Yeni bir işgalin hazırlık saldırılarıdır

• Türkiye’nin devam eden saldırılarının, planladığı büyük bir işgal saldırısının ön hazırlıkları olduğunu belirten gazeteci Cihan Bilgin, Rusya ve ABD istemezse bir hava aracının o sahada uçamayacağını vurguladı.

Kuzey-Doğu Suriye'ye yönelik saldırılar ve diğer güçlerin tavrıyla ilgili MA'dan Ahmet Kanbal'a konuşan gazeteci Cihan Bilgin, Türk saldırılarındaki yöntem değişikliğine işaret etti. Katliam amaçlı saldırıların, 2020'nin başından itibaren öncü kadınları hedef aldığını belirten Bilgin, "Kongreya Star üyeleri Zehra Berkel, Emine Veysi ve Hebûn Mele Xelîl’e dönük saldırılarla başladı. Ardından Kobanê’de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kaldığı ev hedef alındı. Bu iki saldırıyla Kuzey-Doğu Suriye’de Türkiye’nin SİHA’larla gerçekleştirdiği hava saldırıları başlamış oldu. O günden beri ne SİHA saldırıları ne bombardımanlar ne de suikastlar durdu" dedi.

İzin olmadan tek araç uçamaz

Rusya, ABD ve Uluslararası Koalisyon'un da bu saldırılardan sorumlu olduğunu kaydeden Bilgin, Koalisyon Güçleri ile Rusya’nın izni olmadan Türkiye’nin tek bir hava aracının bölgeye giremeyeceğine dikkat çekti.  Bilgin, “Türk devletinin bir hava aracı bölgeye girdiğinde Rusya, Uluslararası Koalisyon ve Şam hükümetinin bundan haberi oluyor.  Girê Spî savaşından bu yana bu bölgeler Şam hükümeti ve Rusya’nın sorumluluğu altında. Bugüne kadar ne Şam’dan, ne Rusya’dan ne de Uluslararası Koalisyon'dan bir cevap verildi. Hatta Şam hükümetinin askerlerinin hedef alınmasına da cevap yok. Şam hükümeti resmi bir açıklama bile yapmıyor" dedi. 

Kobanê'ye saldırınca Hakan Fidan Şam'daydı

Son haftalarda SİHA saldırılarının çok arttığını kaydeden Bilgin, Soçi ve Tahran toplantısının ardından Türkiye’ye saldırılar için onay verildiğini dile getirdi. DAİŞ’e karşı mücadelenin önde gelen komutanlarından Jiyan Tolhildan’ın, Uluslararası Koalisyon ile görüşen heyette yer aldığına dikkat çeken Bilgin, Türkiye’nin, Şam hükümeti ile 2011 öncesi ilişkilerine geri dönmeyi planladığını savundu. Bilgin, şunları ifade etti: “Rusya ve İran’ın amacı da buydu. Türkiye ile Şam hükümetini aynı masaya oturtmak. Özerk Yönetim'e, bölge halkına karşı yeni bir soykırım süreci başlatmak istiyorlar. Kobanê’ye dönük saldırıların yapıldığı günlerde MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Suriye’de Şam yetkilileri ile görüşme halindeydi.” 

Devam eden saldırılar, büyük saldırının öncülü

Türkiye’nin olası geniş kapsamlı işgal saldırısı durumunda öncekilerden farklı gelişmelerin olacağını belirten Bilgin, şöyle konuştu: “Çok tecrübeler kazanıldı bu savaşlarda. Bölgedeki askeri komutanlar da bunu söylüyor. Eskisi gibi olmayacak, saldırılar başladığı takdirde ABD, Rusya ve Şam hükümetinin QSD ile yaptıkları anlaşmalar duracak. QSD güçleri aldıkları resmi kararla savaşı sınırın her noktasına yayacaklar. Kuzey-Doğu Suriye’nin bir köyüne dönük bile işgal saldırıları olması durumunda geniş bir savaş başlatılacağı yönünde karar alınmış. Türk devleti de biliyor bunu kaldıramayacağını. Bu nedenle SİHA saldırıları ve bombardımanla alt yapısını hazırlamaya çalışıyor. Bölgedeki bu saldırılarla karşısında kimsenin duracak hali kalmasın istiyor. Başarılı olamıyor, çünkü direniş halkın yaşamının bir parçası olmuş durumda.

Halk, durumun farkında, ona göre de hazırlanıyor 

Türkiye’nin asıl korkusunun bölgenin statüsünün kabulü olduğunu söyleyen Bilgin, şunları ekledi: "Bölge halkını korkutup, göçertmek ve Demokratik Özerkliğe karşı çıkmasını sağlamak istiyor. Böylece rahatlıkla bölgeye geçerek, işgal etmeyi planlıyor. Bu mantıkla saldırılar gerçekleştiriyor. Halk, bunun bilincinde. Kararlı bir şekide kendisini örgütlüyor.  Hazırlıklarını yapıyor. Mevzilerini, sığınaklarını oluşturuyor.  Olası bir işgal saldırısına karşı kendisini eğitiyor.”