Telaşla saldırmaları da nafile

•  Devletin tüm kurumlarını, yargıyı, kolluğu, valilikleri seçim çalışmalarına katan, kamu binalarını seçim büroları gibi kullanan, halkın bütçesini, depremzedeler için toplanan paraları seçim bütçesi haline getiren AKP-MHP iktidarı, gidişinin arifesinde baskı ve zulmünü arttırdı. 
•  Seçim çalışanları, avukat, sanatçı ve gazetecilere yönelik siyasi soykırım operasyonlarda son bir ayda 295 kişi gözaltına alındı, 61 kişi tutuklandı. Seçim araçlarına/bürolarına saldırı, tehditler, kolluk tacizi, seçim çalışmalarının valilik/kaymakamlarca yasaklanması devam ediyor.
•  HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Özdoğan, bu oyunun, 14 Mayıs’ta bozulacağını; an itibarıyla sayısı 4 bini geçen gönüllü avukat, binlerce müşahit ile seçim sandıklarının başında olacaklarını vurgulayarak, "Bizler, bu faşist blokun gideceği güne hazırız" dedi. 

Erken seçim kararının 10 Mart'ta Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından yapılan siyasi soykırım operasyonlarında en az 364 kişi gözaltına alındı ve aralarında 7 gazetecinin de olduğu 116 kişi tutuklandı. HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Özdoğan, "Tek bir oyumuzun dahi yaratılmaya çalışılan karanlığın içinde kaybolmasına izin vermeyeceğiz" diye konuştu. 

Türkiye ve Kuzey Kurdistan halklarının 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlere yönelik değişim beklentisi büyürken, siyasi partiler tüm hızla çalışmalarını sürdürüyor. Muhalefet liderleri kent kent gezerek özgürlük, demokrasi ve adalet vaat ederken, AKP iktidarı ise seçimlere 'darbe' benzetmesi yaparak ya da yaşam tarzlarına yönelik ayrımcı söylemlerle seçime hazırlanıyor. Bir yandan da özellikle Yeşil Sol Parti ve HDP ile bileşenleri üzerindeki baskıyı arttıran iktidar, seçim çalışmalarını gözaltı ve tutuklamalarla yürütüyor. Erken seçim kararının 10 Mart'ta Resmi Gazetede yayınlanmasıyla düğmeye basan iktidar, elindeki yargı ve kolluk gücünü muhaliflerin üzerine yönlendirdi. Aradan geçen yaklaşık iki ayda Yeşil Sol Parti Milletvekili adayları, HDP MYK üyeleri, HDP il ve ilçe yöneticileri, sosyalist parti ve gençlik örgütlerinin yönetici ve üyeleri, gazeteci ve avukatların da aralarında bulunduğu en az 364 kişi gözaltına alındı, 116 kişi de tutuklandı. Bunların yanı sıra Newroz mitinglerine katılma ya da sosyal medya paylaşımlarından kaynaklı gözaltına alınan onlarca yurttaş, Emniyet ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.  

Kendisi dışındakiler 'terörist'

HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Özdoğan, Amed, Ankara ve İstanbul merkezli siyasi soykırım operasyonlarına dair HDP Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. İktidarın kendisi dışındaki herkese “terörist” dediğine dikkati çeken Özdoğan, "Partimiz ve tüm muhaliflere yönelik, AKP yargısı ve kolluk eliyle yürütülen operasyonlar seçim sürecine girmemizle beraber artarak devam etmektedir" dedi. 

Bir aylık bilançoyu paylaştı

Özdoğan, son bir ayda yaşanan gözaltılara dair şu bilgileri paylaştı: "4 Mart’ta Urfa'da HDP İl Eşbaşkanının da aralarında olduğu 12 partili gözaltına alındı. Aynı gün İstanbul'da HDP Gençlik Meclisi üyelerinin de yer aldığı 16 kişi gözaltına alındı. 25 Nisan’da Amed'de iki HDP MYK üyesi, seçim güvenliği için çalışacak 25 avukat, seçim çalışması yapan partili ve sandık görevlilerinin olduğu 143 kişi gözaltına alındı. Hala hakkında arama kararı 73 kişi vardır. Bu gözaltılarda 5’i avukat, dördü gazeteci olmak üzere 48 kişi tutuklandı. Bu siyasi soykırım operasyonuna karşı basın açıklaması yapmak isteyen onlarca insan gözaltı işlemine maruz kaldı. Avukatların gözaltındaki meslektaşlarıyla görüşmesine dahi 24 saat süreyle yasak getirildi. Yargı ve kolluk dört günlük gözaltı süresini keyfi olarak her gözaltı işleminde devam etmektedir.

