Kadınsız çözüm olmaz

Önceki gün İstanbul’da BDP Kadın Meclisi ev sahipliğinde gerçekleşen Sosyalist Enternasyonal Kadın Bölge Toplantısı’nın forum bölümünde 26 ülkeden katılan kadınlar kendi deneyimlerini aktardı. Her ülkeden delegelerin söz aldığı toplantının son bölümünde ‘Kürtaj ile diyalog ve müzakere’ başlıklı sonuç bildirgesi okundu.
Bosna Hersek, Kamerun, İran, Irak, Batı Sahra, Nijerya, Bosna Hersek, İspanya, Hollanda, Kıbrıs başta olmak üzere dört kıtadan 26 ülkeden gelen delegeler söz aldı. 
İran KDP’sini temsilen gelen Gulayi Şerafi, asimilasyon ve diğer konuların bir tanımının yapılması gerektiğini söyleyen Şerafi, ezilen tüm kadınlara destek verdiklerini söyledi.
HDK üyesi Gülsüm Ağaoğlu, ‘Her kürtaj bir Uluderedir’ şeklinde herşeyin kadınlar üzerinden tarif edildiği bir ülkede yaşadıklarını ve birçok arkadaşlarının tutuklu olduğunu belirtti. Kürtçe konuşma yapan BDP Nisêbîn Belediye Başkanı Ayşe Gökkan ise, devletin erkek sistemi olduğunu ve bu temelde kadınların erkek devlet sisteminde yer almasının anlamsız olduğunu kaydetti.

Savaşı anlattılar

Şili, Paraguay başta olmak üzere Latin bölgesinin Başkan Yardımcısı Mige Lina, kendi coğrafyalarında zorluk yaşadıklarını ve özellikle kürtaj konusunda ciddi sorunlar yaşadıklarını belirtti. Lina, “Devlet iktidarına siz erkekler, bedenlerimiz üzerinde hak sahibi olamazsınız” dedi. 
Barış İçin Öcalan’a Özgürlük Platformu’ndan Zübeyde Teker, “Sayın Öcalan Kürt halkının önderidir. Talebimiz Öcalan’ın serbest bırakılmasıdır” dedi.
Nermin Tutsunaviç, Bosna Hersek’ten geldiğini belirterek, bulundukları coğrafyada savaşı yaşadıklarrını, ulus ve din adına bu savaşın yapıldığını ifade etti. Tutsunaviç, “Kadınlar karar alıcı konumda değildi savaşta” dedi. 
Batı Sahra’dan gelen delege de bölgelerinin son 50 yıldır Fas tarafından işgal edildiğini kaydetti. Halk olarak bir duvar tarafından ayrıldıklarını, güvenlik sorunları başta olmak üzere ekonomik sorunlar yaşadıklarını ifade etti. Kamerun’dan gelen Chantal Kambiwa da, Sosyalist Enternasyonal olarak bir çok ülkede temsil edildiklerini ifade ederek, “Elele verirsek dağları yerinden oynatırız” dedi. CHP Kadın Kolları MYK’sinden Ulun Havva Kayı da, “Kadının sosyal haklarına sahip çıkmak bizim için önemlidir” dedi. 
Mali’den katılan Zita Winna, kadınların özerkliklerine kavuşması için büyük çabalar verdiklerini, ülkelerinden göç etmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Moritanya’dan gelen Nana Mutahna da, ülkelerinde 20 yıldır yönetimin askeriyenin elinde olduğunu kaydetti. Demokratik olmayan bir ülkede olduklarını belirten Mutahna, kadınların ihtilafların çözümünde önemli bir rol oynayacağını söyledi. Mutahna, bunun için Kürt kadınlarının yanında olduklarını ifade etti.

Mücadele çağrısı yapıldı
Yapılan değerlendirmelerin ardından sonuç bildirgesi bölümüne geçildi. 
‘Kürtaj ve diyalog ile müzakere’ başlığı altında hazırlanan bildirge, Sosyalist Enternasyonal Kadınlar Başkanı Pia Locatelli tarafından açıklandı. Locatelli, Türkiyede çok tehlikeli bir süreç yaşandığını, AKP’nin kürtaja ilişkin önerilerinin tamamen yasaklamaya yönelik olduğunu söyledi. Kürtaj hakkının kadınların elinden alınmasının bir ölüm kararı olduğuna dikkat çeken Locatelli, “Sosyalist Enternasyonal’e üye olan tüm bölgesel, ulusal, uluslararası kurumları AB ve özellikle sosyalist, sosyal demokrat ülkeler ve sosyalist enternasyonal üyeleri bu yasağa karşı kesin bir duruş almaya davet ediyor” dedi. 
İkinci bildiriyi açıklayan Locatelli, son 18 ayda Ortadoğu’nun çeşitli çatışmalardan etkilendiğini ve Arap baharı ertesinde yepyeni bir panorama ortaya çıktığını ancak uygulanan reformlarda kadınların yeterince söz sahibi olmadıklarını ifade etti.

‘Masada kadına yer verilmiyor’
Locatelli, “Özellikle Kürt kadınlarının dışarıda bırakıldığı bir yer var ki o da barış görüşmelerinin yapıldığı masa. Tarih boyunca Kürtler, kültürel ayrımcılık, asimilasyon ve şiddet içeren baskılara maruz kaldı. Kürt halkı kendi kimliğini, kültürünü yaşama hakkı istiyor. Kürt kadınlarını özgürlük ve demokrasi alanında, barış sürecinde önemli mücadele vermişlerdir. Mücadeleleri boyunca baskı zulüm ve en son tutuklama silsilesinin kurbanı olmuşlardır. Bizler Kürt kadınlarını destekliyoruz ve Kürt sorununun barışçıl demokratik şekilde çözülmesi için Kürt kadınlarının sürece dahil edilmesini istiyoruz. Sosyalist Enternasyonal üye ülkelere, hükümetlere, kuruluşlara ‘gelin çatışmaların son bulması için, kadınların her türlü kararda daha fazla söz sahibi olmasını sağlayalım’ çağrısı yapıyoruz” dedi. 


BDP’lilerin önerileri

Öte yandan BDP Kadın Meclisi, toplantı komitesine bir dizi öneri sundu. Önerilerde şu talepler sunuldu:
- Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılarak, özgürlüğü için gerekli uluslararası çağrıların yapılması,

- Roboskî Katliamı’nın sorumlularının açığa çıkarılması, sorumluların Kürt halkından özür dilemesi için uluslararası gerekli girişimlerin yapılması, 

- KCK (Union of Communities in Kurdistan) gerekçesi ile tutuklanan yaklaşık 500’ü kadın 8000’e yakın siyasetçinin ve insan hakları aktivistlerinin serbest bırakılması için uluslararası çağrıların yapılması,

- Hasta tutukluların, kadın tutukluların ve genel olarak Türkiye cezaevlerinde kalan tüm tutukluların sağlık ve yaşam koşullarının insan hakları çerçevesinde düzenlenmesi için gerekli uluslar arası girişimlerin başlatılması,

- Türkiye hükümetinin tüm kadınlar açısından endişe yaratan ‘Kürtaj Yasağı’ ile ilgili yasal sürecin başlatılmasına yönelik tüm söylemlerin bir an evvel geri çekilmesi için uluslararası çağrıların yapılması, Türkiye kadın örgütlerinin eylemlerine destek verilmesi. 

DİHA/İSTANBUL