Kriz, bit pazarını hareketlendirdi

Toplum/Yaşam Haberleri —

Ankara bit pazarı

Ankara bit pazarı

  • Ankara’da ekonomik krizin derinleşmesiyle son yıllarda hem bit pazarına hem de ikinci el eşyalara rağbet artmış durumda.  

MASİS HESKİF/ANKARA

Ankara, 40 yıla yakın ikinci el eşya kültürünün olduğu, Türkiye’de en çok bit pazarının olduğu illerin başında geliyor. Bit pazarı, salgın öncesinde Altındağ’a bağlı İskitler’de kuruluyor ve haftada ortalama 30 bin kişi ziyaret ettiği belirtiliyor. Türkiye’nin hemen hemen her yerinden ikinci el elbise, elektronik eşya, takı, kaset, cd, ayakkabı, hırdavat, kitap gibi çok sayıda eşyanın bulunduğu pazar son yıllarda Ankara’nın Ulus semtinde açılıyor. 

Kriz ilgiyi arttırdı

Ülkedeki ekonomik krizin derinleşmesinden kaynaklı son aylarda pazarda yoğunluk da yaşanıyor. Cuma, Cumartesi ve Pazar günü olmak üzere haftanın 3 günü ve sabahın ilk ışıklarında açılan bit pazarına erken giden ihtiyacı olan en iyi eşyayı bulabiliyor.  

10 yıldır ikinci el eşya işiyle uğraşan Ahmet, İskitler’in ardından 5 yıldır Ulus’ta olduğunu belirterek, bit pazarının her iki semtte de büyük ilgi gördüğünü söylüyor. Pazara gelen müşteri profiline de değinen Ahmet, “Buradaki eşyalar ucuz olduğu için yoğun olarak durumu düşük ihtiyaç sahipleri geliyor. Onun dışında antika severler de buranın ziyaretçileri arasında. Ülkede hayat pahalılaşınca işimize de rağbet arttı” diyor.

En büyük rağbet elbiseye

“Bu sıralar elbise ve ayakkabıların satışı çok oluyor çünkü elbise dışarda çok pahalı” diyen Ahmet şöyle devam ediyor: “Çocuklarına oyuncak alan da var. Enflasyon yükselince herkes buraya akın etti, dışarıda 300-400 liralık ayakkabı burada 40-50 lira. Elimizdeki eşyaları ucuz vermemize rağmen bile bizimle pazarlık yapıyorlar. Çaydanlıktan tut elbiselere kadar burada her şey gidiyor.”

Kapıcıdan, çekçekçiden eşyalar

Bit pazarında satılan malzemeleri çoğunlukla kapıcılar ve çekçekçilerden aldıklarını belirten Ahmet, “Bizler buradaki malzemelerin çoğunu zengin muhitlerin kapıcılardan alıyoruz. Onlar sitelerden, apartmanlardan topluyor. Biz de onlara getirdiği ürünlerin karşısında para veriyoruz. Yine çekçekçiler de bizlere eşya, çöpte buldukları ve insanların işine yarayacağı ürünleri getiriyorlar. Herhangi bir ürünü onlardan ucuza aldığımda ben de belli masraf yapıp müşteriye satıyorum” diye anlatıyor. 

Antika ve eski eşyalara merakı olan insanların da pazara akın ettiğini belirten Ahmet, “Kimilerinde hastalık halini almış. Bu insanlar her hafta buraya gelerek aradıkları eşyaları satın alıyor. Siyasetçiler, sanatçılar, yazarlar da burayı ziyaret ederek eski plak, kaset, teyp satın alıyorlar” diyor. 

Genelkurmay madalyaları da pazarda

“Buranın en kurnaz müşterileri ise antikacılar” diyen Ahmet “Sabahın ilk saatlerinde buraya geliyorlar” diyerek devam ediyor: “Bizler, onlar kadar malın değerini bilmiyoruz. Onlar malları inceleyip uygun bir şekilde alıp dükkanlarında pahalıya satıyorlar. Geçtiğimiz yıllarda bir generalin (Kenan Evren’e 12 Eylül askeri darbesi öncesi genelkurmay başkanlığını devreden orgeneral Semih Sancar) madalyaları bu bit pazarından çıktı. Generalin kızının çöpe attığı madalyaları çöpçüler bulup buraya sattılar. Bit pazarına düşen madalyaların ne kadar değerli olduğunu bilmiyorduk, antikacılar fark etti. En sonunda da genelkurmay o madalyaları satın alarak müzeye aldı. Burada çok ilginç şeyler çıkar. Ama burası hastalık gibi, gelen bir daha geliyor.”

 

Zengini de hırsızı da pazarda

Bir diğer esnaf Erhan ise hafta içi özel bir sektörde çalıştığını belirterek, hafta sonları bit pazarında tezgah açabildiğini söylüyor. Geçinemediği için ek iş yapmak zorunda kaldığını söyleyen Erhan, pazardaki gelirle de üniversitede okuyan çocuğuna destek oluyor. Pazarda ihtiyaç sahiplerinin yoğunluğuna da dikkat çeken Erhan, toplum fakirleştikçe bit pazarına rağbetin de arttığını ifade ediyor. Erhan da Ahmet gibi bit pazarına gelmeyi hastalık haline getiren insanların varlığından söz ediyor: “Buraya bir şey almak isteyen de sadece gelip bakmak isteyen de, ortam için gelenler de var. Zengin kişiler de geliyor. Onlarda da garip alışveriş hastalıkları var. Hırsızı da burada olur. Her çeşit insanın olduğu bir pazar.

Pazarlık da eksik olmuyor

Evinden eşya getiren de var, çöpten topladığı eşyayı burada satan da var. Çevremizde, evimizde, iş yerimizde görüp görebileceğimiz her çeşit malzeme burada mevcut. Ben, evden ve arkadaşlarımdan, dostlarımdan kahve makinasından çatal kaşığa, ikinci el elbiseye kadar her şey getiriyorum. Ekonomik kriz insanları buraya yöneltti ama diyelim ki dışarıda kot pantolon 300-500 civarındaysa, ‘aynı kotun kullanılmışı burada 70 lira dediğimde bana 20 lira vereyim mi’ diye soruyor. Ekonomik durumdan ötürü ikinci el eşyada dahi ciddi pazarlık yapılıyor. ”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.