Öcalan ailesi: ENDİŞELİYİZ

ERDOĞAN ALAYUMAT / MA / İSTANBUL
İmralı Adası'nda 27 Temmuz 2011'den bu yana avukatlarıyla, 11 Eylül 2016'dan bu yana da ailesi ile görüştürülmeyen Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a uygulanan tecride dikkat çeken Öcalan ailesi, Türkiye halklarına ve uluslararası kamuoyuna Öcalan’ın cezaevi koşullarının düzeltilmesi için çağrıda bulundu.
Öcalan’ın Türkiye’ye getirildiğinden bu yana tecrit altında olduğunu söyleyen kardeşi Mehmet Öcalan, bazı dönemler yumuşatılan tecridin, bazı dönemlerde ise ağırlaştırıldığını ancak 19 yıllık süre zarfında tecridin hiç kalkmadığını ifade etti.
Tüm başvurular reddedildi
Uygulanan tecridin 2015 yılından sonra çok daha ağırlaştırıldığını ve kardeşi ile sadece bir kez görüşebildiğini dile getiren Mehmet Öcalan, yaptıkları tüm başvuruların ise sudan sebeplerle reddedildiğine dikkat çekti.
Uluslararası topluma çağrı yapan Mehmet Öcalan, Türkiye’de demokrasinin yerleşmesi ve Ortadoğu barışının kalıcı hale gelmesi için Öcalan ile görüşme kanallarının açılması gerektiğini söyledi.
Tecridin bir insanlık suçu olduğunu sözlerine ekleyen Mehmet Öcalan, “Politik ve siyasi olarak siz Öcalan’ı sevmeyebilirsiniz, ancak bir halkın ‘benim irademdir’ dediği birini uluslararası hukuk kurallarını çiğneyerek tecrit edemezsiniz. Şu anda milyonların gözü kulağı İmralı’dadır. 2015 yılından bu yana Öcalan’dan haber alınamıyor ve milyonların kaygılarını gidermek için aile görüşlerine bir an önce izin verilmeli” diye konuştu.
Tecride karşı mücadele
Tecride karşı mücadeleyi büyütmesi gerektiğini söyleyen Mehmet Öcalan, “Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için acilen harekete geçilmelidir. Demokratik mücadeleyi bir adım ileriye taşıyarak tecridi kırmamız lazım. Öcalan üzerindeki tecrit kırılırsa Türkiye’de barış koşulları oluşur. Çünkü barışın anahtarı Öcalan’ın ellindedir” dedi.
Endişeliyiz, kapılar açılsın
Kardeşinin hayatından endişe ettikleri söyleyen abla Fatma Öcalan ise, “Sağlık durumu nedir bilmiyoruz. Endişelerin ortadan kalkması için İmralı kapılarının açılması gerek” dedi.
Yeğeni Ali Öcalan da, Öcalan üzerindeki tecridin savaşın daha da derinleşmesine hizmet ettiğini ifade etti.
Bu yaklaşımın barışa hizmet etmediğini kaydeden Öcalan, “Öcalan ile görüşme kanalları açık olmuş olsaydı, şiddet ortamı oluşmazdı. Öcalan şiddet ortamının gelişmemesi için çok şey yapabilirdi. Bence Öcalan, Türk ve Kürt halkları arasında bir köprüdür. Bunu devletin iyi görmesi lazım” diye konuştu.
Demokratik güçlerin ve uluslararası kurumların sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini söyleyen Öcalan, İmralı şartlarının düzeltilmesi ve Öcalan ile görüşme kanallarını açılması gerektiğini ifade etti.
