En iyi kısa film ödülü İdo’ya

• Güney Kürdistan’daki yolsuzluğa odaklanan Ezmûn (The Exam) filmi ile galasını yapan 11. Berlin Kürt Film Festivali finalini de aynı film ile yaptı.

 

MUHAMMED KAYA/BERLİN

Güney Kürdistan’daki yolsuzluğa odaklanan Ezmûn (The Exam) filmi ile galasını yapan 11. Berlin Kürt Film Festivali finalini de aynı film ile yaptı. Güney Kürdistan’ın 2000 sonrası sosyolojik dönüşümüne odaklanan festivalde kısa ve uzun metrajlı 40’ı aşkın film seyircisiyle buluştu.

Festival kapsamında gösterilen 20 kısa metrajlı film arasında gerçekleşirilen yarışmada yönetmen Saman Mustafa’nın "İdo" filmini birinci olurken; Dana Kerim rejisörlüğündeki "The Wind Girl" ikinciliği; Orkan Bayram’ın "Brîndarım" filmi ise üçüncü oldu.

Saman Mustafa’nın filmi kampta yaşayan ve süt satarak geçimini sağlayan Êzîdî bir gencin hikayesine odaklanıyor.

The Wind Girl, insanlardan uzak bir yerde yaşayan, çiftçilik yapan yaşlı bir çiftin bir gün toprağı kazdığında insan kemikleri bulması ardından yaşadıklarını konu alıyor.

Brindarim’da ise iki kardeş olan Aram ve Mihemed’in hikayesini işliyor. Atık kağıt toplayıcılığı yapan çocukların babaları ABD askerleri için çalışırken yaşanan bir patlamada sağ bacağını kaybeder. Çocuklar ise Hewlêr sokaklarında dolaşarak topladıkları kağıtlarla ailelerinin geçimini sağlar.

İzlenmeye değerdi

Kısa filmler arasında ödül alamasalar da Heskif, Exposure, Cleaning Operation gibi dikkat çekici filmler vardı. Filmlerdeki öyküler oldukça tanıdıktı, izlerken çocukluk, gençlik, zindan ve sürgüne çıkışımı anımsadım. Elif Yiğit imzalı Heskif ve Barış Seyitvan ile Mehmet Ali Boran yapımı Cleaning Operation filmini sular altında bırakılan Hasankeyf’e ve bunun karşısındaki direnişe odaklanıyor. Filmde köyüne gitmek isteyen köylülerin korucular tarafından engellenmesi ve ardından yaşananlar da görülmeye değer bir sahneydi. 

Osame Anwar’ın "The Dead Can Talk" adlı kısa filmi ise 1990’da Dihok’ta Saddam rejimine karşı serhildana katılıp esir düşer Haso’nun hikayesini anlatıyor. Zindanda işkenceye maruz kalır ve hafızasını yitirir. Ancak bir direnişçi olduğunu oğlu 30 yıl sonra ispatlamaya çalışır. Onay makamı ise apoletli iki Peşmergedir!

Festival dört parçayı buluşturdu

14 Ekim’de başlayan 11. Berlin Kürt Film Festivali 20 Ekim’de kapanışını yaptı. Festivalin sanat yönetmeni Kani Maruf, gösterilen ilgiden memnun olduklarını belirtti. Odak noktalarının bu yıl Güney Kürdistan olduğunu hatırlatan Maruf, "Ancak Rojhilat, Rojava ve Bakur Kürdistan’dan filmler eklenince sayı 40’ı buldu. Pandemi koşullarına rağmen festival başarılı geçti, izleyicilerden de olumlu dönüşler aldık. En önemlisi de festival Kürdistan’ın farklı parçalarından insanları bir araya getirdi" dedi.

Gençlerin ilgisi arttı

Festival organizatörlerinden Hatice Aktaş ise yaşadıkları teknik aksaklıklara rağmen bu yıl ki festivalin önceki yıllara oranla daha kitlesel geçtiğini söyleyerek ekledi: "Covid -19 tedbirleri nedeniyle önceki yıllara göre seyircilerin yaş ortalaması düşerken, gençlerin ilgisi ise beklentimizin üzerinde gerçekleşti."