Köln, 2024’ün yol haritası olacak

Yurt Dışı Haberleri —

Remzi Kartal

Remzi Kartal

  • Uluslararası Komplo’nun 25. yılında Kürt Halkı’nın Rêber Öcalan etrafında kenetlendiğini ve yeni bir hamleye başladığını belirten KONGRA-GEL Eşbaşkanı Remzi Kartal,17 Şubat’ta Köln’de yapılacak yürüyüş için; “2024’ün yol haritasını önümüze koyacak” dedi.

ERKAN GÜLBAHÇE

KONGRA-GEL Eşbaşkanı Remzi Kartal, 15 Şubat 1999 günü dört parça Kurdistan’dan kitlenin Avrupa’da ilk defa Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın şahsında ulusal bir ruhla komploya karşı kenetlendiği hatırlatarak, "Başta Türkiye olmak üzere bu komploda yer alan güçler bizi Önder Apo’nun esaretine alıştırmak istediler. Üç yıldır da bizi yokluğuna alıştırmaya çalışıyorlar. Bu çok büyük bir tehlike" dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük uluslararası komplonun üzerinden 25 yıl geçti. İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşulları altında tutulan Öcalan’dan üç yıldan beri herhangi bir haber alınamıyor. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası devletlerin ortaklığıyla Türkiye'ye teslim edilmesinin 25’inci yıl dönümü vesilesiyle KONGRA-GEL Eşbaşkanı Remzi Kartal ile 15 Şubat Uluslararası Komplosu ve Rêber Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için gerçekleştirilen hamleyi konuştuk.

Dört parça Önder Apo etrafında birleşti

Uluslararası Komplo’nun Kürtler için bir şok olduğunu, halkın bugünü "kara gün" olarak ilan ettiğini belirten Remzi Kartal, "Dört parça Kurdistan’dan Avrupa’ya gelen kitle ilk defa Kürt Halk Önderi şahsında ulusal bir ruhla komploya karşı kenetlendi. Hatta hareketimizin siyasal ve örgütsel alanı dışında kalan siyasi hareketler, şahsiyetler ve kurumlar bir dayanışma içerisine girdiler. Önder Apo’nun etrafında toplanarak birleştiler. Önder Apo’ya karşı geliştirilen bu komplo uluslararası alanda Kürt halkına yapılan en büyük haksızlıktı. Komplo Kürtlerin Önder Apo’nun etrafında birleşmesine ve yeniden bir güç haline gelerek ayağa kalkmasına sebep oldu. Nitekim dönemin ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, 'biz böyle bir sahiplenme beklemiyorduk' diyerek şaşkınlığını ifade etmişti" hatırlatmasında bulundu.

Sel olup İtalya’ya aktılar

Lozan’da Kürt soykırımının planlandığını ve 15 Şubat Uluslararası Komployu da bunun devam ettirildiğini kaydeden Remzi Kartal: "Avrupa devletleri öncülüğünde imzalanan Lozan anlaşmasını bozan, Kürtleri o soykırım kıskancından çıkaran, asimile edilen, umudu kırılan halkı ayağa kaldıran sayın Abdullah Öcalan oldu. Bu nedenle de uluslararası komplocu güçlerin hedefi oldu. O dönem Avrupa’da yaşayan Kürtler ve dostları seferber oldular. Avrupa’nın her tarafında insanlar sel olup İtalya’ya aktı. O günden bugüne direnişi ve bilinci artan Kürt halkı, Önder Apo’yu anladı ve sahiplendi. Daha iyi kavradı. Evet o süreçte bizler de Avrupa’da halkımızla birlikte büyük bir şok, üzüntü, öfke ve büyük bir tepki yaşadık. Burada asıl önemli olan bütün bu olumsuzluklara rağmen halkın ayağa kalkmasıydı. Hareketin yöneticilerini beklemeden halk her şehirde, her ülkede ve hatta her bölgede kendisini organize etti, Önder Apo etrafında kilitlendi. Örgütlü, iradeli ve direnişçi bir halk tablosu ortaya çıktı."

