Türk ordusuyla savaşırken sırtımızdan hançerlemeyin!

  • Halk Savunma Merkezi Karargah komutanlarından Amed Malazgirt, Kürtler arası bir çatışmadan kaçındıklarını belirterek, ”Mevzilerimizi, saldırılar Bakur tarafından gelecek şekilde yaptık. Yani bir tarafta sırtımız Başûr halkında, pêşmergeleri de zaten dost olarak görüyoruz. İnanıyoruz ki; işgalcilere karşı verdiğimiz savaşta sırtımızdan hançerlenmeyiz” dedi.

 

Halk Savunma Merkezi Karargah komutanlarından Amed Malazgirt, bedeli ne olursa olsun Türk devletinin işgal alanlarını genişletmesine, işgal ettiği alanlarda rahat hareket etmesine izin vermeyeceklerini söyledi.

Amed Malazgirt, Stêrk TV’de yayınlanan özel programda Türk devletinin saldırılarını ve gerillanın direnişiyle ilgili soruları yanıtladı. Söyleşinin bazı bölümleri şöyle:

Planladığı hızlı işgali yapamadı

Türk ordusu 19 Nisan’da bütün bölgeye hava saldırısı başlattı. Hava saldırısının ardından bazı alanlara indirme yaptı. 23 Nisan’ı 24 Nisan’a bağlayan gece ise Avaşîn, Metîna ve Zap’a kapsamlı saldırıya geçti. Hızlı bir şekilde alanı genişletip savaş tünellerine girmeye çalıştılar, ancak büyük bir direnişle karşılaştılar.

Türk devleti bütün teknik imkanlarını bu operasyonda kullanıyor. Gerilla direnişinin devam ettiği alanları 24 saat boyunca uçaklarla bombalıyor. Yine tank, top ve obüslerle bölgeye yoğun bir saldırıda bulunuyor. Bir yerde 100 asker, üç gerillaya saldırdıktan sonra kenara çekiliyor ardından hava saldırısı başlıyor.

Türk devleti bir an önce birkaç alanda daha kendisine bir hat oluşturup operasyonu genişletmek istiyor. Bu noktada bütün imkanlarını seferber etmiş durumda. Mamreşo, Mervanos, Küçük Cilo ve Qela Bêdewê hattında savaş büyümüş durumda. Düşmanın niyeti ön hatları daha çabuk ele geçirmekti ama yaşanan direniş düşmanın hareket etmesini engelledi. Bu yüzden bahsettiğim hatlarda gerilla eylemleri devam ediyor.

Bu savaş daha da uzayacak gibi

Metîna hattında da eylemler devam ediyor. Zendura ve Kêste bölgelerinde savaş sürüyor. Zaten ilerleyemiyorlar. Bölgenin tamamında savaş yaşanıyor ve bu savaş daha da uzayacak gibi görünüyor. Hedefimiz düşmanın ilerleyişini engellemek ve yerleştiği alanlarda güçlü eylemler yapmak. Türk devleti istediği başarıya ulaşamadı, bu yüzden basınında sadece ara sıra bahsediyor yaşanan savaştan. Bu bile tek başına nasıl bir direnişin yaşandığını gösteriyor.

Türk devleti bazı alanlarda tıkandığı için de daha fazla savaş suçu işlemeye başladı. Şehit düşen arkadaşlarımızın cenazelerine işkence yapıyor, bu işkence görüntülerini de internette yayıyor. Bu Türk devletinin ahlaksızlığını gözler önüne seriyor.

Metîna hattında tünel savaşı yaşanıyor

Mamreşo’da iki tarafta tünel savaşı var. Şehit Serdar alanında da tünel savaşları yaşanıyor. Oradaki arkadaşların direnişi sürüyor. Türk devleti savaşta kendisini başarılı göstermek için bu bölgelerde savaş hukukunda yasak olan her şeyi yaptı. Gerillalar küçük gruplar halinde eylem yaparak düşmana ağır darbeler vuruyor. Arazide de benzer eylemler yapılıyor. Savaş bu aşamada devam ediyor. Gerilla güçlerimiz düşmanın tekniğini boşa çıkarmak için yeni yol ve yöntemler geliştiriyor.

