Susuzlukta 17’nci gün

Toplum/Yaşam Haberleri —

BATMAN SU KESINTISI

BATMAN SU KESINTISI

  • 65 yaşındaki Hesina Sevim, su bidonlarıyla çıktığı yolda, araç bekliyor. Kesintiye isyan eden Sevim: “Başka köye gidip, elbiselerimi yıkıyorum, banyo yapıyorum. Bu yaşıma geldim, böyle bir şey görmedim.”  

ÖZGÜR PAKSOY - BİLAL GÜLDEM

MA/BATMAN

 

Batman Barajı'nın kıyısında olan köylere su sağlayan dinamoların elektriğinin kesilmesi nedeniyle binlerce canlı susuz kaldı. “Köyü satsak borcu ödeyemeyiz” diyen köylüler, hayvanların öldüğü kanaldan su ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kaldı.

 

Dicle Elektrik Perakende Satış A.Ş. (DİCLE EPSAŞ), Batman’ın Kozluk ilçesinin Zîlan (Yeniçağlar) köyü ve Bacaxê (Bacak) mezrası ile Selîvê (Karpuzlu), Kanîkê (Samanyolu), Malê Gir (Dövecik), Hiskut (Parmakkapı), Holê (Taşlıdere) ve Xoxê (Eskice) köylerine su sağlayan dinamoların enerjilerini kesti. “Ödenmeyen borç" gerekçesiyle 23 Haziran’da yapılan kesinti sonrası 8 köyde binlerce insan, hayvan ve tarımsal alanlar susuz kaldı. 

 

Her köyün suyunu sağlayan dinamoların elektrik harcamalarının bedeli, Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin özelleştirildiği 2013 yılına kadar İl Özel İdaresi tarafından karşılanıyordu. Özelleştirmenin ardından borçlar artık ödenmezken, DİCLE EPSAŞ köylerde kesintilere başladı. Zaman zaman yapılan görüşmeler sonucunda tekrar dinamolara enerji verildi. Kimi zaman da köylüler tehlikeyi göze alarak, enerjiyi kendileri açtı. 

 

Penceresinden kesintiye isyan eden Zarife Yumurtacı: “Bir yudum suya hasret kaldık. Bulaşıklarımızı duruladığımız suyu, tuvalet ihtiyaçları için kullanmak zorunda kalıyoruz. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Su yoksa hayat da yok.

7 milyon TL borç 

DİCLE EPSAŞ, bu kez köy muhtarlarına gönderdiği yazıyla, borçların ödenmesi için 18 Haziran’a kadar süre tanıdı. Borçların ödenmemesi üzerine köylere su sağlayan dinamoların enerjileri kesildi. Gönderilen yazılarda, 2 bin 500 nüfuslu Zîlan köyüne 2 milyon 396 bin, 200 nüfuslu Bacax mezrasına 514 bin, 500 nüfuslu Hiskut köyüne 709 bin, 250 nüfuslu Malê Gir köyüne 205 bin, bin 500 nüfuslu Selîvê köyüne 4 milyon 546 bin, bin 500 nüfuslu Kanîkê köyüne 1 milyon 753 bin ve Xoxê köyüne 412 bin 469 TL borç yazıldı. Çıkarılan borçların büyük bir bölümü ise faizden oluşuyor. 

 

Eşeklerle su taşıyorlar 

Borçların ödenmemesi üzerine DİCLE EPSAŞ, 23 Haziran’da gece yarısı dinamoların enerjilerini keserek, elektrik direklerine kamera yerleştirdi. Kesintiler nedeniyle 17 gündür susuz bırakılan köylüler, temel ihtiyaçlarını sağlamıyor, bağ ve bahçelerini sulayamıyor. Köylülerin hayvanları da su kesintisinden nasibini alıyor. Günlerdir mağduriyet yaşayan halk, köylerin hemen yanı başında bulunan Batman Barajı’nın aktığı su kanalından traktörler, araçlar ve eşeklerle su ihtiyaçlarını karşılıyor. İmkan bulamayan birçok köylü de ya saatlerce bidonlarıyla yollarda araç bekliyor ya da 40 dereceyi bulan sıcaklıkta yürüyerek gittikleri kanaldan doldurdukları bidonları omuzlarında taşıyor. 

 

Köyü satsak borcu ödeyemeyiz

Baraj kanalından taşınan su, ishal ve kusma vakaları başta olmak üzere hastalıklarda artışa neden oldu. Zilan köyünden edinilen bilgilere göre, geçtiğimiz günlerde iki hayvan su kanalına düştü, bir inek de kanalın sifonunda takılı kalması nedeniyle çıkarılamadı. 

Kesintilerin yaşandığı köylerde görüştüğümüz halk, kesintiden kaynaklı yaşamın durma noktasına geldiğine işaret ederek, sorunun çözülmesini istedi. “Köyü satsak borcu ödeyemeyiz” diyen köylüler, borçların sıfırlanarak, su sayaçlarının takılması çağrısı yaptı. 

 

Batman-Kozluk yol ayrımında su bidonlarını dolduran Türkan Özerdem: “Günde 3-4 kez suya geliyoruz. 15 gündür bu haldeyiz. İnsanı susuzluktan öldürmek vahşet değil de nedir?

Kolera baş gösterdi

Traktörle su taşıyan köylülerden Mehmet Tahir Yumurtacı, halk sağlığının tehdit altında olduğunu söyledi. “Koronavirüs sürecinde devletin hijyen için yardım etmesi gerekirken, sularımızı kesiyor” diyen Yumurtacı, “Daha önce yapılan kesintilerde de benzer sorunlar yaşadık. Kolera hastalığı baş gösterdi. Şimdi de kanal suyuyla ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz. Yine hastalık riskleriyle karşı karşıyayız” dedi. 