Türk devleti mücadeleyi bastıramadı

“Önder Apo İmralı koşullarında yaşadığı sürece komplo devam ediyor demektir” diyen Remzi Kartal “Lozan’da ne yapılmak istenmişti” sözleriyle günümüzü anlamak için geçmişe bakmanın önemine dikkat çekiyor. Kartal: “Lozan’da Osmanlı dağılmış, 22 tane Arap devleti ve Türkiye Cumhuriyeti ortaya çıkmıştı ve Kurdistan parçalanmıştı. Kurdistan ve Kürt halkı inkar edilmişti. Türk devleti ile, Kürt halkının inkarı üzerine bir anlaşma yapılmıştı. Bu temelde Türk devleti imha ve inkar politikasını yürüttü. Uluslararası güçler Ortadoğu’nun dört temel halkından birisi olan Kürtleri yok sayarak, coğrafyasını parçalayarak yaralı bir Kurdistan ve yaralı bir Kürt halkı ortada bıraktılar. Kürt halkı başkaldırdıkça, ayağa kalktıkça sorunlar çıkacak, uluslararası güçler de bu sorunlar üzerinden bölge ülkelerini kendilerine bağlayarak kendi politikalarını dizayn edeceklerdi. Ne yazık ki bu anlaşma çerçevesinde Batılı devletler sürekli Türk devletinin yanında yer aldılar.”

Saldırı Önder Apo şahsında Kürt halkınadır

15 Şubat Komplosu’nun Batılı güçlerin Kurdistanı inkarı ile başlayan sürecin ve inkar sisteminin devamı olduğunu anlatan Eşbaşkan Kartal; “Batılı devletler bu ittifak üzerinde komployu sürdürmek istediler. Çünkü Önder Apo, Ortadoğu’da sahipsiz, kimliksiz ve hukuksuz bırakılan Kürt halkını soykırım kıskancından çıkardı. Örgütlü, iradeli, kendisine güvenen, örgütüne güvenen ve bu temelde her türlü fedakârlığı yapan bir güç haline getirdi” dedi. Remzi Kartal, Rêber Apo’nun Ortadoğu’da dengeleri Kürt halkı lehine değiştirdiğine dikkat çeken Kartal, Uluslararası Komplonun asıl amacının Kurdistan’da Önderlik gerçeğini ortadan kaldırmak olduğunun altını çizdi. Kartal: “Dört parça Kurdistan’da yürütülen mücadeleyle PKK Ortadoğu’da bir güç dengesi haline geldi. Türk devleti kendisine verilen bütün desteğe rağmen, mücadeleyi bastıramadı. Onun için uluslararası güçler PKK’yi bastırma temelinde Türk devletinin yanındadırlar. Önder Apo’nun şahsında PKK’yi ve Kürt halkını bastırmak isteyen güçler, Türkiye’yi Ortadoğu’da istedikleri şekilde domino taşı gibi kullanıyor. Ama Önder Apo, Kürt-Türk çatışması ve Ortadoğu’da Kürt halkını kurban edilmek istenen kanlı planı gördü ve boşa çıkardı. Bu temelde yeni bir paradigma ve yeni bir süreçle halk, Önder Apo’nun ve PKK’nin etrafında toplanarak uluslararası komplo sürecine karşı büyük bir mücadele yürüttü."

Paradigma değişimi ile cevap verdi

Remzi Kartal, Öcalan’ın İmralı’da komplocu güçlere geliştirdiği paradigma ile cevap verdiğini belirterek, ''Kürt halkını sadece Ortadoğu’da değil bütün dünyada, kadın özgürlüğü, demokrasi ve özgürlük, eşitlik adalet arayışında olan herkesle buluşturdu. Dolayısıyla uluslararası komplo planını boşa çıkardı. Komployu geliştiren güçler hala komplodan ısrar ediyorlar. Ancak Önder Apo’nun geliştirdiği politikayla bu komplonun başarıya ulaşmasının önünü aldı. Eski statüyü devam ettirmek ve politikalarını uygulamak için PKK’nin kurucusu ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a karşı komplo geliştirdiler. Bundan dolayı uluslararası güçlerin Kürt halkının imhası inkarı üzerindeki politikaları boşa çıkaran Abdullah Öcalan onların hedefi haline geldi’’ dedi.

