviz şahlanınca saklanıyorlar

Dolar kurunun yükselmesini sosyal medya hesabından değerlendiren Prof. Dr. Veysel Ulusoy, ‘’Döviz şahlanınca, karar vericiler ile onların ekonomistleri saklanıyor. Açıklama bekliyoruz. Ortada bir ekonomi politikası yok ama önemli bir diğer politika var: Bekle Gör Politikası (BGP)’’ ifadelerini kullandı.

Emin Çapa

Bütçe oylanmadan çöp oldu

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan ekonomist Emin Çapa ise ‘’Bu iktidarın hesap bilmediğine hala delil arıyorsanız buyrun. Bütçe Meclis’te oylanmadan çöp oldu. 2022 bütçesine göre, 2022 ortalama dolar kuru 9,27; 2022 enflasyonu yüzde 9,8’’ dedi. Ekonomist Evren Devrim Zelyut ise ‘’Kasada bize ait dolar yok ama... ‘2021 Ekim sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, 170,3 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşmiştir.’ Bol şans...’’ diyerek tepkisini dile getirdi.

Asgari ücret 24 saatte eridi

Asgari Ücret Komisyonu’nun belirlediği yeni asgari ücret, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 16 Aralık’ta açıklandı. Yeni asgari ücret, döviz kurunda yaşanan rekorlar sonrası 24 saatte eridi. 16 Aralık kuruna göre, 274 dolara denk gelen 4 bin 253 liralık asgari ücret, dün 250 dolara düştü. 2021 yılı için 2 bin 825 TL olan önceki asgari ücret, ilk açıklandığında 373 dolara denk ediyordu. 

Tarihi artış hayat pahalılığında

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 2022 yılı asgari ücretin 4 bin 250 TL olmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. İktidar ve medyasının ‘tarihi artış’ nutukları atmaya başladığı kaydedilen açıklamada, “Asıl tarihi artış hayat pahalılığında, iğneden ipliğe sağanağa dönüşen zam yağmurunda, TL’nin döviz karşısında her gün daha fazla değer yitirmesinde yaşanmaktadır. Dolayısıyla önemli olan asgari ücretin oransal artışı değildir. Önemli olan gün geçtikçe ağırlaşan koşullarda asgari ücretin işçinin ve ailesinin geçimini karşılamaya yetip yetmediğidir” denildi. Açıklamada şu taleplerde bulunuldu: “Yıllardır TÜİK’in çarpık rakamlarına mahkum edilen, milli gelirden pay verilmeyen asgari ücretliler başta olmak üzere tüm emekçilerin, işçilerin yaşadığı kayıplar karşılanmalıdır. Asgari ücrette yapılan artış gittikçe ağırlaşan koşullarda yetersizdir. Öte yandan Türkiye’nin tüm çalışanlar için bir asgari ücretliler ülkesine dönüşmemesi için kamu emekçilerinin, emeklilerin, işçilerin maaş ve ücretleri de en az asgari ücrete yapılan artış oranında, en az yüzde 50 artırılmalıdır. Çoktan kadük hale gelen Toplu İş Sözleşmeleri buna göre yenilenmelidir.”

