Rengo Mehmet ve Kürt böreği

Kültür/Sanat Haberleri —

Bilsen Özdoğan

Bilsen Özdoğan

  • KAYY DER Eşbaşkanı Bilsen Özdoğan, Kürt böreğinin asimile edilmesine izin vermeyeceklerini belirtti ve ekledi: “Dernek olarak Kürt böreğinin isminin değişime uğratılmaması için mücadele yürütüyoruz. Kürt böreğinin ismini unutturmayacağız, geleceğe taşıyacağız.”

Kiğı, Karakoçan, Adaklı, Yaylıdere, Yedisu ilçeleri Sosyal Yardımlaşma, Kalkındırma ve Kültür Derneği (KAYY-DER), 17 Eylül’de İstanbul Beykoz’da 6’ncı Kürt Böreği Festivali düzenledi. Yüzlerce kişinin katıldığı festivalde, katılımcılara Kürt böreği ikram edildi. Festivalde, 12 Eylül 1980 Darbesi sonrasında Kürt böreği adının “Küt böreği” olarak değiştirilmesine tepki gösterildi. 

Asimilasyon ve kültürel soykırım politikalarına karşı da yapılan festivale katılanlar ve KAYY-DER Eşbaşkanı Bilsen Özdoğan, Kürt dili, kimliği ve kültürüne herkesin sahip çıkması konusunda çağrıda bulundu.

Biliceli Mehmet efendi

Kürt böreğinin önemine değinen KAYY -DER Eşbaşkanı Bilsen Özdoğan, “Kürt böreğinin mucidi aslında Bingöl’ün Bilice yöresinden Biliceli Mehmet efendidir. Renkli kişiliği nedeniyle ‘Rengo Mehmet’  olarak anılan Kürt bir yurttaştır. O yüzden bizim için çok önemli” dedi. 

 

Kürt Böreği

 

Patentini de aldık

Asimilasyon politikalarına karşı dernek olarak her zaman tepkisel bir tutum içerisinde olduklarını ifade eden Özdoğan, Kürt böreği isminin üzerinde oynanmaya çalışıldığını söyledi. Kürt böreğinin 1890’lı yıllardan bu yana imal edildiğini vurgulayarak, “Kürt böreği olarak bildiğimiz ve tükettiğimiz bu ürün, son zamanlarda ‘küt böreği’, ‘hamal böreği’ gibi farklı isimlerde lanse edildi. Diğer asimile edilmiş kültürlerimize karşı nasıl mücadele ediyorsak, dernek olarak buna karşı da tavır aldık. Biz Kürt böreği olarak anılması konusunda mücadelemizi sürdürüyoruz. Hatta 2018’de isim patentini de aldık. Özellikle 2016’dan beri kendi halkımıza, Kürt böreğini satan iş insanlarına mücadele vermelerini, isminin asimile olmaması için gereğini yapmaları konusunda çalışmalar yapmaları için uğraşıyoruz” diye belirtti.

Amaçlarının köklü bir geleneğe sahip olan Kürt böreğinin isminin unutulmaması olduğunu vurgulayan Özdoğan, Rengo Mehmet ve Kürt böreğinin ismi unutulmasın diye mücadele ettiklerini vurguladı. Kürt halkına seslenen Özdoğan, “Nerede olursak olalım, nerede yaşıyorsak yaşayalım, kimliğimiz, kültürümüz ve değerlerimize sahip çıkalım. Yüzümüzü mutlaka doğduğumuz bölgeye çevirelim” şeklinde konuştu.

 

Hediye Arda

 

Unutulmasın diye

Festivale katılan Kürt yurttaşlardan Hediye Arda ise çocukların ana dillerini unutmamaları gerektiğinin altını çizdi. Çocukların ana dilini öğrenmeleri gerektiğini vurgulayan Arda, festivale sadece börek için gelmediklerini söyledi. Kürtlere çağrı yapan Arda, Kürtlerin bir olmamasını kınadığını dile getirdi. Arda, “Hepimiz kardeşiz ama bakıyorum ki bizim Kürtlerimiz birbirini tutmuyorlar. Kınıyorum gerçekten bazı Kürtleri, Kürt olduklarını inkar ediyorlar. Lütfen rica ediyorum. Kürt olduklarını unutmasınlar. Anadillerini unutmasınlar. Nereli olduğumuzu, nereden geldiğimizi, ne olduğumuzu herkesin bilmesi lazım” ifadelerini kullandı.

Asimilasyona karşı 

Festivalde ürettiği kolye ve bileklikleri satışa sunan Zeynep Kuloğlu da festivalin amacının kültürlerinin kaybolmaması olduğunu söyledi. Kürt böreğinin, “Küt böreği” olarak asimile edilmeye çalışıldığını belirten Kuloğlu, “Bu ülkede emeğe saygı yok. O yüzden biz kendi kültürümüze, haklarımıza, kimliğimize sahip çıkmak istiyoruz” dedi. KAYY-DER’in Kürt böreği ismi için patent aldığını açıklayan Kuloğlu, asimilasyona karşı her yıl düzenli olarak Kürt böreği festivali yaptıklarını ve katılım gösterdiğini ifade etti. Kültür, gelenek ve göreneklerinin devam ettireceklerini kaydeden Kuloğlu, “Bizim geleceğe taşımak istediğimiz bir geleneğimizdir var. Tabi ki sadece Kürt böreğiyle ilgili bir şey değil bu durum. Bu durum bizim anadilimiz, kendi kültürümüz, kadınlara olan saygımız bunların tamamı bizim için çok önemli şeylerdir” diye konuştu.

Bu tür festivallerin önemli olduğunun altını çizen Kuloğlu, “Biz varız, var olacağız ve buradayız. Anadilimiz kendi kimliğimizdir. Kadının özgürlüğü için mücadele çok güzel bir adımdır” diye belirtti.

ÖMER İBRAHİMOĞLU-MA/İSTANBUL

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.