Öcalan: Bu provokasyondur
- Öcalan ile yapılan telefon görüşmesinin provokasyon olduğunu belirten HDP Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, “Bu şekilde kaygılarımız daha da arttı. Sayın Öcalan’ın yaşamı ve sağlığı hakkında hiçbir bilgi alamıyoruz” dedi.
Öcalan’ın yeğeni ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, MA’dan Barış Polat ve Lezgin Tekay’a konuştu. 24 Mart’ta telefon görüşmesi için babası Mehmet Öcalan’ın aranarak, 25 Mart’ta görüşme yapılacağı bilgisi verildiğini aktaran Öcalan, bunun üzerine Kürt Halk Önderi’nin vasisi avukat Mazlum Dinç ve babası Mehmet Öcalan ile birlikte Urfa Adliyesi’ne gittiklerini söyledi. HDP’li Öcalan, şunları paylaştı: "Görüşme başladıktan kısa bir süre sonra kesildi. Orada bulunan yetkililere sorduk. Başsavcı ile görüşülmesini istedik. Başsavcı görüşmenin son bulduğunu iletti. 27 Nisan 2020’de son telefon görüşmesi yapılmıştı Sayın Öcalan’la. Bu görüşme yaklaşık 25 dakika sürmüştü. 25 Mart’ta yapılan bu görüşme ise 4,5 dakika sürdü. Sayın Öcalan görüşmede hak, hukuk, kanundan bahsederek, bu görüşmenin bu şekilde gerçekleşmesinin doğru olmadığını söylüyor. Yine avukat ve ailenin cezaevine gelerek yüz yüze görüşmenin sağlanması gerektiğini söylüyor. Bu görüşmenin kabul edilemeyeceğini ifade ediyor. Görüşmenin tamamı bu cümlelerden oluşuyor. Yani Sayın Öcalan kardeşi ile selamlaşmadan ve veda etmeden telefon kesiliyor. Bu görüşmeye bir isim koyacak olursak korsanvari bir görüşme diyebiliriz. Neden böyle yaklaşılıyor. Ciddiyet, ağırlık olması gerekiyor. Bizim devletten gördüğümüz, ciddiyetsizlik, boşluk ve ucuz yaklaşımdır. Artık kanun da orda kalmadı. Onu da ayaklar altına aldılar.”
Kaygılar daha da arttı
Devleti ciddiyete davet eden Öcalan, “Devlet bu duruma ciddi yaklaşmalıdır. Kendi ağırlığına göre hareket etmelidir. Şayet farklı bir durum varsa, Adalet Bakanı çıkıp açıklama yapsın. Bu ciddiyetsizlik kabul edilemez. Bakın aile aranıp görüşme yapacakları söyleniyor. Telefon üzerinden 4,5 dakika görüşme yaptırılıyor. Bununda adına görüşme diyorlar. Bu ne kanuni ne de hukukidir. Yasaların devreye girmesi gerekiyor. Görüşme sırasında telefon kesiliyor. Bu şekilde kaygılarımız daha da arttı. Sayın Öcalan’ın yaşamı ve sağlığı hakkında hiçbir bilgi alamıyoruz” dedi.
Hesap verecekler
Gerçekleştirilen görüşmeyi “provokasyon” olarak değerlendiren Öcalan, “Sorumlular tarih önünde hesap verecekler. Kanunları yerine getirin. Görüşmeler korsanvari olmamalıdır. Sayın Öcalan, bunu görüşmesinde açık bir şekilde dile getiriyor. Yüz yüze görüşmeyi talep ediyor. Yüz yüze görüşme olmadığı için biz bunu görüşme olarak kabul etmiyoruz. Sayın Öcalan’ın yanındaki arkadaşları da görüşmeyi kabul etmiyor” şeklinde konuştu.
İşkence altındadır
Kürt Halk Önderi’nin işkence altında olduğunu ifade eden Öcalan, “CPT sözde işkenceye karşı mücadele ettiğini ifade ediyor. Bakın şimdi adada büyük bir işkence var. Bu kabul edilemez. Sayın Öcalan için kanunların uygulanması gerekiyor. Yılda bir kez, işte telefon ile 4 dakika, 5 dakika görüşme olmaz. Hani nerde uluslararası hukuk ve kurumlar, bunu görmüyorlar mı? 'Demokratız, işkenceye karşıyız' diyenler ne oldu? Sayın Öcalan ve yanındakiler üzerinde psikolojik bir işkence yürütülüyor. Orada neler yaşanıyor bilemiyoruz. Devletin açık ve şeffaf olması gerekiyor. Devlet bir şeyler saklıyor. Bir plan yapmış. Bu plan kirli bir plandır” diye konuştu.
Kirli palandan vazgeçmeli
PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın sağlığı ve yaşamı üzerinden siyaset yapıldığını dile getiren HDP’li vekil, yetkililerin bir an önce açıklama yapması gerektiğini vurguladı. Mehmet Öcalan’ın ağabeyi Abdullah Öcalan ile vedalaşamadan görüşmenin yarıda kesildiğini söyleyen Öcalan, şunları söyledi: “Konuşması devam ederken, bu zulüm yapılıyor. Bu zulüm sadece Sayın Öcalan’a değil, Kürt halkına ve Ortadoğu halklarına karşı yapılmıştır. Bu bir plansa, çok kirli bir plandır. Devletin bu kirli plandan geri adım atması gerekiyor. Tekrarlıyorum, bu bir görüşme değil, provokasyondur.”