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu

Asgari ücret zammı suya yazıldı

DİSK Yönetim Kurulu adına DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise günlük yapılan zammın bu korkunç pahalılıkta emekçilerin derdine derman olamayacağını söyledi. Derin ekonomik kriz, TL’de yaşanan büyük değer kaybı ve yaşanan korkunç pahalılık dikkate alınmadan asgari ücret artış oranını konuşmanın anlamsızlığına işaret eden Çerkezoğlu, şunları altını çizdi: “Açıklanan asgari ücretle geçinmek mümkün değildir. Büyük bölümü yaşanan pahalılık nedeniyle zaten çoktan yok olup gitti. Kalanı da birkaç ay içinde eriyip gidecek. Ortada gerçek anlamda zam yoktur. Asgari ücret artışı, pahalılıkla yaşanan alım gücü kaybını dahi telafi etmekten uzaktır. Yaptığımız hesaplamaya göre Kasım 2021 için dört kişilik bir ailenin asgari geçim tutarı 10 bin 700 TL civarındadır. Bu fiyatlara Aralık 2021 ayındaki fiyat artışları ve döviz krizinin etkisiyle 2020’de yaşanacak pahalılık dahil değildir. 2022 yılı içinde de yoksulluk sınırının çok daha yükseleceği, pahalılığın dayanılmaz hale geleceği sır değildir. Ocak 2021’de asgari ücret 386 dolara karşılık geliyordu. Emekçiler zamlı asgari ücretle bile 110 dolar civarında kayba uğramıştır. Asgari ücretin 2022’de ne kadar eriyeceği belli değil. Zamlı haliyle bile Türkiye’de asgari ücret Avrupa’nın en düşük iki asgari ücretinden biri durumundadır. Türkiye’deki asgari ücret zamlı haliyle dahi Çin’in altındadır. Kasım 2021 resmi enflasyonuna göre dar gelirli kesimlerin gıda enflasyonu yüzde 40 civarındadır. Bu oran önümüzdeki aylarda çok daha artacaktır. Halkın hissettiği pahalılık ise resmi verilerin çok çok üstündedir. Asgari ücrete yapılan zam, suya yazılan yazı gibi birkaç ay içinde eriyip gidecektir.”

Bu arada Asgari Ücret Tespit Komisyonu kararı dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Vergi muafiyet ve istisnalarına ilişkin ayrıntılar hükümet tarafından henüz kamuoyuna açıklanmadı ve bu yöndeki mevzuat değişiklikleri yapılmadı. Gelir vergisi ve damga vergisinin yanı sıra Asgari Geçim İndirimi (AGİ) uygulamasının kaldırıldığı vurgulandı. Ancak bu konularla ilgili düzenlemelerin ayrıntıları belli değil.

Tek çıkar yol birlikte mücadeledir

İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu (İİSŞP) da 2022 yılı için açıklanan asgari ücret tutarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, asgari ücretin genel ücret olmaktan çıkarılması gerektiğinin altı çizildi. Açıklamada, “Döviz kurlarındaki ön görülemez dalgalanmalar ile TL’nin değer kaybı ve temel tüketim mallarına sürekli yapılan zamlar göz önünde bulundurularak ücretler 6 aylık dilimler halinde güncellenmelidir. İki ay sonra dahi ücretlerin aynı noktada durmayacağı göz önünde bulundurulduğunda, ücret artış döneminin 6 aya indirilmesi sınıfımızın enflasyon karşısında alım gücünü korumasının yollarından biridir” ifadelerine yer verildi.  Asgari ücretten gelir vergisinin kaldırılması gerektiği talebine yer verilen açıklamada, “Ortak, bir arada mücadele etmek tek çıkar yoldur. Asgari ücret sürecinde bir araya gelen sendikalarımız bu birlikteliklerini güçlendirerek devam ettirmelidir” diye belirtildi. 

Yaratmadığımız krizin bedelini ödemeyeceğiz

Öte yandan Asgari Ücret Değil İnsanca Yaşam Ücreti Platformu ve siyasi partiler, asgari ücretin 4 bin 250 TL olarak belirlenmesini protesto etmek için Kadıköy’deki Süreyya Operası önünde açıklama yaptı. Platform bileşenleri adına açıklamayı okuyan Gül İnce, asgari ücretin sefalet ücreti olarak açıklandığını söyleyerek, bunun bir orta oyun olduğunu ifade etti. İnce, şunları ifade etti: “Krizi biz yaratmadık, bedelini de biz ödemeyeceğiz. Temel tüketim ürünlerine her saat yeni zamlar geliyor. Sene başında ekmek 1,25 TL iken şimdi 3,5 TL’ye çıkmış bulunuyor. Biraz daha ucuz ekmek almak için Halk Ekmek büfeleri önünde oluşan kuyruklar her gün uzuyor. Ayçiçek yağı, peynir, zeytin gibi ürünler asgari ücretle geçinmek zorunda kalanlar için adeta lüks oldu. Gerçek enflasyon almış başını gidiyor. Türk Lirası bir yılda döviz karşısında yüzde 95 değer kaybına uğradı. Dolarla ne işiniz var diyenler ihaleleri dolar kuru üzerinden alırken milyonlara ise ‘şükredin’ diyor. Ülke, işçi ve emekçiler için adeta bir cehenneme dönüşmüş durumda. ‘Geçinemiyoruz’, ‘insanca çalışma ve yaşam koşulları istiyoruz’ diyenleri ise polis copu ve keyfi yasaklarla susturmaya çalışıyorlar. Resmi rakamlara göre dahi yoksulluk sınırı altında kalan ücretle yaşamaya mahkum edilenlerin öfkesinden korkuyorlar. Krizi fırsata çevirenler, servetlerini arttırma derdine düşenler insanlığa açlık, yoksulluk, geleceksizlik, kan ve gözyaşından başka bir şey sunamazlar. Yaşadığımız sorunların tek bir çözümü var; işçi ve emekçiler olarak örgütlenmek.”  HABER MERKEZİ