Yeşil Sol Parti Kocaeli adayı, 26 Nisan’da tutuklandı. 27 Nisan’da Muş’ta yapılan seçim mitingi sonrası çok sayıda kişi gözaltına alındı. 29 Nisan’da Ankara’da, aralarında iki gazetecinin, parti üyelerinin de bulunduğu 19 kişi gözaltına alındı. 3 Mayıs 2023 Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde bu gazetecilerden ikisi dahil 5 kişi tutuklandı. Yine 29 Nisan’da Ankara’da seçim konvoyumuza çevik kuvvetle müdahale edilerek parti hukukçumuzun da bulunduğu üç kişi darp edildi. 30 Nisan’da Gebze İlçe Eşbaşkanı ve dört parti çalışanı gözaltına alınıp tutuklandı. Eskişehir ve İstanbul’da bileşen partimiz ESP’nin Eşbaşkanı Şahin Tümüklü, Yeşiller ve Sol Parti milletvekili adayları, ESP üyeleri ve muhalif gazetecilerin olduğu 23 kişi gözaltına alındı.  Sayın Şahin Tümüklü, Yeşil Sol Parti vekil adayı ve bir gazetecinin de bulunduğu 6 kişi tutuklandı. 

Yargılanmalarını sağlayacağız

Kocaeli'de 1 Mayıs’ta seçim çalışmaları sırasında milletvekili adaylarımız Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Arzu Eylem Kayaoğlu, kolluk gözetiminde fiziki ve sözsel şiddete uğradı. 2 Mayıs’ta Halkların Demokratik Kongresi (HDK), HDP, Yeşil Sol Parti Gençlik Meclisi üyeleri ile yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 32 kişi gözaltına alındı. Haksız ve hukuksuzca gözaltınza alınan Onur İlbars’ın babası Abdulcebbar İlbars oğlunu görmek için Emniyet'e gitti, ancak görüştürülmemesi üzerine evine döndükten kısa süre sonra kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Rahmet diliyoruz. Yakınlarına başsağlığı dileklerimizi tekrar iletiyoruz. Bu ölümden sorumlu olanların yargılanması için elimizden geleni yapacağımızı bildirmek isteriz. 

Adayın kolu kırıldı

Edirne’deki seçim standına 2 Mayıs’ta gerçekleştirilen saldırı sonucu içinde milletvekili adayı Serdal Zımba’nın da olduğu iki partilinin kolu kırıldı, toplam üç partili yaralandı. Seçim araçlarına, seçim bürolarına saldırı, sosyal medya üzerinden tehditler, kolluk tacizi, seçim çalışmalarının valilik ve kaymakamların hukuk dışı engelleme kararlarıyla yasaklanması uygulamaları her yerde devam etmektedir."

Son bir ayda 295 gözaltı

Partililere yönelik operasyonlarda son bir ayda 295 gözaltının yaşandığını ve 61 kişinin tutuklandığını ifade eden Özdoğan, “Bu sayının daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Devletin tüm kurumlarını, yargıyı, kolluğu, valilikleri seçim çalışmalarına katan, kamu binalarını seçim büroları gibi kullanan, halkımızın bütçesini, depremzedeler için toplanan paraları seçim bütçesi haline getiren bu iktidar gidişinin arifesinde baskı ve zulmünü artırmıştır. Bunun nedeni vardır elbette. Seçimlere ilişkin anket sonuçları. Telaşları artmıştır” diye konuştu.

