Verilerde hile yaptı

  • TTB Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Bizim temel önerimiz veri şeffaflığıdır. Veriler şeffaf olmadığında bir sonuca ulaşabileceğine inanmıyoruz” dedi.

Türk Tabipleri Birliği (TBB) Kovid-19 İzleme Kurulu, Türkiye'de ilk vakanın 11 Mart 2019 resmi olarak açıklanmasından bu yana geçen bir yıllık süreci değerlendirdi. Online düzenlenen toplantıda değerlendirme raporunu TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut paylaştı. Buna göre; Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da bir yıl içerisinde 2 milyon 800 vaka tespit edildi, 29 bin 160 yurttaş ise yaşamını yitirdi.

Başından beri geç kalındı

Alınması gereken önlemlerde en baştan beri geç kalındığını söyleyen Bulut, “12 Şubat’ta yerli kit oluşturuldu ve bu kitlerin kullanılması mecbur oldu. Kit sayıları öncelikle 3 bin 4 bin testlerle daha sonra 240 merkeze ulaşarak çoğaldı. Temel hatalardan biri çok az sayıda testle tarama yapıldığı için pozitif kişiler sistemden kaçtı ve izole edilemedikleri için de hastalığın boyutları yükseldi. Daha sonra 2 Mart’ta yeni koronavirüsü için tanı testlerinin yaygınlaştırılması gerekildiği belirlendi. 3 bin 4 binlik kitlerle bu işin başarılı olamayacağı belliydi” dedi.

Bulut, ilk vakanın 11 Mart’ta açıklandığını hatırlatarak, “Vakalar açıklandıktan sonra, Cumhurbaşkanı ‘Hiçbir virüs bizim tedbirlerimizden güçlü değildir’ dedi ve ardından 17 Mart’ta ilk ölümler açıklandı. Bu açıklanan sayıların da şeffaf olmadıklarını daha sonra öğrendik” diye kaydetti.

Eşitsizlik ve krizlerle

 Gerekli önlemler alınamadığı için 16 Mart’ta okulların kapatıldığını ifade eden Bulut, “Uzaktan eğitim süreciyle birlikte eğitim alanındaki eşitsizlik ve krizlere de bu şekilde şahit olduk. Geç kalınmış ve yetersiz önlemler ile Haziran ayında 180 bin rakamını gördük” dedi.

Kısmi ve tam kapanma

Kısmi olarak 22 Mart’ta kapanmaya girildiğini ve ilk olarak 65 yaş üzeri yurttaşlara sokağa çıkma yasağının getirildiğini hatırlatan Bulut, şöyle devam etti: “Biz TTB olarak Sağlık Bakanlığına ‘Tanısı doğrulanmış olguların ikamet ettikleri il ve ilçelere göre yaş ve cinsiyete göre dağılımları nasıldır’ diye soru yönelttik. Hiçbir zaman yaş gruplarına göre bir dağılım yayınlanmadı. Sağlık çalışanların malzemeleri hala giderilmemişti. 24 Mart’a geldiğimizde de Sağlık Bakanlığı hala dökümantasyonlar yayınlamaya devam ediyordu. Bütün uyarılara rağmen 1 Nisan’da ilk meslektaşımız Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu’nu kaybettik.” 

İşçilerin sağlığı önemli değildi

3 Nisan’da 20 yaş altı yurttaşlara sokağa çıkma yasağı getirildiğini belirten Bulut, “İşçi olan 20 yaş altı sokağa çıkabiliyordu. Yani işçi olanların sağlığı önemli değildi ama çalışmayan 20 yaş altındaki yurttaşların sağlıkları için sokağa çıkması yasaklandı” ifadelerini kullandı. Bulut, 10 Nisan günü ise ilan edilen sokağa çıkma yasağının gece saat 23.00’te duyurulduğunu hatırlatarak, “Gece 00:00’dan sonra evinde kalacak insanlarımızın panikle fırınlara, marketlere yığılmasıyla süreç başladı. Bu hastalıkta önemli bir hataydı. Sağlık Bakanlığı istifa ettiyse bile istifası kabul edilmedi” dedi.

Gerçeği yansıtmayan rakamlar

 Hastalık açısından bir diğer kritik noktanın 4 Aşamalı Normalleşme Takvimi’nin 4 Mayıs’ta açıklanması olduğuna dikkat çeken Bulut, şöyle devam etti: “1 Haziran’da normalleşme kararı alındığını ve günlük vakaların binin üzerinde olduğunu öğrendik. Bu rakamların da sonradan gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı.”

11 Ocak’ta aşılama

 Çin’den “11 Aralık tarihinde 50 milyon aşı geleceğinin” 26 Kasım’da duyurulması üzerinde duran Bulut, “Ancak bu aşı 31 Aralık’a kadar getirilemedi. 31 Aralık’ta gelen aşı 11 Ocak’tan itibaren yurttaşlara uygulanmaya başlandı. Türkiye’de şu anda aşı çalışmaları devam ediyor” diye konuştu. Bulut, son olarak 27 Şubat itibarıyla normalleşme kararıyla beraber vakaların artmaya başladığını ifade etti.

Fincancı: Şeffaf yürütülmedi

 Raporun ardından söz alan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Kovid-19 hastalığının etkisini değerlendirebilmek için olguların saptanması ve tedavisinin yapılması, hastalığın daha fazla yayılmasını önlemek, yaşam kalitesine ilişkin veriler ve göstergelerin şeffaf bir şekilde yayınlanması gerektiğini söyledi ve sürecin şeffaf yürütülemediğini ekledi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.