Komisyon formaliteyi aşmalı

Ahmet Tutulmaz
- Îdir Barosu Başkanı Ahmet Tutulmaz, komisyonun “formalite” olmaması gerektiğini belirterek, yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini vurguladı.
Ahmet Tutulmaz, hem sürece hem de komisyonun çalışmalarına dair MA'ya konuştu. Her şeye rağmen komisyonun kurulmasının bu aşamada iyi bir gelişme olduğunu belirten Tutulmaz, özellikle çatışma ortamından etkilenen insanların dinlenmesi gerektiğini söyledi. Tutulmaz, “Bu insanları dinleyeceksiniz ki toplumun ve halkların talepleri şekillendirilebilsin. Bölge baro başkanları olarak Meclis Başkanı ve siyasi parti genel başkanlarıyla yaptığımız görüşmelerde Türkiye Barolar Birliği olarak katkı sunabileceğimizi söylemiştik. Basında gördüğümüz üzere DEM Parti’nin komisyonda dinlenmesi için verdiği listede hem Türkiye Barolar Birliği hem de bölge baroları yer aldı. Bu bizim açımızdan önemli. Komisyon, geniş katılımlı perspektifle herkesin dinlenebileceği, herkesin fikir ve görüşünü ortaya koyabileceği bir platforma dönüşmeli” dedi.
Meclis'e yasa teklifleri sunmalı
Komisyonun sırf kağıt üzerinde, formalite bir komisyon olmaması gerektiğini vurgulayan Tutulmaz, şöyle devam etti: “Komisyonun bütün meslek örgütleri, sivil toplum örgütleri ve siyasi partileri dinledikten sonra edindiği kanaatleri somutlaştıracak bir rapor ortaya koymalı ve Meclis’e taşımalıdır. Devlet ile Öcalan’ın görüşmesi neticesinde atılan adımın altının doldurulması, yani silahlar bırakıldıktan sonra Meclis çatısı altında yasal mevzuatı düzenlenmesi, hukuki şekle büründürülmesi gerekiyor. Bunun da geçeceği yer komisyondur. Bu komisyonun yapacağı çalışmalar neticesinde Meclis’te yasal düzenlemelere dair somut bir şeyler ortaya konulmalıdır. Meclis, komisyondan gelen talepler doğrultusunda bunu mevzuatlaştırması lazım. Hukuki alt yapının oluşması lazım. Hukuki alt yapı ve hukuki güvence olmadan adım atılamıyor. Dolayısıyla sürecin bu noktada somutlaştırılması gerekiyor. Burada da komisyonun önemi ortaya çıkıyor.”
Ciddiyet ve sorumluluk
Komisyondaki her milletvekilinin bu tarihi anın hakkını verecek vicdanla hareket etmesi gerektiğini kaydeden Tutulmaz, "Kurumlar, meslek örgütleri ve insanlar dinlendikten sonra yapılabileceklerin raporlaştırılıp, hükümete, Meclis’e ve siyasi partilere sunulması gerekiyor. Dolayısıyla komisyondan tarihi ciddiyet ve sorumluluğu taşıyacak bir çalışma bekliyoruz. Bu konuda bölge baroları olarak üstümüze düşeni de yapmaya hazırız” şeklinde konuştu.
* * *
Komisyon, İmralı'ya gitsin
İzmir Din Alimleri Platformu Sözcüsü Ferzende Deniz, Meclis'te kurulan komisyonun Kürt sorununun kalıcı çözümü için Rêber Apo ile görüşmesini önerdi.
Sözcü Ferzende Deniz, "Sayın Öcalan tarafından söylenen söylemlerin hepsi yerine getirildi. Bu süreçler tek taraflı ilerlemiyor. Karşı tarafın da samimiyet göstergesi olarak birtakım adımların atması gerekiyor. Cezaevlerinde binlerce siyasi ve çok sayıda hasta tutsak var. Bunları süreçten ziyade insani ve ahlaki olarak serbest bırakılmaları gerekiyordu. Devlet tarafından bu yönde atılmış bir adım gelmedi" dedi.
Komisyonun görevlerini yerine getirmesi halinde barış hedefinin ulaşılabilir olduğunu dile getiren Deniz, "Sayın Abdullah Öcalan bir taraf. Bu süreci 27 Şubat'tan sonra başlatan Sayın Öcalan'ın kendisi. Onun fikirleri Kürt halkı ve diğer halklar için çok önemli. Yüzyıllık bu soruna gerçek anlamda bir çözüm bulmak için olmazsa olmazlardan biri komisyonun Sayın Öcalan ile görüşmesi gerekiyor. Sadece komisyon değil, insanların da görüşmesi gerekiyor. Eğer komisyon, Sayın Öcalan ile görüşmezse nasıl bir çözüme gidileceği noktasında ne yapacaklar? Tek taraflı bir çözüm olmaz, çözüm iki taraflı olur ve bu yüzden komisyonun Sayın Öcalan ile görüşmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
İslami emirleri hatırlatan Deniz, "Şu anda her ne kadar devlet ve Öcalan arasında yaşanan gelişmeler olsa da halklar arasında onurlu bir barışı sağlamak için bütün Müslümanların her iki tarafı zorlaması gerekiyor. Diğer yandan mademki biz kardeşiz, bu kardeşliğin eşit haklarda olması gerekiyor. Benim mümin kardeşim hangi hakka sahipse benim de o hakka sahip olmam gerekiyor. Aksi takdirde Kur'an'ın kardeşliğine sığmaz" dedi.













