İnsanlık için çarpan bir yürek

Kadın Haberleri —

Tîjda Zagros

Tîjda Zagros

  • Tîjda Zagros’un şehadetini duyuran HPG: “Yüreği tüm insanlık için çarpan yoldaşımız demokratik toplum sosyalizmini gerçekleştirmek için mücadelesini büyüttü. İnandığı değerleri son nefesine kadar koruyarak büyük bir adanmışlık örneği oldu.” 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat'ta "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" ardından, PKK, 1 Mart’ta ateşkes ilan etti ve 5-7 Mayıs tarihlerinde 12. Kongresi’ni toplayarak çalışmaları sonlandırma kararı aldı. PKK’nin mücadeleyi silahsız sürdürme kararına rağmen Türk ordusu gerillaya dönük saldırılarını durdurmadı. Gerillalar ateşkes pozisyonundayken yapılan saldırılarda şahadetler yaşandı. Gerilla Tîjda Zagros da devam eden bu saldırılarda şahadete ulaştı. 

HPG Basın İrtibat Merkezi (BİM), enternasyonalist devrimci Tîjda Zagros’un (Kelly Freygang) 29 Nisan 2025’te Medya Savunma Alanları’ndaki Şehîd Delîl Batı Zap bölgesinde, Girê Bahar Direniş Alanı’nda Türk devletinin SİHA bombardımanı sonucu şehadete ulaştığını açıkladı. HPG, Tîjda’nın anısını yaşatma ve özgür, sosyalist bir dünya kurma sözü verdi.

HPG’nin açıklaması şöyle:

Bir adanmışlık örneği

“Tîjda yoldaşımız, Önderliğimizin tüm halkların özgürlüğünü esas alan Demokratik, Ekolojik ve Kadın Özgürlükçü Paradigması’na inanarak ve kapitalist sistemden kopuşu sağlayarak Kurdistan dağlarına geldi. Yüreği tüm insanlık için çarpan yoldaşımız demokratik toplum sosyalizmini gerçekleştirmek için mücadelesini büyüttü. Kurdistan dağlarında kendisini bulan ve tüm halklar için mücadele veren yoldaşımız, inandığı değerleri son nefesine kadar koruyarak büyük bir adanmışlık örneği oldu. PKK ve PAJK’ın örnek fedai bir militanı olarak halkların özgürlük tarihindeki yerini aldı. Ronahî (Andrea Wolf), Nûdem (Uta Schneiderbanger), Şiyar (Jakob Riemer), Sara (Sarah Handelmann), Bager (Michael Panser), Azad (Thomas Johann Spies) ve Elefteria (Eva Maria Steiger)’lerin ardılı olan Tîjda yoldaşımız, halkların özgürlük mücadelesi tarihine adını silinmeyecek bir şekilde yazdırdı.

 

 

Özgürlük arayışının peşinden

Tîjda yoldaşımız, Almanya’nın Hamburg kentinde dünyaya geldi. Ailesinin demokrat ve sosyalist olması yoldaşımızın kişiliğinin şekillenmesinde etkili oldu. Verili düzeni sorgulayan ve var olan yaşamın manevi olarak çok zayıf olduğunun farkına varan yoldaşımız, üniversite okuduğu yıllarda çelişkiler yaşadı. Kurdistan’da yaşanan savaşı takip eden yoldaşımız, kapitalist sistemin bir sömürü sistemi olduğunun bilinciyle ciddi sorgulamalara girişti. Özellikle kadın gerillaların işgalcilere ve DAİŞ çetelerine karşı verdiği amansız savaştan etkilenen yoldaşımız, Hareketimizi daha iyi tanımak için yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına katılım kararı verdi. 

Elinin tersiyle reddetti

Önderliğimizin paradigmasını anladıkça hayranlığını dile getiren ve mücadele azmini büyüten yoldaşımız, Kobanê Direnişi sürecinde destansı direnişten güç aldı. Erkek egemen sistemin kadınlara biçtiği toplumsal statüyü kabul etmeyen ve kapitalist sistemin insanı doğadan, toplumsallıktan uzaklaştırarak bireyci bir hayata mahkum ettiğinin bilincine varan yoldaşımız, anlamlı bir yaşamın özgürlük saflarında olduğunu gördü. Üniversite’de Hukuk Bölümü okuyan ve bir insanın Avrupa’da isteyeceği tüm rahat yaşama imkanlarına sahip olan yoldaşımız, bunları Kürt halkının ve ezilen tüm halkların özgürlüğü için elinin tersiyle iterek mücadeleye katılım kararı verdi.

Fedakar emekçi azimli

İşgalci Türk devletinin Hareketimizi tasfiye etme ve halkımızı sindirme amacıyla yoğun operasyonlarını sürdürdüğü 2017’de gerilla saflarındaki yerini alan yoldaşımız, Medya Savunma Alanları’nda yeni savaşçı eğitimlerine dahil oldu. Ciddi bir bilgi birikimi ve ideolojik alt yapısı olan Tîjda yoldaşımız, dağ yaşamına uzak bir ortamda büyümesine rağmen kısa sürede gerilla yaşamına ve dağın zorlu koşullarına motive olup uyum sağladı. Önderliğimize güçlü bağlılığı kadar şehitlere layık olma çabası ile de öne çıkan Tîjda yoldaşımız; fedakarlığı, emekçi kişiliği, mücadele azmi ile Apocu fedai militanlığı kişiliğinde yaratmayı başardı.

