İklim, yerlilerin yaşamını değiştirdi

Toplum/Yaşam Haberleri —

Inuitler / foto: AFP

Inuitler / foto: AFP

  • Kuzey Kutbu'nda yaşayan Inuitler, iklim değişikliğine karşı ayakta kalma yetenekleriyle ünlüydü. Ancak baharın daha erken gelmesi, buzların erimesi yerli halkları gittikçe zorluyor. Yerli toplulukları iklim değişimiyle birlikte, binlerce yılda elde edilmiş ve bugüne kadar gelen hafıza ve bilginin kaybolduğuna dikkat çekiyorlar. 

CHRİS BARANİUK / Çeviri: Serap Güneş

Pond Inlet köyünde yaklaşık bin 600 kişi yaşıyor. Bu köy Baffin Adası'nın kuzey kıyısında, dağlar arasında kümelenmiş bir yer. Kışın, sıcaklıklar ortalama -35C'ye kadar düşüyor, ancak -50C'nin altına düştüğü de biliniyor.

Pond Inlet köyündeki Inuit topluluğunun bir üyesi olan Natasha Simonee, "Yaptığımız her iş, iklim değişikliğinden oldukça etkilenen okyanus ve deniz buzuyla bir şekilde bağlantılı" diyor.

Azalan buz, daha sıcak kışlar, Simonee gibi insanların tüm yaşam tarzını değiştirme potansiyeline sahip. “İklim çok değişti, eskisi gibi değil” diyen Simonee, hava durumunu tahmin etmek için kullandıkları geleneksel yöntemlerin artık pek işe yaramadığını aktarıyor.

Gelenekler kayboluyor

Kuzey Kutbu, dünyanın geri kalanından yaklaşık iki kat daha hızlı ısınıyor. Burası, hızlı ve yıkıcı bir iklim değişikliği yaşayan dört milyon insana ev sahipliği yapıyor. Bu topluluklar arasında, Inuit, Saami ve Chukchi halkı da dahil olmak üzere birçok yerli grup var.

Simonee, incelen deniz buzunun ve çamurlu nehirlerin, kendi topluluğundaki insanlar için geleneksel yöntemlerle seyahat etmeyi daha tehlikeli hale getirdiğini aktarıyor. Güvenli izleme ve avlanma ile ilgili beceriler hala kuşaktan kuşağa aktarılıyor.  Ancak bunları yapma fırsatları giderek azalıyor. Eski gelenekler ve benzersiz bilgi paylaşımı yöntemleri de kaybolma riski altında. Nitem bu yöntemler, Kuzey Kutbu dışından çok az kişinin duyduğu, eski çağlardan kalma uygulamaları içeriyor. 

Inuit olmayan ancak yaklaşık 30 yıldır Kuzey Kutbu'nda yaşayan Alex Whiting, Alaska'daki Kotzebue (Qikiqtaġruk) kasabasında yaşıyor. Whiting, balıkları toprağa gömüp orada mayalanmaya bırakarak gıda maddelerinin ömrünü uzatan geleneksel uygulamanın artık daha zor olduğunu açıklıyor. 

Bazı eski gelenekler kaybolduğundan, onları tanımlamak için kullanılan kelimelerin de ortadan kalktığına dikkat çeken Whiting, "Bunların genç nesillere aktarılması giderek çok zor hale geliyor" diyor.

Gemi trafiği arttı

Ottawa Üniversitesi'nden profesör Jackie Dawson, "Bunu tam olarak kavradığımızı düşünmüyorum, sanki bütün bir yaşam biçimi elimizden alınmış gibi. İklim değişikliğinin etkileri o kadar istikrarsızlaştırıcı ki, Kuzey Kutbu halkları üzerinde büyük duygusal ve zihinsel sağlık sorunlarına sebep olabilir’’ diye ekliyor.

Dawson, Kanada Arktik bölgesinde artan gemi trafiğinin etkilerine de dikkat çekiyor: Son yıllarda azalan deniz buzu nedeniyle gemilerin bölgeye dağılmış nispeten dar geçitleri ve kanalları geçmesi daha kolay hale geldi.

