Zerya ile Dersim’e yolculuk

• Kirmanckî müziğin önemli isimlerinden Ozan Serdar, ilk dijital albümü Zerya dinleyici ile buluştu. Ozan Serdar’ın albümü iki bölümden oluşuyor. İlk bölümde Dêrsim klasikleri  yer alırken; ikinci bölümde sanatçı yazıp bestesini yaptığı eserleri seslendiriyor.

FİRAZ BARAN

 

40 yıldır Kirmanckî müzik yapan Ozan Serdar, ilk dijital albümünü yayınladı. “Zerya” isimli albümde 25 eser yer alıyor.

Tüm eserlerin Kirmanckî olduğu albüm, Deutsch-Kurdisches Kulturinstitut etiketi ile dinleyici ile buluştu. Albümdeki eserler Serdar'ın ve enstitüye bağlı Art Records’un youtube kanalından dinlenebiliyor.

Albüm iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde Dêrsim klasikleri diyebileceğimiz eski eserler yer alırken; ikinci bölümde Ozan Serdar'ın yazıp bestesini yaptığı eserler bulunuyor.

Gazetemize konuşan Ozan Serdar dijital albüm fikrini şöyle anlattı: “Üç yıl önce bu çalışmaya başladık. İki albüm şeklinde çıkarmayı düşündük. Salgın nedeniyle CD çıkaramadık. Bu nedenle hazırladığımız çalışmaları dijital ortamda paylaşmak istedik. Benim için de bir yenilik oldu. İlk kez bir albümümü kaset veya CD olarak değil, dijital ortamda yayınlamış oldum.”

 

25 eser yer alıyor

Albümde yer alan eserlerin isimleri şöyle: Zerya, Bê Gula Mi Bê, Mavi Xêr Dî, Pepug, Serê Sodirdê, Xido Dizdo, Zeryam Vêsê Pêsê Cirê, Paris, Derdê Zerî, Vorê Vorena, Ax Pepug Mirê Biwano, Rozê Yêna, Zerdê, Hetê Mino Zû Dêrsimdê, Newroz, Zengerîyê, Bonê Pîyê Tîyo, Dewa Muqufî, Cengîyê û Kalîyê, Pîrê Xanûkano, Xanê Xanê, Axzonîgê, Heyî Heyî, Lîlo, Hemilkano.

 

Heso Qayd'ın Torunu

Dersim’in Garmût köyünde 1954 yılında doğan Ozan Serdar, Dêrsim'in tanınmış dengbêjlerinden Heso Qayd'ın torunudur. Ozan Serdar babasının babası Heso Qayd, 1875-80 yılları arasında Dêrsim'in Sahseg köyünde doğuyor. 1935-36 yıllarında yani Dêrsim Soykırımı'ndan hemen önce yaşamını yitiriyor.

 

Mem û Zîn destanı gibi

Heso Qayd'ın gençliğinin Paxe Suru-Şüya Gewre’de geçtiğini ve bu köyde Xezal isminde bir kızla birbirlerine sevdalandıklarını belirten Ozan Serdar, dedesinden miras kalan Xezal isimli eser üzerinde çalışıyor. "Xezal eserini bir şarkı olarak değil, Mem û Zîn gibi uzun bir destan olarak düşünmeliyiz" diyen Ozan Serdar, "Dedem günlerce söylemiş, bitmemiş. Onu yaşlılardan dinledim” diyor.

 

33 dakikalık bir eser

Önceki kasetlerinde Xezal’den birkaç dörtlük okuyan Ozan Serdar, şimdi 33 dakikalık bir eser olarak hazırlamış. Onu da önümüzdeki dönem dijital platformlarda dinleyici ile buluşturacak.

Eseri okurken Heso Qayd'ın yaşamına dair bilgiler de aktaracak olan Ozan Serdar, “Dedem sadece Dêrsim merkezde değil, Pülümür ve Nazimiye tarafında da köylere giderek şarkı söylüyor. Yani dolaşan bir dengbêj konumunda. Dêrsim'de geçmişten kalan binlerce şarkı var. Bunlardan hangisinin dedeme ait olduğunu tam olarak tespit edemiyoruz. Sadece Xezal'ı biliyoruz. O da kendi yaşamına dair ve hep anlatıldığı için... Dedem ile Xezal birbirini seviyor. Dedem bir gün bir düğüne gidiyor ve Xezal eserini okuyor. O gece başkaları Xezal'ı kaçırıyorlar. Bunun üzerine dedem her gittiği yerde Xezal'ı söylemeye devam ediyor. Her söylediğinde de eklemeler yapıyor. Böylece hem olay ve şarkının kendisi tanınıyor hem de uzun bir destan halini alıyor” diye konuştu.

 

Ozan Serdar kimdir?

Sanatçı Ozan Serdar, Kirmanckî albüm çıkaran ilk sanatçılardan. 1980 yılından bu yana Almanya'da yaşayan sanatçı, 40 yıldır Kirmanckî müziğinin gelişmesi için uğraş veriyor. Bugüne kadar yayınlanmış albümleri şunlar: Mîro, Berxwedan, Îsyan, Welat, Koyu Mizûrî, Cenet Dêrsîmo, Da Da Alî û Xilweso, Wurze, Vilike, Dêrsim Klasikleri ve Zerya.

 

Ozan Serdar’ın yeni albümüne aşağıdaki link üzerinden ulaşabilirsiniz:

https://www.youtube.com/c/ArtRecords/search?query=Ozan%20serdar