 

 

Fedailik çizgisinin sosyalist özü

Yeni dönem gerilla savaş taktiklerinde ve fedailik çizgisinde yoğunlaşan yoldaşımız, 2021’de Hêzên Taybet’e dahil oldu. Başarılı bir YJA Star gerillası olarak eğitimlerini tamamladı. Askeri profesyonellik ve ideolojik donanım kazanan yoldaşımız, fedailik çizgisinin sosyalist mücadelenin özü olduğunu bilerek savaşın çetin geçtiği Medya Savunma Alanları’ndaki Şehîd Delîl Batı Zagros Eyaleti’ne geçti. Savaştaki cesareti ve fedakarlığı ile yoldaşlarının saygısını ve büyük sevgisini kazandı. Tîjda yoldaşımız özgür ve sosyalist bir kadın olarak YJA Star öncülüğünü yaşamda ve savaşta layıkıyla temsil etti. 

Halkların özgürlük umuduna cevap

Uzman bir gerilla olarak yoldaşlarının gelişimini, güvenliğini sağlamada ve onları korumada rol oynadı. Dönem taktiklerinde uzmanlaşan ve en zorlu görevlerde bile bir an tereddüt etmeyen yoldaşımız, üstlendiği her görevi başarıyla yerine getirdi. Birlikte mücadele ettiği bazı yoldaşlarının şehadeti onu derinden etkilese de daima şehitlerin anısını doğru yaşatma ve amaçlarını başarma mücadelesini büyüterek devrim yürüyüşünü sürdürdü.

Son büyük temsilci

Tîjda yoldaşımız, fedai ve yetkin bir YJA Star gerillası olarak devrimci görevlerini yerine getirerek mücadele tarihimizde yerini aldı. Rosa Luxemburg, Clara Zetkin ve Mirabel kardeşlerden Sara (Sakine Cansız), Bêrîtan, Zîlan, Sara, Rûken ve Asyalar’a uzanan ve büyük bedeller verilerek yaratılan kadın özgürlük mücadelesinin son büyük temsilcisi oldu. Kadın Kurtuluş İdeolojisi’nin yaşamsallaşması ve kadın özgürlükçü paradigmanın tüm dünyaya yayılmasını ve tüm kadınların özgürlüğünü hedefleyen yoldaşımız, aynı zamanda kadın özgürlük mücadelesinin ölümsüz bir neferi olarak adını tarihe yazdırdı.

29 Nisan 2025 günü Türk ordusunun SİHA ile gerçekleştirdiği bombardımanda şehadete ulaşan yoldaşımızın uğruna canını verdiği hayallerini gerçekleştirme sözünü veriyoruz.”
         

 

* * *

Dünyayı güzel bir yere dönüştüreceğim

 

 

Sosyalizme, demokrasiye ve daha güzel bir dünyanın yaşanabilirliğine inanan, son nefesine kadar bunun mücadelesini yaşamının her anında veren Tîjda Zagros, özgürlük arayışını daha önce ANF’ye yapmış olduğu röportajda şu sözlerle ifade etti: 

“Ailem sosyalist ve demokrat bir yapıya sahip olduğu için ben sosyalizmle çok erken tanıştım. Çocukluğumda bile anneme sürekli; “Ben devrimci olacağım ve dünyayı çok güzel bir yere dönüştüreceğim” diyordum. Yaşamımın her anında bir arayış içerisindeydim. Evet, bir devrimci olmak istiyordum ama nasıl olacağını bilmiyordum. Uzun bir süre alternatifsiz kaldım. Bu durum örgütü tanıyana kadar devam etti. Dünya genelinde sosyalist bir teori var ama yaşam ona göre yaşanmıyor. İnsan, devrimi ancak tüm yaşamını ona göre örgütleyerek yaşayabilir.

Kadınlar sistemden kopmalı

Kadın özgürlük çizgisi benim en fazla dikkatimi çeken şey oldu. Özellikle de Önderliğin geliştirdiği kadın özgürlük çizgisi. Kadınlar ilk adım olarak kendilerini sistemden kopartmalıdır. Aslında bu çok zor değil. Seni küçük gören, sana zulm eden sistemden kopman gerekir. Bunun karşısında mücadele etmelisin.  

Tartışmasız tek hedefim

İnsan katılım yaptıktan sonra pratiğini gözden geçiriyor, ben de öyle yaptım. Gördüm ki gerekli gelişimi gösterememişim.

Önemli olan bireysel mücadele değil mücadeleyle bir olmaktır. Bunun acil bir gereklilik olduğunu gördüm. Benim tartışmasız olan tek hedefim, Önderliğin fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır. Bu konuda da mücadelede yetersiz olduğumu gördüm. Bunun daha yüksek bir tempoda gerçekleştirmeliyim.

Kalbim partiyle atıyor

PKK’ye katılarak, varlığımı bu partiye verdim. Benim kalbim bu partiyle atıyor. Onunla yaşıyor, nefes alıyorum. Ama bu yeterli değil. Partiye hizmet için ne gerekiyorsa yapmak benim amacımdır. Önüme böylesi büyük bir görev koydum. Bu görev için hazırım.” 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.