Papaz oldular

Haberleri —

Erdoğan’ın rehine karşılığında taviz koparma politikasına ABD Başkanı Donald Trump ve yardımcısı Mike Pence, “geniş yaptırım” açıklamasıyla karşılık verdi. Pence “Ya rahibi bırakırsızın, ya da sonuçlarına katlanırsınız” dedi. Diktatörlük yönetimini her geçen gün biraz daha tahkim eden AKP’li Türk Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan’ın, son yıllarda özellikle müttefiği olarak gördüğü ülkelerin Türkiye’de yaşayan vatandaşlarını rehine alarak taviz koparma politikasına, bu kez ABD’den en üst perdeden tepki geldi. ABD Başkanı Donald Trump ve yardımcısı Mike Pence ayrı ayrı yaptıkları açıklamada, tutukluluğu ardından bu hafta içinde ev hapsine alınan ABD vatandaşı Papaz Andrew Brunson’ın tümüyle serbest bırakılmaması durumunda Türkiye’ye karşı sert yaptırımlara başvuracaklarını açıkladı. Sonuçlarına katlanırsınız Dini özgürlüklerle ilgili bir konferansın kapanış konuşmasını yapan ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, şaibeli 15 Temmuz darbe girişiminin ardından İzmir’de 2 yıl tutuklu kaldıktan sonra Çarşamba günü ev hapsine alınan Rahip Brunson ile ilgili konuştu. Pence konuşmasında şaibeli 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından gazeteciler, akademisyenler başta olmak üzere on binlerce kişinin işten çıkarıldığını ve bütün muhalif görünün kesimlere yönelik gözaltı ve tutuklama furyasının başladığını hatırlattı. Bu mağdurlar arasında ABD vatandaşı Brunson’ın da olduğunu ifade eden Pence, Papaz’ın tutuklu kalmasına rağmen tam bir yıl hakkında her hangi bir iddianamenin hazırlanmadığını vurguladı. Sırf kendi Hristiyanlık inancını yaydığı için Türkiye’yi bölmeye çalışmakla suçlandığını, hakkında hiçbir inandırıcı kanıt bulunmadığını anlatan Pence, rahibin ev hapsine alınması konusunda ise “Yeterince iyi bir adım değil. Özgürlüğü hak ediyor” dedi. Pence’in bu sözlerine salonda bulunanlar, alkışlarla cevap verdi. Salonda bulunanlar arasında Rahibin kızının olduğunu da belirten Trump’ın yardımcısı, Brunson ile de telefonda konuştuğunu söyledi. Pence, kendisinin ve Başkan Donald Trump’ın Brunson’ın tamamen serbest kalması, ailesine kavuşması ve ABD’ye geri dönmesi için her şeyi yapma sözü verdiğini belirtti. Ardından AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk hükümetinin rahibi derhal serbest bırakmaması halinde ABD’nin Türkiye’ye çok ağır ekonomik yaptırımlar uygulayacağını söyledi. Brunson’ın tutukluluğuna son verilip ev hapsine alınmasının kendileri açısından yeterli olmadığını ifade eden Pence, Twitter hesabında yaptığı açıklamada “Ya şimdi Rahip Brunson’u serbest bırakırsınız ya da sonuçlarına katlanmaya hazırlanırsınız” şeklinde tehdidi en üst boyuta taşıdı. ‘Geniş çaplı yaptırımlar uygulayacağız’ Pence’in konuşma ve Twitter paylaşımının ardından bu kez de ABD Başkanı Donald Trump açıklama yaptı. Hem Fetullah Gülen Cemaati’ne üyelik hem de ‘PKK destekçiliği’ gibi uyduruk iddialar ve casusluktan suçlamasıyla hakkında 35 yıla kadar hapis cezası istenen Brunson hakkında konuşan Trump, Twitter hesabında şu açıklamayı yaptı: “Rahip Andrew Brunson’ı uzun zamandır gözaltında tuttukları için Türkiye’ye geniş çaplı yaptırımlar uygulayacağız. Muhteşem bir Hristiyan, aile babası ve harika bir insan. Çok büyük acılar çekiyor. Bu masum inanç adamı derhal serbest bırakılmalı.’’ Erdoğan ‘Ey Amerika’ demedi Trump ve yardımcısı Mike Pence’in açıklamalarının ardından AKP medyası, Türk ırkçılığının sembol ismi gazeteci ve siyasetçi, televizyon, gazete ve sosyal medya üzerinden ABD’ye tepki gösterdi. ABD’nin açıklamasını küstahlık, tehdit olarak niteleyen bu kesimler, ABD’ye İncirlik’in kapatılması dahi bazı yaptırımlarla karşılık verilmesini önerdi. AKP’nin borozanı Yeni Şafak “Papazı yeniden tutuklayan” manşetiyle çıktı. AKP’li Cumhurbaşkanı’nın Sözcüsü İbrahim Kalın, yazılı bir açıklama yaparak ABD’nin tehditle sonuç alamayacağını söylerken, Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Twitter hesabında “Hiç kimse bize talimat veremez. Kimsenin tehdidine boyun eğmeyiz. Hukuk kuralları istisnasız herkes için geçirli” dedi. Ancak, bu esnada dikkat çeken bir nokta ise Erdoğan’ın her hangi bir açıklama yapmaması oldu. Güney Afrika’da katıldığı BRİCS zirvesinde hemen hemen her konu hakkında düşüncelerini açıklayan Erdoğan, Trump ve Pence’ın açıklaması karşısında sessiz kalmayı ve tek bir kelime dahi söylememeyi tercih etti. Dozajı en yüksek tepkiydi Türkiye’nin Rusya’dan almak istediği S-400’ler, başta Suriye ve İran olmak üzere Ortadoğu’daki birbirini boşa düşüren karşılıklı hamleler ve son olarak da Papaz Brunson meselesinde ABD, tepkilerini şimdiye kadar en alt düzeyde göstermeyi tercih etti. Ancak, Trump ve Pence’ın açıklaması, ABD’nin Türkiye’ye dönük şimdiye en ağır tepkisi olma özelliğini gösteriyor. Türkiye’de her ne kadar “Misilleme yapalım”, “Karşılık verelim” gibi söylemler ön plana çıksa bile, AKP-MHP faşizminin Almanya ile Deniz Yücel meselesinde olduğu gibi geri adım atması daha büyük bir olasılık görünüyor. Hatırlanacağı gibi, Türkiye-Almanya arasında bir dizi pazarlıklar sonucu başta Erdoğan olmak üzere Türk devlet yetkililerinin casuslukla suçladığı Alman Die Welt muhabiri Deniz Yücel, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nde bırakılmış ve apar topar bir şekilde Almanya’ya gönderilmişti. Papaz Brunson ile şansını ABD karşısında da denemek isteyen AKP ve Erdoğan’ın rehine politikası, bir uzlaşmayla sonuçlansa bile iyice çıkmaza girmiş gibi görünüyor. HABER MERKEZİ

