Kürtçe için direnen iki kadın

Kadın Haberleri —

Hakime ve Suphiye

Hakime ve Suphiye

  • Seslendirdikleri kilamlarla dengbêjlik geleneğiyle birlikte bir tarihi gelecek nesillere aktaran Dengbêj Suphiye Bayav ve Hakime Bayav, Kürt dili için yıllardır direnen iki kadın. Akraba olan Suphiye ve Hakime, geçmişten bugüne devlet ve erkek baskısı karşısında dengbêjlik ve Kürtçeye sahip çıktı. 

Siirt’in Pervari ilçesi Erkendi köyünde doğan Suphiye Bayav (48), çocuk yaşta hayvanları otlatmaya giderken Erivan Radyosu’nda dinlediği dengbêjlerden esinlenerek kilamlar söylemeye başladı. Ancak o yıllarda ailesindeki erkek bireyler tarafından “kadının şarkı söylemesi ayıp” denilerek denbêji söylemesinin engellendiğini anlatan Suphiye Bayav, “Erkekler söyleyebiliyordu ama kadınlar söylediğinde ayıplanıyordu. Biz kız çocukları ve yine kadınlar kalabalık ortamlarda söyleyemiyorduk. Gizli gizli dağlarda söylerdik” dedi. 

Suphiye Bayav, 1993’te askerler tarafından köyü yakıldıktan sonra Adana’ya göç etmek zorunda kaldı. Memleket hasreti çeken Bayav, burada HADEP ile tanışarak, parti çalışmalarına katılmaya başladı. 

Mücadelemizden vazgeçmedik

Parti çalışmaları yürütürken çocukluk hayali olan MKM’de dengbêji söylemeye başlayan Bayav, “Dünya Radyosu vardı o dönem, orada kilam söylüyordum. KHK kapatıldı. Biz mücadelemizden vazgeçmedik tabi. Bulunduğumuz her alanda Kürtçe için çalışmalar yaptık" diye belirtti. 

Geçmişte erkeklerin, kadınların dengêji söylememesi için baskı kurduğunu, devletin ise Kürtçeyi yasakladığını söyleyen Bayav, “Şimdi 40 milyon Kürt var. Fakat hala Kürtçe resmi dil değil. Kürt dili için açılan kurslar devlet tarafından kapatılıyor. Dili olmayan insan kaybetmeye mahkumdur. Kürt dilinin önündeki engeller kalksın istiyoruz” dedi. Anne ve babalara çocuklarıyla Kürtçe konuşmaları konusunda çağrıda bulunan Bayav, “En büyük öğretmen anne babalardır, çocuklarıyla Kürtçe konuşsun, öğretsinler. Kürt dilinin yayılması gerekiyor. Ne kadar dil o kadar zenginlik” şeklinde konuştu. 

Eskiden erkekler şimdi devlet

Hakime Bayav (64) de, çocuk ve gençlik yıllarında gizli gizli kilamlar seslendirdiğini söyleyerek, “Şimdilerde bana ‘iyi ki seni engelleyenleri dinlememiş ve söylemişsin’ diyorlar. Eskiden büyüklerimiz söylememize izin vermezdi, şimdi ise devlet dilimize baskı uygulayarak söylememize izin vermiyor. Ama biz yine Kürtçe konuşmaya ve dengbêji söylemeye devam edeceğiz” diye konuştu. 

Çocuklarına bir miras bırakacağını söyleyen Bayav, “Ben çocuklarımı tembihliyorum; benim söylediğim kilamları not almalarını istiyorum. Bir gün ölürsem kaybolmasın diye. Gelecek nesillere de aktarılsın. Dil benim için her şeydir. Dilimi unutursam her şeyimden kopmuş olurum” dedi. 

ADANA

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.