Ömürlük acı

• Sudan’da ordu ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında devam eden çatışmada kadın ve kız çocuklarının cinsel şiddetle kaşı karşıya kaldığı basına yansımıştı. Sudan'daki Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bürosu, Temmuz başlarında en az 57 kadına karşı girişilen 21 cinsel saldırı ihbarı aldıklarını belirtti.

Tecavüze uğrayan Gülsüm ve Ibtissam adlı kadınlar (haberde kadınların isimleri değiştirilmiştir) yaşadıklarını BBC’ye anlattı.

‘Utancın izi beni hep takip edecek’

Dayfur bölgesinde HDK’den 4 Arap milisin toplu tecavüzüne uğrarken bir yandan da ırkçı hakaretlere maruz kalan Gülsüm, "Çok barbardılar. Isınmak için odun toplamak üzere gittiğim ağacın altında bana sırayla tecavüz ettiler" dedi.

Gülsüm, tecavüzcülerinin kendisine "Kentin Araplara ait olduğunu, bu yüzden derhal terk etmesini" söylediğini kaydetti.

Gülsüm "Bana olanları hiç unutmayacağım. Bir utancın izi hep beni takip edecek, tıpkı gölgem gibi" diyor.

40'lı yaşlarındaki Gülsüm, tarihi olarak Darfur'daki siyah Afrikalı gücünün sembolü olarak görülen, Masalit Krallığı'nın geleneksel başkenti El Geneina'da yaşıyordu. Hasta kocası ve çocuklarıyla birlikte kaçmak zorunda kaldı.

Son çatışmalardan dolayı çoğunluğu Masalit halkından 160 binden fazla kişi Çad'a kaçmak zorunda kaldı. Bölgede kaç kişinin öldüğü belirsiz ama en iyimser tahminlere göre El Geneina'da 5 bin kişi hayatını kaybetti.

Tecavüz edip yola attılar

24 yaşındaki Ibtissam ise halasını ziyaret etmeye giderken 3 HDK milisinin kendisini durdurduğunu anlattı: "Silahlarını doğrulttular ve nereye gittiğimi sordular. Halamın evine gittiğimi söylediğimde, ordu istihbaratına üye olmakla suçladılar."

Milisler daha sonra Ibtissam'ı zorla araçlarına bindirdi ve yakındaki bir eve götürdü.

Ibtissam, "Evin içinde bir başka erkek gördüm. İç çamaşırlarına kadar soyunmuştu. Kaçmaya çalıştım ama milislerden biri bana öyle sert vurdu ki yere düştüm. Tekrar hareket eder ya da bağırırsam öldüreceklerini söylediler" sözleriyle kabus gününü anlattı.

Kendisini aşağılanmış ve öfkeli hisseden Ibtissam, "Üçü bana sırayla tecavüz etti. Sonra araçlarına bindirip, güneş batarken beni yolun kenarına attılar. İntihar etmek istedim ama sonra kendimi toparladım. Eve geri döndüm ve ne olduğunu kimseye anlatmadım” şeklinde konuşuyor.

Gülsüm ve Ibtissam çok az destek gördüklerini ve acının ömür boyu kendilerini bırakmayacağını söylüyor.

Cinsel şiddet kurbanları yardım alamıyor

Çatışmalar nedeniyle tecavüz ve cinsel şiddet kurbanları yardım alamıyor. Çoğu hastane artık faaliyet göstermiyor. Çalışan birkaç hastaneye ulaşmak da zor olabiliyor.

HDK suçlamaları reddediyor

HDK ise bu saldırıların arkasında milislerinin olduğu suçlamalarını reddediyor. HDK Sözcüsü Muhammed el Muhtar BBC'ye yolladığı ses kaydında, milislerinin "savaş ahlakının en yüksek standartlarına bağlı olduklarını" savundu.

El Muhtar "Elde ettiğimiz askeri zaferlerden sonra, savaşçılarımızın adını kirletmek için kasti kampanyalar başladı" diye de ekledi. FRANKFURT