Eylemler gelişerek devam edecek

Başta Türkiye olmak üzere bu komploda yer alan güçlerin Kürtleri Rêber Öcalan’ın esaretine alıştırmak istediğini ancak bunun başaramadıklarını son üç yılda ise mutlak tecritle halkı onun yokluğuna alıştırmaya çalıştıklarını ifade eden Remzi Kartal şunları belirtti: "Bu çok büyük bir tehlike. Uluslararası enternasyonalist dostlar öncülüğünde Önder Apo’nun özgürlüğüne kilitlenen, mutlak suretle Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne hedeflenen süreç başlatıldı. Bu süreçle birlikte bütün güçler etkin bir katılım sağladı. Önder Apo’nun 74. doğum gününe atıfta bulunularak 74 ülkede Önder Apo’ya özgürlük hamlesi başlatıldı. Ancak şu ana kadar pratikte yüzün üzerinde ülkede, 'Kürt sorununun çözümü ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü' temelinde bir hamle gerçekleşiyor. Kurdistan’ın dört parçasında olmak üzere bütün dünyada bir dizi eylemsellikler gerçekleşti. Özellikle zindanlarda başlatılan dönüşümlü açlık görevleri bu süreçte çok önemli bir hamle. Yapılan açıklamada Önder Apo’nun mutlak özgürlüğüne kadar bu eylemin devam edileceği belirtildi. Tutuklu anneleri, şehit anneleri, gerçekleştirilen yürüyüşler, Mexmûr’da 210’uncu gündür süren özgürlük eylemleri, Şengal’de, Rojava’da ve dünyanın her tarafında gerçekleşen yürüyüşler ve eylemler bir düzey yakaladı. Bu dönemde başlatılan eylemler 15 Şubat’a kadar devam edecek. 15 Şubat’tan sonra daha farklı boyutlarda bu eylemler gelişerek devam edecektir."

2024’ün yol haritasını çıkaracak

Son olarak 17 Şubat’ta Köln’de yapılacak yürüyüş için çağrıda bulunan Remzi Kartal, "Önder Apo’ya özgürlük, Kürt sorununa çözüm temelinde gerçekleşecek yürüyüşe Avrupa’nın her ülkesinde katılım gerçekleşecek. Bu yürüyüş çok farklı olacak. 2024’ün yol haritasını önümüze koyacak. Önderliğin fiziki özgürlüğüne kilitlenen Avrupa alanındaki mücadelenin yol haritasını gösterecek. Şu anda özgürlük hareketi bütün bileşenleriyle, kadını, gençliği, federasyonları, konfederasyonları, inanç birlikleri, kültürel kurumlar, diplomatik, siyasal, basın yayın, dostlar, enternasyonalist alan yani herkes şu anda tek hedefe kilitlenmiş durumda. 2024 yılı sürecinde Önder Apo fiziki olarak özgürleşinceye kadar bütün çalışmalar Önder Apo’nun özgürlüğü için yürütülecek. Onun için de Köln yürüyüşü son derece önemli" diye konuştu.

Sel olup Köln’e akmalı

"Köln yürüyüşü halkımızın iradesini, kararlılığını gösterecek" diyen Kartal şunları söyledi: "Bu vesileyle buradan halkımıza 17 Şubat’ta hiçbir gerekçeyle evinde, işinde kalmamalı çağrısını yapmak istiyorum. O gün herkes Önder Apo’yla buluşmaya, fiziki özgürleşme süreci içerisinde Önder Apo’yla psikolojik, moral ve ahlaki olarak buluşma noktasına, Köln’e sel gibi akmalı. Bütün halkımıza çağrımız; Önderlik ile buluşma, Önderlik felsefesini hayata uygulama onun toplumsal inşasını yapmakla mümkündür. Onun için herkese çağrı yapıyoruz; Önder Apo’yla buluşmaya, düşünsel, ideolojik, örgütsel boyutta Önder Apo’nun önümüze koyduğu paradigmayı yaşamsal kılalım, hayata geçirelim, demokratik konfederalizm, demokratik ulus çerçevesinde örgütsel sistemimizi yaratalım. Bunun için seferber olalım."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.