Türkiye’ye kredi kısıtlaması

  ABD’de Senato Dış ilişkiler Komisyonu Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayan bir tasarıyı kabul etti. ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı ve Senatör Bob Corker ile Senatör Bob Menendez, dün Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayacak iki partili yasa tasarısının komitede kabul edildiğini açıkladı. ‘Uyarmıştık’ ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı ve Senatör Bob Corker, “Bu yasa tasarısının yapılmasını asla istemedik ama Türk hükümetini, ABD vatandaşlarının ve yerel olarak istihdam eden büyükelçilik personelinin haksız bir şekilde gözaltına alınmasını durdurmadığı takdirde sonuçlarının olacağı konusunda uyarmıştık” dedi. Baskıya devam Corker devamla şu ifadeleri kullandı: “Papaz Brunson’ın hapishaneden ev hapsine geçmesi iyi bir ilk adım olsa da 21 aydan sonra bu gelişme tatmin edici değildir. Türk hükümetine, ABD’li büyükelçilik görevlilerinin yanı sıra Pastor Brunson da dahil olmak üzere tüm ABD vatandaşlarının tacizine ve keyfi olarak gözaltına alınmasına son verene kadar baskı yapmaya devam edeceğiz. Bu faturada bizimle birlikte çalıştığı için ortak sponsorlarımıza teşekkür etmek istiyorum, bu çabada komitenin desteğini takdir ediyorum.”

Erdoğan’dan takas oyunu mu?

Türkiye’de iki yıl tutukluluktan sonra ve hapsine alınan Andrew Brunson, son dönemlerde Türk-Amerikan ilişkilerinde önemli bir gerilim noktasına geldi. ABD Başkanı ve yardımcısı, Türkiye’ye yönelik yaptırım tehdidinde bulundu. Washington Post gazetesi krizin perde arkasında ‘Takas anlaşması’ yattığını yazdı. Washington Post gazetesinin, dört muhabirin imzasını taşıyan haberinde ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında bir ‘takas’ anlaşması olduğu iddia edildi. Gazateye göre 11-12 Temmuz tarihleri arasında Brüksel’deki NATO zirvesinde bu anlaşma yapıldı. İddiaya göre Brunson’ın serbest kalması karşılığında Trump, İsrail’de tutuklu bulunan Türkiye vatandaşı Ebru Özkan’ın Türkiye’ye dönmesi için aracı oldu. Bu anlaşma kapsamında Trump’ın Ebru Özkan’ın serbest bırakılması için 14 Temmuz günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu aradığı belirtiliyor. “HAMAS’a para ve kıymetli eşya vermek” suçlamasıyla 11 Haziran’da tutuklanan Özkan, 15 Temmuz’da serbest bırakılmıştı. 25 Temmuz’da ise bu kez, 2 yıldır İzmir’de cezaevinde tutulan Brunson’ın cezası ev hapsine çevrildi. Ankara’nın bu adımı üzerine ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, kararın ‘Yeterli olmadığı’ tepkisinde bulundu. Washington Post, Trump ile Erdoğan arasında öfkeli bir telefon görüşmesi gerçekleştiğine dikat çekti. İsrail doğruladı, Türkiye yalanladı Gazeteye konuşan bir Beyaz Saray yetkilisi, “Türkiye gerçek bir fırsatı kaçırdı. Papaz Brunson pazarlık kozu değildir” dedi. Gazetenin bu iddiası ardından İngiliz Reuters haber ajansı, olayın Ebru Özkan ile ilgili kısmını İsrailli yetkililere sordu. İsrailli bir yetkili, serbest bırakma talebinin ABD Başkanı Trump’tan geldiğini doğruladı. Reuters’a konuşan ancak ismi verilmeyen bir Türk yetkili ise takas iddiası konusunda “Tamamen asılsız” dedi. Başka bir yetkili de Benzeri bir açıklamayı da Anadolu Ajansı’na yaptı. HABER MERKEZİ
paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.