Susturmak için sürgün ettiler

Kadın Haberleri —

Emine Olcay - Belkıs Kahraman - Gülay Sezer

Emine Olcay - Belkıs Kahraman - Gülay Sezer

  • Aydın’ın Didim ilçesinde yaptıları sendikal örgütleme çalışmaları sonucunda Eğitim Sen’i yeniden sendikal yetkiye kavuşturan, bölgede kadın mücadelesi ile emek mücadelesini buluştan Belkıs Kahraman, Emine Olcay ve Gülay Sezer sürgün rağmen mücadele etmeyi sürdürüyor.

TOLGA GÜNEY / MA-AYDIN

Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) 2016 yılında yönetim kadrosu başta olmak üzere birçok üyesi ihraç edilen Aydın’ın  Didim ilçesi Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Şubesi önce temsilcilik, sonra da sendikal yetkisini kaybetti. 2020 yılında 3 kadının işe al atmasıyla birlikte üye sayısını arttırdı ve sendikal yetki yeniden kazanıldı. İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı (İLKSAN) Didim delegeliğini de kazanan kadınlar, ayrıca ilçede ve Türkiye’de yaşanan kadın sorunlarını da gündemine aldı.

Çabamız insan onuruna yakışır bir yaşam için

Elde ettikleri bu başarıların karşılığı ise idari soruşturmalar ve sürgün oldu. Katıldıkları basın açıklamaları ya da sendikal etkinliklerden dolayı haklarında defalarca soruşturma açılan kadınlar, son olarak Nisan ayında Söke ve Germencik ilçelerine sürgün edildi. Sürgüne karşı yürütmeyi durdurma davası açan kadınlar, mücadeleden vazgeçmeyeceklerini belirtti.

Kadınlardan Eğitim Sen Didim Baş Temsilcisi Belkıs Kahraman, mücadelenin içeride örülen sağlam alt yapıyla ilerlediklerini söyledi. Kahraman, “Emek mücadelesi, kadın mücadelesiyle bir araya gelince ortaya müthiş bir sentez çıktı. Bu herkes tarafından hissedildi ve sahiplenildik. Çabamız eğitim ve bilim emekçilerinin tamamının insan onuruna yakışır bir şekilde yaşaması. Kadınların bir arada olması avantaj sağladı. Birbirimizle daha iyi anlaşabiliyoruz. Gittiğimiz hiçbir kapıda geri çevrilmedik” dedi.

AKP’nin isteğiyle idari soruşturma açıldı

Kadın düşmanı bir partiyle karşı karşıya olunduğunu dile getiren  Kahraman, “Bundan ötürü sıkıntılar yaşıyoruz. Elde ettiğimiz başarılardan kaynaklı ciddi rahatsızlıklar var. 3 kadının başarmış olması bu rahatsızlığı arttırıyor. Özellikle son dönemlerde üzerimizde ciddi baskılar oluştu. AKP’nin özel isteğiyle hakkımızda idari soruşturmalar açıldı. Yaptığımız imza kampanyaları kaymakamlık ve polis tarafından engellenmek istendi. Son olarak da susturmak için sürgün ettiler. Yeni bir şekillenmeye giderken demokrat, özgür kadınların varlığı onlar için rahatsız edici” diye belirtti.

Kadın değişirse dünya değişebilir

“Eğitimci kadınlar olarak kadınların hayattaki rolünü iyi biliyoruz” diyen Kahraman şunları kaydetti: “Bir kadın ne kadar donanımlı ve kültürlüyse toplumun yetişmesine o kadar katkısı oluyor. Toplumu değiştirmek için öncelikle kadın mücadelesi üzerinden yürümemiz gerektiğinin farkındayız. Çünkü kadın değişirse dünyayı değiştirebilir. Bu bilinçle yolumuza devam edeceğiz. Her ne kadar sürgünde olsak da öğretmenlerin yaşadığı sıkıntılara karşı duracağız. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun geri çekilmesi için mücadele edeceğiz. Öğretmenler odasındaki dayanışmayı hiçbir şeyin bölmesine izin vermeyeceğiz.”

Gelecekten ümitliyim

Mali ve Örgütlenme Sekreter Emine Olcay ise, kadınların sorumluluk almaktan kaçmadığını dile getirerek, “Burada emek eksenli sınıf sendikacılığını hayata geçiriyoruz” dedi.

Kendi ve çevrelerinde yaşanan sıkıntıları ortaklaştırdıklarını dile getiren Olcay, kadınlar hangi yaşta olursa olsun yenilenmeye ve değişmeye çok daha açık olduğunu ifade etti. Eğitim emekçilerini bir çatı altında birleştirmeyi hedeflediklerini dile getiren Olcay şöyle konuştu: “Türkiye genelinde bunu başarmak belki zaman alır ama Didim’de bunu gerçekleştirmek istiyoruz. Zor bir hedef değil. Hem şube olmak hem de tek sendika olabilmek için cinsiyetçi eğitimden, yaşamdaki her alana kadar mücadele edeceğiz. Bu noktada gelecekten ümitliyim. Kadın mücadelesi yaşatır.”

3 kadının Voltran oluşturduğu bir takımız

Temsilciliğin Kadın Sekreteri Gülay Sezer ise, alanda en çok kadın öğretmenlerin sorun yaşadığını ifade etti. Müdürler tarafından yoğun bir mobbing yaşandığını dile getiren Sezer şöyle dedi: “Okuldaki müdürlerin neredeyse hepsi erkek. Özellikle giyimle ilgili birçok sorun yaşıyoruz. Müdürler, kadın öğretmenlerin giydiği eteklere bile karışıyor. Okulda bir velinin şikâyeti nedeniyle bir öğretmen sorun yaşadı. Güya mini giydiği için öğrencileri tahrik ediyormuş. O öğretmenle dayanışma içerisinde olduk. Daha sonrada şikayetçi olan velide özür diledi.”  

Örgütlü kadın mücadelesinin sonuçlarına da değinen Sezer, “3 kadının voltran oluşturduğu bir takımız” dedi. 

Onurumuzu zedeliyorlar

Mesleki olarak da ciddi sıkıntılarla karşılaştıklarını dile getiren  Sezer, Öğretmenlik Meslek Kanunu sınavına kesinlikle karşı olduklarını belirterek şunları söyledi: “Bunu sadece bir sınav olarak görmemek gerekiyor. Mesleğe senelerini veren öğretmenler bile uzmanlık sınavına tabi tutulacak. Yeterince sınava maruz kaldık. Şimdi de bin lira için bizi sınava sokuyorlar. Onurumuzu zedeliyorlar. Bu bağlamda da çalışacağız ve mücadelemizi yürüteceğiz.” 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.