Etten duvar örmeliyiz

  • DTK Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde başlatılan açlık grevi eylemine katılanlardan Tuncer Sağlam, “Tutsakların etrafında etten bir duvar örmemiz lazım” dedi. 

Rize Kalkandere L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu iken 200 gün süren açlık grevine dahil olduğunu söyleyen Sağlam, toplamda 100 gün açlık grevinde kaldığını belirtti. Eyleminin 75. gününde tahliye olduğunu, serbest bırakıldıktan sonra eylemi dışarıya taşıdığını aktaran Sağlam, açlık grevi eylemlerinin önemine dikkat çekerek, içeride yükselen sesin dışarıda sahiplenilmesi gerektiğine vurgu yaptı. 

Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması talebiyle tekrardan başlatılan eylemin büyük anlam içerdiğini kaydeden Sağlam, nedenini ise şu şekilde açıkladı: “Öcalan üzerindeki tecrit, sadece Öcalan’a uygulanan bir tecrit sistemi değildir. Kürt halkı üzerinde uygulanan bir tecrit olarak değerlendirmek gerekiyor. Eylemi de bu doğrultuda okumak lazım. Tecridin kırılması müzakere yolunun açılması anlamına gelir. 40 yıldır devam eden savaşın barışçıl yollarla çözümü anlamına gelir. Savaşın devam etmesini istemiyorsak; içerdeki sese kulak verilmeli. Arkadaşlarımız ‘Biz ölsek dahi insanlar, insanca yaşasınlar’ diye açlık grevinde. Bu anlamda eylem çok onurlu bir eylemdir. İçerdeki arkadaşlarımız barış ve müzakere yolu açabilmek için bedenlerini açlığa yatırdılar.” 

“Tecrit insanlık suçudur. Kabul edilebilir bir uygulama değildir, biz de bunu kabul etmiyoruz” diyen Sağlam, devletin bu talepleri duymak zorunda olduğunu vurguladı. “Tüm Kürt halkının bu yoldaşlarımızın seslerini duyması lazım. Cezaevlerinin etrafında etten bir duvar örmemiz lazım” diyen Sağlam, şunlanı ekledi: “Tutsakların seslerine ses olalım. Sessiz kaldıkça bizim arkadaşlarımızın hayatlarını, sağlıklarını riske atmak demektir. Gündemimizi açlık grevine odaklamalıyız. Umarım devlet de bu talepleri bir an önce kabul eder.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.