 

 

Türk’ün lirasını yedirmeyecekmiş!

Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Yeni asgari ücretin dövizle karşılaştırılmasına tepki gösteren Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türk Lirası’nı yedirmeyeceğiz” diyerek caka satmıştı. 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, dövizle verilen garantileri anımsattı: “İktidar otoyol, köprü ve tünellere verdiği araç geçiş garantilerinde araç başına yaptığı ödemeyi dolar ya da euro cinsinden vermektedir. Bunun yanında garanti ücretlerinin belirlenmesinde Amerika’daki enflasyon verileri dikkate alınmaktadır. Dolayısıyla yap-işlet-devret modeliyle yapılan projelerde dövizle verilen araç geçiş garantisi ya da gelir garantileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu söylemiyle çelişmektedir. Söyleminde samimiyse dövizle verilen garantileri derhal Türk Lirası’na çevirmelidir. Sayıştay’ın tespitine göre yalnızca Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından otoyol ve köprülere verilen araç geçiş garantilerinin kalan tutarı 20 milyar 540 milyon 187 bin 18 dolar ile 2 milyar 952 milyon 706 bin 505 euro olarak belirtilmektedir.

 

TL değer kaybettikçe borsa yükseliyor

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi güne yüzde 2 artışla başlamasının ardından devam edem alımlarla birlikte gün ortasına doğru kazançlar yüzde 5 sınırına yaklaştı. 

Açılışta dünkü kapanışa göre 47,61 puan ve yüzde 2,09 değer kazanarak 2.326,16 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesinden başlayan BİST 100'de hisse senetlerine ilgi artarak devam etti. Gün ortasına doğru alımlarla birlikte BİST 100, kazanımlarını yüzde 5 sınırına yaklaştırdı. Son yükelişlerle birlikte BİST 100, 2.389 puana kadar tırmandı. BİST 100, 2021 yılına 1.482 puandan başlamış, Mart'ta 1.1250 puana kadar gerilemişti. Borsa İstanbul'da bu yıl içerisindeki en düşük seviye baz alındığında toplam yükseliş yüzde 90'ın üzerine çıktı.  

BIST 100 endeksi dün yüzde 5,38 artarak kapanış rekorunu 2.278,55 puana taşımıştı. Endeks böylece, 14 günlük aralıksız yükselişiyle tarihinin en uzun soluklu çıkışını gerçekleştirmiş oldu.

 

Asgari ücretle akaryakıt 

Hayat pahalılığı ve zam gerçeği ortadayken; asgari ücrettin satın alma gücünü karşılaştırmak için tek başına akaryakıt fiyatlarına bakmak bile yeterli:  

* 1 Ocak 2021’de bir aylık asgari ücretle litre fiyatı 7,18 TL olan benzinden 395 litre alınırken; 2022 yılı asgari ücretiyle bugün litre fiyatı 10,91 lira olan benzinden 389 litre alınabilmektedir.

* 2021 yılı asgari ücretiyle 429 litre alınan motorin yeni asgari ücretle 412 litreye; 715 litre alınabilen LPG otogaz da 515 litreye düşmüştür.

* Dolayısıyla satın alma gücü dikkate alındığında yeni belirlenen asgari ücrette anlamlı bir artış yoktur.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.