Halkın gerillaya sahip çıkması lazım

Türk devleti bu yoğun teknik ile birçok alanı hemen işgal edeceğini hesaplamıştı ama bu direnişi gördükten sonra savaş stratejilerini gözden geçirmeye başladı. Kendilerini başarılı göstermek için yeni arayışlar içerisindeler. Arkadaşlarımızın moral ve motivasyonu yüksek. Türk devletinin işgaline son vermek için büyük bir mücadele de veriyorlar. Kürtler, dört parça Kürdistan’da, Avrupa’da ve yaşadıkları her yerde bu kahraman şehitlere sahip çıkmalıdır. Elbette halkımız şehitlere sahip çıkıyor ama kendisini para için satan, sözde Kürt, Kürdistan davası yürüttüğünü iddia eden ve Türk devletinin yanında yer alan bazı ihanetçiler düşmana cesaret veriyor.

Bir tarafta hesapsız bir şekilde Kürt ve Kürdistan için canını feda edenler, diğer tarafta ise düşmanın yanında yer alanlar var. Bu durum tabi ki insanın canını acıtıyor. Halkımız gerillaya sahip çıktığında, gerillalar bundan güç ve moral alıyor.

Kürdistan’da rahat yaşamayacaklar

Amacımız Türk devletini Zap, Metîna ve Avaşîn alanlarında yenilgiye uğratmak. Bedeli ne olursa olsun yapacağız. Zaten bu bedeli her gün ödüyoruz ama Türk devletinin Kürdistan topraklarında rahat yaşamasına asla müsaade etmeyeceğiz.

KDP’nin bir kanadı Türkiye’nin yanında

Serok Apo bize Kürt güçleri arasında bir savaşı yasaklamıştır. PKK olarak ne olursa olsun, fikir ayrılıkları olabilir, eleştiri olabilir ama Kürtler arası bir çatışmayı onaylamıyoruz. Türk devletinin zorlanmasından dolayı KDP’nin bir kanadı da kendilerini Türklere şirin göstermek için bazı alanlarda bizi ablukaya almak istedi. Karargahımızın ne olursa olsun Kürtler arası bir çatışmaya sebebiyet vermememiz gerektiğine dair kararı var. Bizler bu savaşta her gün onlarca şehit veriyoruz. Bölge halkı da Türk devletinin işgaline karşı nasıl direndiğimizi görüyor. Biz mevzilerimizi saldırılar Bakur tarafından gelecek şekilde yaptık. Yani bir tarafta sırtımız Başûr halkında, pêşmergeleri de zaten dost olarak görüyoruz. İnanıyoruz ki işgalcilere karşı verdiğimiz savaşta sırtımızdan hançerlenmeyiz.

Türk devletine hizmet ediyor

KDP bazı gerilla alanlarını ablukaya alıyor, bu da Türk devletine hizmet ediyor. Gerilla daha fazla zorlanırsa ne olacak? İster istemez hoş olmayan şeyler olacaktır. Kısaca şunu söylemek istiyorum; Kürtler arası bir savaş yaşandığında en çok Türk devleti mutlu olur. 2007’den beri bunu istiyor. PKK olarak buna dikkat ediyoruz, şu an soğuk kanlı yaklaşıyoruz olaylara. Bu hassas süreçte kendi aramızda kötü bir şey yaşamamalıyız. Aksi takdirde hem Kürt düşmanları çok sevinecek, hem de Kürt halkının kazanımları ortadan kalkacaktır. Herhangi bir çatışma yaşanmasından yana değiliz.  BEHDİNAN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.