Hasta tutsak ölüme terk edildi

Latif Akay

Latif Akay

  • Beşiri T Tipi Cezaevi'nde rehin tutulan 65 yaşındaki hasta tutsak Latif Akay'ın ölüme terk edildi. Serdar Akay, “Babam ölüme terk edildi, bir an önce serbest bırakılmalı” dedi.

Mêrdîn'in Kerboran (Dargeçit) ilçesinde, "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla 8 yıl 9 ay hapis cezası verilen ve 2019'dan beri tutuklu olan 65 yaşındaki Latif Akay'ın sağlık durumu her geçen gün kötüleşiyor. Batman Beşiri T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Latif Akay'ın sol böbreği iflas ederken, akciğerinde leke, kasık fıtığı, prostat hastalığı ve astım hastalıkları bulunuyor. Aynı zamanda sol kalça kemiğinde kırık ve kırığa bağlı platin, sağ gözünde görmeye engel teşkil edecek şekilde katarakt, sağ ayak diz kapağında kırılma, ayak bileklerinde varis ve varise bağlı ayak bileklerinde kan birikmesi yaşanan Akay, yürüyemez hale gelmiş durumda. 

ATK: Cezaevinde kalabilir 

Ağır hastalıkları nedeniyle yakın zamanda sevk edildiği İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından "cezaevinde kalabilir" raporuyla birlikte "tedavisi etkin şekilde yapılması" önerilen Akay'ın infazının ertelenmesi talebi, İnfaz Hakimliğince reddedildi. 6 yıl 2 aydır cezaevinde olan Akay'ın yakın zamanda normal ceza infaz süresini tamamlaması beklenirken, "ruhsatlı silah bulundurmaktan" verilen 12 ay hapis cezası, "denetimli serbestlik kapsamında" serbest bırakılmasına engel teşkil ediyor.

Tedavisi yapılmıyor 

Babasının tahliyesi için yapılan başvurulardan sonuç alamayan oğlu Serdar Akay, babasının durumunun her geçen gün daha da kötüye gittiğini belirterek, bir an önce tahliye edilmesi çağrısında bulundu. Serdar Akay, babasının yürüyemeyecek ve yemek yiyemeyecek duruma geldiğini belirterek, "Durumu her gün daha da kötüye gidiyor. Tedavisinin yapılması gerekiyor. En son kendisiyle gerçekleştirdiğimiz görüşte rahatsızlığının daha da ilerlediğini ve yürümekte güçlük çektiğini gördük. Ayrıca konuşmakta zorluk çekiyor, aşırı şekilde terliyor. Cezaevine girdiğinden beri 18 kilo kaybettiğini, vücudunda iltihaplanmalar olduğunu aktardı. Bu nedenle Beşiri Devlet Hastanesi'nin Acil Servis Bölümünde kendisine iğne vurulduğunu ve ilaç yazıldığını aktardı. Yapılan tahlillerin sonucu beklenmeden cezaevine geri götürüldü. Verilen ilaçlar ve yapılan iğneye rağmen vücudunda iltihaplanma devam ediyor. Arkadaşlarının yardımı ile ihtiyaçlarını giderebiliyor. Adeta ölüme terk edilmiş durumda. Kendisinin bir an önce tahliye edilmesini ve tedavisinin dışarıda yapılmasını istiyoruz. Başlatılan bir barış süreci var. Bu süreci savcı ve hakimler dikkate alarak kararlar versin istiyoruz" diye konuştu. AHMET KANBAL /MA

 

* * *

Bolu toplama kampı

Bolu F Tipi Cezaevi'nde İdare ve Gözlem Kurulu’na çıkarılan 5 tutsağın tahliyesi bir kez daha engellendi. Bu kararla birlikte, tutsak Ahmed Mustafa'nın tahliyesi 5, Hasan İnci'nin 4, Keyfo Başak'ın 7, Nurettin Ataman'ın 7 ve Tuncay Doğan'ın  3 kez tahliyesi engellenmiş oldu. 

Bu tutsaklar daha önce tahliyeleri engellendiğine dair gündeme gelen 33 tutsak içinde yer alıyor. 

DEM Parti Şirnex Milletvekili Newroz Uysal Aslan, Bolu Cezaevi’nde tutsakların tahliyelerinin engellenmesinin işkenceye dönüştüğünü belirtti. Uysal Aslan karara şu ifadelerle tepki gösterdi: "Bu kararlar; mahpusların cezasını tamamlamış olmasına rağmen, salt düşüncelerinden dolayı özgürlüklerinin gasp edildiğini ortaya koymaktadır. İdare ve Gözlem Kurulları; infaz hukukunu ideolojik sorgulama mekanizmasına dönüştürmüştür. Bu uygulama, infaz hukukunun siyasal sadakat testine indirgendiğinin göstergesidir. Adalet Bakanlığına soruyoruz? Nerede Adalet? Daha ne kadar bu hukuksuzluğa ortak olacaksınız! Ya da tüm bu siyasi tutumlar/kararlar sizin talimatınız ile mi gerçekleşiyor.” 

 

* * *

Başgardiyan: Ben kafatasçıyım

Kırşehir S Tipi Cezaevi'nde tutsak bulunan Özgür Gürbüz, DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek'e gönderdiği mektupta, sürecin başlamasıyla kendilerine yönelik artan baskıları ve provokasyon girişimlerini anlattı. Gürbüz mektubunda, bu baskı ve provokasyon girişimleri nedeniyle kurulan Meclis komisyonuna hitaben bir dilekçe yazdığını belirtti. 

Mektubunda, baskı ve provokasyonların başgardiyan Mehmet Altınok tarafından geliştirildiğini dile getiren Gürbüz, Altınok'un sürecin başlamasıyla "Ben kafatasçıyım. Ümit Özdağcıyız" diyerek, kendilerini tehdit ettiğini söyledi. 

Gürbüz, mektubunda, Altınok'un MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye hakaretlerde bulunduğu belirtti. 

MHP Genel Başkanı Feti Yıldız'a da durumu anlatan bir mektup gönderdiğini belirten Gürbüz, saldırıların durdurulmasını istedi. 

Gürbüz mektubunda, tutsak Cemil İnverdi'nin 30 yıllık infaz süresini tamamlandığını ancak İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla tahliyesinin ertelendiğini belirtti. 

 

* * *

Tutsaklara su verilmiyor

 

 

Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (Çukurova TUAY-DER) Yöneticisi Lokman Şaman, sağlık ve tedavi hakkının tutsaklara yönelik bir silah olarak kullanıldığını söyledi. Mezopotamya Ajansı’ndan Abdulkadir Ayten’e konuşan Şaman, Tarsus ve Antalya hapishanelerinde tutsaklara su verilmediğini söyledi.

Lokman Şaman şu bilgileri paylaştı: “Mahpuslar revire çıkarılmıyor. Çıkarılsa bile talepleri bir ay, iki ay, üç ay sonra karşılanıyor. Hastane sevkleri iptal ediliyor. Ayrıca idare tarafından ceza içinde bir ceza çektirilme durumu var aslında. İdare son zamanlarda Tarsus ve Antalya hapishanelerinde özellikle yaz aylarında sıcak ve soğuk su sorunuyla karşı karşıya bırakıyor mahpusları. Sıcak ve soğuk suları mahpuslara haber vermeden, bilgi vermeden kesebiliyor. Kadın hapishanelerinin olduğu yerlerde ciddi anlamda bu sorundan kaynaklı şikayetler oluyor.” MERSİN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.