Efrîn’i kirlettiler

Kadın Haberleri —

.

.

  • Türk devletinin işgal ettiği Suriye ve Rojavayê Kurdistan’dan şimdiye kadar 5.6 milyon insan yerinden-yurdundan edildi. Bir gün ülkesine dönme umuduyla Türkiye’ye göç eden Efrînli M.H.,  Efrîn’in talan edildiğini ve kirletildiğini söyledi. Savaştan dolayı kaçtıklarını söyleyen M.H., “İnsanın kendi ülkesinde bir çadırı olsun başkalarının ülkesinde ki saraylardan daha iyidir” dedi.

GÜLDEM DOĞAN / JINNEWS 

Türk devletinin işgal ettiği Rojava ve Suriye topraklarında 5,6 milyon insan yerinden, yurdundan edildi. Binlerce insan ise hem Türk devlet ve hem de desteklediği silahlı çeteler tarafından katledildi. Hala Türk devletinin savaşta ısrar ettiği Suriye’de insanlar katlediliyor, kaçırılıyor ve tecavüze uğruyor. 

Suriye’de savaştan kaçan Efrînli M.H ailesiyle birlikte göç ettiği Türkiye’de yaşam mücadelesi veriyor. 

Jinnews’ten Güldem Doğan’a konuşan M.H., savaştan önceki yaşam ile sonrasını anlattı.

Çıkış yolumuz yoktu

Türkiye’ye gelmeden önce Halep’te yaşayan M.H. aslen Efrînli. Halep’te savaşın ilk günlerinde Lübnan’a göç eden M.H., orada 3 yıl, 3 ay kalmış. Yaşadığı sıkıntılardan dolayı  Efrîn’e geri dönmüş. Efrîn’in talanına tanık olan M.H hiç beklemeden Türkiye’deki ailesinin yanına göçmüş.

Halep günlerini anlatan M.H., “Yaşamım kötüydü dersem yalan olur. Orda keyfimiz yerindeydi, yaşamımız güzeldi. Hiçbir sıkıntımız yoktu. Orada içinde bulunduğumuz imkânları hiçbir yerde bulamadım. İşimiz vardı, huzurumuz vardı. Ama savaş çıktıktan sonra bütün yaşamımız alt-üst oldu. Çıkış yolumuz kalmadı. Efrîn’de kalsaydık ölecektik. İnsan ülkesini bırakıp gitmek istemiyor ama mecburduk. Çocuklarımız ölmesin diye çıkmak zorunda kaldık” diye konuştu.

İki gün bekletildiği sınırda şarların çok zor olduğunu belirten M.H., oğlu için sabrettiğini dile getirdi.

Göç yolculuğunu İstanbul’da tamamlayana M.H., şöyle devam etti: “Öncesinde abim ve kız kardeşim buradalardı, onların yanına geldim. Onlar gitti ben kaldım. Biri şehit düştü. Türkçe bilmediğim için başlarda çok zordu. Hastaneye gidince, pazara çıkınca mutlaka mahalleden Türkçe bilen biri bana eşlik ediyor. Buradaki Kürtler çok yardım ettiler. Gurbetçi duygusu yaşamadım onlarla. Sanki ailemin içindeymişim gibi hissettim.”

Efrîn denilince dağlar yerinden oynardı

Efrîn’deki son duruma ilişkin de konuşan M.H. şöyle dedi: “Oradaki yaşam artık eskisi gibi değil. Efrîn’i kirlettiler. Ekonomisini, doğasını, yaşamını yok ettiler. Efrîn büyüktü, namı vardı. Efrîn denilince dağlar yerinden oynardı. Yine  bizim için ülkemiz yüce ve büyük. Fakat içindeki insanlar kirli ve kötü. Bunları duyunca elimizden hiçbir şey gelmiyor sadece dert kalıyor bize. Efrîn anavatanımızdı, döneceğiz diyorduk ama duyduklarımdan sonra dönmeyi düşünmüyorum.”

“Bazı şeyler var söylenecek ama öyle şeylerde var ki dilim söylemeye varmıyor” diyen M.H., Efrîn’de yaşanan ahlaksızlığa, yoksulluğa değindi.

Çeteler kadınları kaçırıp tecavüz ediyor

Efrîn’de yaşananlardan örnekler veren M.H., şöyle devam etti: “Yengem, babasının köyüne başka yerden gelen iki kadın öğretmenin silahlı kişiler tarafından kaçırılıp tecavüz edildikten sonra öldürüldüğünden bahsetti. Babamların olduğu köyde bu tür olaylar yaşanmıyor çünkü köy YPG’nin kontrolünde. Yengem onlarla çalışıyor ve sürekli YPG onların bir ihtiyaçlarının olup olmadığını soruyor ve koruyor o köyü. Köye gelen yabancılar tarafından bir kaç ufak tefek sorunlar çıkıyor fakat köy halkı onları köyde barındırmıyor, çıkarıyorlar. Genelde merkezde yaşanıyor bu tür olaylar.”

Ülkemizi talan ettiler

Türk devletinin Suriyeli mültecilere yaklaşımını da anlatan M.H, Türkiye’de Suriyeli insanların kaçırılıp, dövüldüğünü ifade etti. Korktuğunu söyleyen M.H şöyle dedi: “Bazen pazarda denk geliyoruz kaba söylemlere fakat yabancıyız o yüzden karşılık vermemeye çalışıyorum. ‘Suriyeliler geldi işimizden olduk, Suriyeliler yüzünden kiralar arttı’ bu tarz psikolojik söylemlere maruz kalıyoruz ama elimizden bir şey gelmiyor. İçime atıyorum. Bizim kimsenin malında gözümüz yok ama başkalarının da bizim malımızda gözü olsun istemeyiz. Buraya sığınmayı biz de istemezdik ama ülkemizi talan ettiler, başka çaremiz yoktu. İnsanın kendi ülkesinde bir çadırı olsun başkalarının ülkesinde ki saraylardan daha iyidir.”  “Herkes devletin Suriyelilere yardım ettiğini maddi destek sağladığını söylüyor fakat böyle bir şey yok” diyen M.H., devletin tek yaptığı şey sınırları açmak olduğunu dile getirdi.

Bir gün ülkesine dönme umuduyla geldiği Türkiye’de sıkışıp kalan M.H. savaş nedeniyle  ne geri dönebiliyor, ne de Avrupa’ya çıkabiliyor. M.H., “Kadere teslim oldum” diyor.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.