Dawson ve meslektaşları, gemilerin varlığı ve Inuit topluluklarını nasıl etkileyebilecekleri hakkında geçen yıl yayınlanan bir çalışmada, yerel halkın bunun kendi mevsimlik avlanma faaliyetleri için bir risk olduğunu belirtiyor. Örneğin, gemi gürültüsü, yılın belirli zamanlarında Eskimolar tarafından avlanan foklar gibi bazı hayvanları uzaklaştırabilir. 

Av mevsimi bile değişti

Ancak iklim değişikliği nedeniyle kültürel açıdan önemli faaliyetlerin ne ölçüde değiştiğini gerçekten ölçmek mümkün mü? Alaska Fairbanks Üniversitesi Uluslararası Arktik Araştırma Merkezi'nden Donna Hauser, iklimle birlikte av mevsiminin de değiştiğini söylüyor. Yaptıkları araştırmaya göre bahar aylarındaki sakallı fok avlarının, 2003'e kıyasla 2019'da yaklaşık üç hafta önce sona erdiğini gösteriyor. Hauser, “Av mevsimleri kısalıyor, buzlar eriyor. Bence endişe, gelecekle ilgili bilmediğimiz şeyler" diyor.

Kelimeler kayboluyor

Oulu Üniversitesi'nden Klemetti Näkkäläjärvi, Saami halkının iklim değişikliği yüzünden tehdit altında olduğunu belirtiyor. Saami halkı, kuzey Norveç'ten kuzeybatı Rusya'nın bazı bölgelerine kadar uzanan Sápmi adlı bölgede yaşıyor. Gittikçe artan sıcak sular, avlanabilecek balık türlerini de etkiliyor. Näkkäläjärvi, bazı eski Saami kelimelerinin, atıfta bulundukları koşullar veya olaylar artık meydana gelmediği için kullanımdan kalktığını söylüyor.

Asimilasyon tehdidi

Rusya'nın Kuzey Kutbu'nda ren geyiği güden Nenets halkı da bu tür zorlukları yaşamış. Otlak bulmak üzere hayvanlarıyla birlikte yüzlerce kilometre göç etmeye alışmışlar, ama iklim değişikliği ve petrol ve gaz altyapısının buna bağlı yükselişi, bu inanılmaz yolculuğu çok daha zor hale getirmiş.

İnsan hakları örgütü Minority Rights Group International'ın 2019 tarihli bir raporunda da Nenets halkının yoğun bir asimilasyon tehdidi altında olduğuna dikkat çekiyor.

Bir dereceye kadar, tüm kültürler sürekli olarak bir evrim ve değişim halinde. Statik kalabileceklerini veya kalmaları gerektiğini önermek yanlış olur. Belki de bu yüzden, daha yakından incelendiğinde, insanların iklim değişikliğinin kendi kültürleri için ne anlama geldiğine dair görüşleri oldukça değişken olabilir.

Çözüm arayışları

Shirley Tagalik, 1970'lerde Kuzey Kutbu'na taşındı ve Arviat kasabasına yerleşti. 2000 kişiyi aşan nüfusuyla Arviat, en büyük Inuit topluluklarından biri.

Tagalik, bugün iklim değişikliğinin hızı konusunda endişeler olsa da, Inuit halkının geçmişte birçok farklı iklim değişikliğine adapte olduğunu söylüyor. Tagalik, ”Inuit kültürü, sürekli olarak çözüm aramakla ilgilidir. Ve böylece iklim değişikliği karşısında, gençleri sürekli olarak çözüm aramaları için eğitmemiz gerekliliği çok önemli hale geliyor" diye konuşuyor.

Bazı hayvanların avlanmasının zorlaştığını kabul ediyor, ancak diğer yandan bazı bitkilerin büyüme mevsiminin uzadığına da dikkat çekiyor. Sebzeler fok etinin yerini alacak denk bir şey değil ama adapte olma ve birini diğerine göre daha fazla yapma fırsatı var, diyor.

İklim değişikliğinin dünya genelindeki topluluklarda birçok farklı türde kayıplara yol açtığı iyi belgelenmiş durumda. Ancak bu kaybı nasıl ölçerseniz ölçün, Kuzey Kutbu'ndaki yerli halkların, kendi paylarına daha fazlasını yaşadığı açık.

Simonee, "İklim değişikliği burada çok gerçek" diyor. "Bu benim hayatım."

Kaynak: BBC

 

 

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.