Seçimin güvenliği için

Özdoğan, iktidar mensuplarının beyanlarını da sıraladı: "26 Nisan’da AKP Genel Başkanı Vekili Binali Yıldırım, ‘Bu seçim, işgalcilere karşı istiklal mücadelesi seçimidir’ dedi. 29 Nisan’da 100 binlerce silahlı personelin polis, jandarma ve silahlı bekçinin amiri konumunda olan ve hala İçişleri Bakanlığına devam eden Süleyman Soylu, 14 Mayıs Genel Seçimleri’ni 'darbe girişimi' olarak niteledi. Seçimin güvenliği için öncelikle Süleyman Soylu'nun İçişleri Bakanlığı görevine son verilmelidir. AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Mayıs günü Ankara’da yaptığı konuşmada, 'Benim milletim Kandil'den aldığı destekle cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez' dedi. Devamında 2 Mayıs'ta Erdoğan'ın Başdanışmanı, bu ülkedeki anayasasızlaştırma girişimlerinde önemli de bir rolü olan Mehmet Uçum, '2023 seçimlerinde iktidar değişikliği Türkiye'nin tam bağımsızlığına darbe olur' dedi."

Bu açıklamaların basına yeniden yeniden servis ve tekrar edildiğini kaydeden Özdoğan, "Yukarıda bahsettiğimiz siyasi soykırım niteliğindeki tutuklamaların, bu açıklamalardan sonra arttığına dikkatinizi çekmek isteriz" dedi.

Anayasa ihlali suçlarıdır

Tüm seçim alanlarındaki yoğun provokasyon girişimlerine dikkat çeken Özdoğan, şöyle konuştu: "Seçimlere yönelik işlenen suçlar, açıkça anayasayı ihlal niteliğindeki suçlardır. Bunlar basit suçlar değildir. Partimiz ile Emek ve Özgürlük ittifakı, iktidarın yönetimindeki bu provokasyonları karşı sağduyuludur. İktidarın seçim alanlarını, şiddet alanlarına çevirmesine izin vermeyeceğiz, izin verilmeyecektir. Bu ülke, 7 Haziran seçimleri sonrası yaratılan şiddet ve katliamları unutmadı. Yapabileceklerini yeniden hatırlatan iktidara, bu halkın sağduyusu ve adalete, barışa olan inancı, özlemiyle bu seçimlerde cevap verilecektir. AKP-MHP iktidarı, ayrımcılık ve ırkçılık politikalarını iktidarlarının can suyu yapmışlardır. Bu ülkenin demokratik değerlerinin hepsine düşman olmuştur."

Bu oyun 14 Mayıs’ta bozulacak

Bu oyunun, 14 Mayıs’ta bozulacağını; an itibarıyla sayısı 4 bini geçen gönüllü avukat, binlerce müşahit ile seçim sandıklarının başında olacaklarını vurgulayan Özdoğan, şunları dile getirdi: "Tüm çalışma ekiplerimiz ile Bizler bu seçime hazırız. Bizler, bu faşist blokun gideceği güne hazırız. Tek bir oyumuzun dahi yaratılmaya çalışılan karanlığın içinde kaybolmasına izin vermeyeceğiz. Yarattıkları kayyum düzeni, hırsızlık ve yağma düzenidir. Bu ülkenin üzerine çökmüş en büyük karanlıktır ve gideceklerdir. Partimiz tüm bileşenleri ve ittifaklarıyla 14 Mayıs seçimlerine hazırdır. Halkımıza şunu söylemek isteriz; tüm oylarınız korunacaktır, herkesin her bireyin, sadece partimizin ve seçmenimizin değil herkesin oyları korunacaktır. Bu ülke halklarının her bireyinin seçme ve seçilme hakkı korunacaktır. Bu konuda partimiz ve bileşenlerimizle birlikte en geniş kapsamlı çalışmayı yürütüyoruz. Barışa ve demokrasiye olan özlemimizin 14 Mayıs’tan sonra kısmen giderileceği bir sürece birlikte tanıklık etmeyi umuyoruz. Herkesi tüm kamuoyunu, tüm muhalifleri, tüm demokrasi bileşenlerini Yeşil Sol Parti’ye ve Emek ve Özgürlük İttifakı'na yönelik bu saldırılara, bu provokasyon girişimlerine karşı uyanık olmaya, birlikte hareket etmeye ve bu seçim sürecinde bir demokrasi ittifakı gibi çalışmaya davet ediyoruz.”  ANKARA