Sur'da Devran: Mizah, aşk ve siyaset

Kültür/Sanat Haberleri —

"Sur'da Devran" filminden

  • Özgür Basın'ın bir ferdi olarak Sur'da Devran filminde beni en çok etkileyen sahnelerin bir gazete dağıtımcısı olan küçük Bozo'nun Sur'un dar sokaklarında polisle kovalamacaları, gazeteyi kutsal bir şey taşıyormuş gibi onu dağıtma inadı etkiledi. İçimin burkulduğu anlar bu anlar oldu.

GÜLCAN DERELİ

Daha gösterime girmeden bir takım tartışmalara konu olan Sur'da Devran filminin galası İstanbul Nişantaşı City's AVM'de önceki gün akşam yapıldı. Saat 20:00'da önce kokteyl verildi, ardından film 3 ayrı salonda gösterildi. Kokteyl alanı deyim yerindeyse iğne atsan yere düşmeyecek şekilde kalabalıktı. Galaya çok sayıda aydın, yazar, gazeteci, tiyatrocu, sanatçı yoğun ilgi gösterdi. Böyle geceler bazen uzun yıllardır görmediğiniz tanıdıklarınızla karşılaşma şansı verir. Öyle oluyor, uzun zamandır birbirlerini görmeyenlerin sıkça sarılmalarına şahit olduk. Saat 21:00'da tüm davetliler film için ayrılan 3 ayrı salonda yerini aldı. Film başlamadan hemen önce tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş'ın galaya gönderdiği mesaj okundu.

 

 

90'lı yılların sonu

Haşim Aydemir yönetmenliğinde yapılan filmde Yüksel Ünal, Ruken Önen, Savaş Damla, Mustafa Yalçin, Mesut Erenci, Ömer Efe Zeren, Ahmet Baran Bozboga ve Sırrı Süreya Önder rol alıyor. Film tutuklu Kürt edebiyatçı Murat Türk'ün bir öyküsünden uyarlama. 90'lı yılların sonunda Amed'in Sur ilçesinde yaşayan üç arkadaş olan Titi, Dodo ve Şaşo'nun beyaz bir güvercinin peşinden yola koyulma hikayelerini konu alıyor. Mizahın, yoksulluğun, aşkın, siyasetin ve gözaltında yaşanan işkencelerin iç içe geçtiği film, bizi Sur'un arka sokaklarında gezdiriyor.

 

 

Bozo'nun performansı etkiliyor

Bir gazeteci, Özgür Basın'ın bir ferdi olarak beni en çok etkileyen sahnelerin bir gazete dağıtımcısı olan küçük Bozo'nun Sur'un dar sokaklarında polisle olan kovalamacaları, gazeteyi kutsal bir şey taşıyormuş gibi onu dağıtma inadı ve gördüğü işkenceler etkiledi. İçimin en çok burkulduğu anlar bu anlar oldu. Özgür Gündem ve geleneğindeki gazeteleri dağıtan Bozo her seferinde bir komşunun, Sur'un dayanışma ruhunun yardımıyla polisten kurtulmayı başarıyor. Sonunda Bozo yakalanıyor, gözaltında işkence görüyor. Bozo, gözaltında bir yandan acıyla kıvranıyor, bir yandan gülümsetiyor, bir yandan da "Berxwedan Jiyane" diyor.

 

 

Mücadeleye davet

Film elbette Bozo üzerine değil, üç Surlu gencin güvercin sevdasını ve yoksulluğunu konu ediniyor. Titi'nin bir kadına aşık olması ve kadının siyasal mücadelede yer alması filmi siyasi göndermelerin olduğu, Musa Anter, Mehmed Uzun kitaplarının girdiği başka hikayelere kapı aralıyor. Bu hikayeler bizi ucu açık sorulara götürüyor. Acaba Titi aşık olduğu kadının verdiği mücadeleyi ne kadar kavradı, bu sevda onu ne kadar dönüştürdü?

Filme eşlik eden mizahın salonu topluca güldürdüğü sahneler oldu. Onlardan biri Titi'nin aşık olduğu kadınla buluşmaya sıkı dostları Şaşo ve Dodo'yu götürdüğü sahne. Aslında Titi hiç kitap okumayan biri ama kadını etkilemek için hep okuduğunu söyler. Kadınla buluşmadan hemen önce Şaşo ve Dodo'nun eline tutuşturduğu kitapları okumalarını istemesi ve o anki diyaloglar salondan kahkahaların yükseldiği anlardan biri oluyor.    

Bozo ile kısa sohbet

Filmin sona ermesinin ardından tüm izleyiciler alkışlıyor. Salonda ayrılmak üzereyken Bozo'yu yani Ömer Efe Zeren'i görüyorum. Heyecanıma hakim olamıyorum, Bozo ile göz göze geliyoruz. Senin uğruna işkence gördüğün o gazetelerde çalışıyorum diyorum. Hemen arkasında filmde polis rolünü oynayan oyuncu takılıyor bana, kahkahalar atılıyor. Önce yanında bulunan babaannesi ve amcasıyla selamlaşıyorum. Ardından hemen onunla sohbete koyuluyorum. O da heyecanlı, ilk tecrübesinden alnının akı ile çıkmanın mutluluğunu yaşıyor. İlk oyunculuk deneyimi olduğunu söyleyen Ömer Efe Zeren, "Duygularım çok karışık. Elimden geleni yapmaya çalıştım. İnsanlardan benim sahnem ile ilgili olumlu şeyler duymak beni mutlu etti. İnsan böyle şeyler duyunca kendisi ile gurur duyuyor. Diyarbakır halkı için de bir şeyler yapmış olmak beni ayrıca mutlu ediyor. Film mesajları olan bir film olmasının yanı sıra aşk ve komediyi de barındırıyor. İzlenmeye değer bir film bence, herkes izlemeli" diyor.

 

 

Bozo'ya övgü

Yeğenine oyuncu koçluğu yapan Mustafa Zeren de Amed'de uzun yıllardır tiyatro yapıyor. Yeğeni Ömer'in başarılı bir çocuk olduğunu söyleyen amca Zeren, şöyle devam ediyor: "Hazırlık aşamasında ilk günden bugününe kadar da beraberdik. O anki heyecanını paylaşıyoruz. Az önce dev ekranda beyazperdede görmek gerçekten mutluluk verici, heyecan vericiydi. İlk deneyimiydi. İlk deneyimi olmasına rağmen, daha önce kamera önüne çıkmamasına rağmen çok güzel bir performans sergiledi. Ben yılların oyuncusuyum. Ben de Diyarbakır’da tiyatro oyunculuğu yapıyorum. Bayağı iyi gördüm. Ben de diğer seyirciler gibi ilk defa izliyorum. Başarılıydı, devamını diliyorum."

Başta da belirttiğim gibi film daha gösterime girmeden bir takım tartışmalara konu oldu. Oysa filmi izleyince yaşanan tartışmalarla hiçbir ilgisi olmadığını kolaylıkla anlıyor insan. Film Sur'u ve yıkımın çok öncesi bir hikayeyi konu edinirken, bir yandan da aslında neleri kaybettiğimizi bize hatırlatıyor. Film 13 Ekim'de gösterime girdi. İyi seyirler...

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2023 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.