DEDAŞ’ın özelleştirilmesinin ardından zaman zaman kesintilerin yapıldığını belirten Yumurtacı, “Yıllardır aynı sorunu yaşıyoruz. Baraj yapımı için arazilerimizi zorla aldılar. Arazilerimiz zorla istimlak edildi. Barajın çevresindeki köylere ücretsiz elektrik verileceği sözleri verildi. Ama hile oldu. Suyun kıyısında susuz kaldık. Baraj bizden bir kilometre uzak ama 17 gündür susuzuz” diyerek tepki gösterdi. 

 

Bir yudum suya hasret kaldık

Penceresinden kesintiye isyan eden Zarife Yumurtacı, “Bir yudum suya hasret kaldık. Bulaşıklarımızı duruladığımız suyu, tuvalet ihtiyaçları için kullanmak zorunda kalıyoruz. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Su yoksa hayat da yok. Hastalıklara neden olmasına rağmen her suyu içmek zorundayız” ifadelerini kullandı. 

Kapısını çaldığımız evden isyan ederek çıkan Şemsettin Güldem, “Devlet bizi yok sayıyor. Köle yerine koyuyor. Su taşıyoruz. İmkanları olmayanlar ne yapacak? Susuzluktan ölecek. Kanala her türlü çöp atılıyor. Getirdiğimiz su da hastalıklara neden oluyor. Bu OHAL’i kaldırsınlar” diye konuştu. 

 

Erdoğan’ın şirketi

Sorunun çözümü için muhatap bulamadıklarını dile getiren Güldem, “Şirket Erdoğan’ın şirketi. Bize de bunu yapıyorlar. Bu insanları yok mu edecekler? Kürtleri kırımdan geçirmek istiyorlar. İran’a ve başka ülkelere ücretsiz elektrik veriyor, bize parayla satıyor. Bizim toprağımıza el koyuyorlar, bize vermiyorlar. Susuzluktan öldük. Bağım, bahçem kurudu. Günlerdir banyo yapamadık. Kül ile banyo yapacağız” şeklinde konuştu. 

 

Bizi göçertmek istiyorlar

Ailesiyle birlikte köy dışından su taşımaya giden Abdullah Özerdem, tepkisini, aracının bagajına doldurduğu bidonları yola saçarak gösterdi. 15 nüfuslu bir aile olduklarını, aynı zamanda hayvanlarının da olduğunu aktaran Özerdem, “Artık yeter” dedi. Özerdem, devamında şunları söyledi: “Su sayaçları takılsın, elektrik faturalarını ödediğimiz gibi, su faturalarını da öderiz. Bu kadar parayı nasıl ödesin insanlar. Bir evimiz var, gelip onu da alsınlar. Bizi göçertmek istiyorlar.” 

Yaşadıkları sorunlar karşısında siyasi partilerin sessizliğini eleştiren Özerdem, şöyle konuştu: “Seçim zamanında gelmesinler. Şimdi gelip görsünler. Bu zulümdür, vahşettir. Yazın ortasında, koronavirüs tehdidi sürüyorken, bu yapılmaz. Maske mesafe diyorlar, bu sağlık mı? Kanaldan su taşıyoruz. Biri kanala düşüp boğulursa, hesabını kim verecek? Daha geçen gün bir inek suya kapılıp öldü.” 

 

Günde 3-4 kez suya geliyoruz

Geldikleri Üçyol olarak bilinen Batman-Kozluk yol ayrımında su bidonlarını dolduran Türkan Özerdem ise, “Günde 3-4 kez suya geliyoruz. 15 gündür bu haldeyiz. İnsanı susuzluktan öldürmek vahşet değil de nedir? Dünya ne halde olduğumuzu görsün. Bu zulmü kabul etmeyin. İktidar istifa etsin” dedi.  

 

Perişan haldeyiz

Karantinada olan Yücel ailesi de hem susuzlukla hem de koronavirüse karşı mücadele ediyor. Köylülerin yardımıyla su ihtiyaçlarını karşılayabilen Yücel ailesi, evlerinin balkonundan isyan etti. Anne Emine Yücel, “Karantinadayız, perişan haldeyiz. Susuzluktan namaz bile kılamıyorken, şimdi koronavirüse yakalandık. Suyumuzu açsınlar” diye seslendi. 

Kanaldan taşıdıkları su nedeniyle ikinci kez çocukları hastalanan Benisadır Sayar, sorunun çözülmesini istedi. Kanalda her türlü kirliliğin olduğunu belirterek, “Başka çaremiz yok. Mecburen bu suyu içiyoruz. Dünden bu yana çocuklarımı ikinci kez hastaneye götürüyorum” şeklinde konuştu. 

 

Ne yapacağım? 

65 yaşındaki Hesina Sevim, su bidonlarıyla çıktığı yolda, araç bekliyor. Kesintiye isyan eden Sevim, “Başka köye gidip, elbiselerimi yıkıyorum, banyo yapıyorum. Bu yaşıma geldim, böyle bir şey görmedim. Rezil, perişan olduk. Su bidonu taşıyamıyorum. Ne yapacağım?” diye sordu.  

 

Susuzluktan kırıldık

Kapısını çaldığımız Fatma Özcan, içinde bulundukları durumu “susuzluktan kırıldık” sözleriyle özetledi. Kovalarla su taşıdıklarını aktaran Özcan, “Ne banyo yapabiliyoruz ne elbiselerimizi yıkayabiliyoruz. Ev kokmaya başladı. Susuz ne yapılabilir? Kovalarla taşıdığımız suyu ancak içebiliyoruz. Baraj suyuyla da hastalanıyoruz. Yeter artık” diye isyan etti. 

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.