Ziyaret talebi yayılarak büyüyor

6 Haziran 2025 Cuma - 19:40

“Öcalan’ı Ziyaret Etmek İstiyoruz” kampanyası

Avrupa merkezli Avrupa Barış ve Özgürlük Forumu'nun(EFFP) “Öcalan’ı Ziyaret Etmek İstiyoruz” başlıklı uluslararası kampanyasına AP Sol Grubu ve Avrupa Sol Parti de ortak oldu.
EFFP Koordinasyonu'ndan Tuncay Yılmaz, "İmralı’nın kapısının açılmasını, sürece uluslararası düzeyde katılım sağlanmasını, tecrit ve kuşatmanın kırılmasını istiyoruz" diye konuştu.
Koordinasyon'dan Latife Akyüz de "Hedefimiz, Sayın Öcalan’ı ziyaret etmek isteyen birçok entelektüel var ve tüm bu kişileri örgütlemek, barış için çalışan herkese ulaşmaktır" dedi.

BARIŞ BALSEÇER / STRASBOURG

EFFP'nin “Öcalan’ı Ziyaret Etmek İstiyoruz” kampanyasına uluslararası desteğin hızla artması ve İmralı’ya gitmek isteyenlerin sayılarının hızla artması bekleniyor. AP Sol Grubu ve Avrupa Sol Parti ile İlerici Enternasyonal ve İtalya’da 5 bin kültür merkezinin çatı örgütü ARCI, kampanyaya desteğini duyurdu.

EFFP Koordinasyonu'ndan Dr. Latife Akyüz ve siyasetçi Tuncay Yılmaz ile kampanyayı konuştuk. “Sayın Öcalan’ın çağrısını çok tarihi ve kritik bir dönemde yapılmış bir müdahale olarak değerlendiriyoruz” diyen Barış Akademisyeni Dr. Latife Akyüz, PKK’nin üzerine düşeni yaptığını, ancak devletin henüz umut verecek bir adım atmadığını belirtti. Latife Akyüz, neden böylesi bir kampanyaya ihtiyaç duyduklarını şöyle anlattı: “Daha önceki barış süreçlerinden farklı olarak yürüyen ve adını henüz koyamadığımız bir süreç var. Bunun yürüyebilmesinin yolu, barış, demokrasi ve adalet meselesine gönül verenlerin, bu konuyu çalışan ve aktivizmini yapan insanların sahip çıkmasından geçiyor. Süreç ancak böyle ilerleyebilir. Sürgündeki entelektüeller ve akademisyenler de devletin adım atmasını sağlamak için uluslararası kamuoyunun bu konuya yüzünü dönmesini, bu konuda adım atmasının önemli olduğunu biliyor ve bu kampanyayla bunu hedefliyor.”

Özgür koşullarda değil

Akyüz, çağrıyı yapanın, sahibinin Kürt Halk Önderi olduğunu hatırlatarak, "Sayın Öcalan, bu çağrıyı neden yaptığını, bu çağrının perspektifini anlatabileceği özgür koşullarda değil. Bu özgür koşul sağlanmadan sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi mümkün değil. Dolayısıyla bununla ilgili bir kamuoyu oluşturmak zorundayız” dedi.

Uluslararası kamuoyuna

Kürt Halk Önderi'nin çağrısının özellikle uluslararası kamuoyunda sahiplenildiğine işaret eden Akyüz, “Bu çağrıya karşılık devletin de adım atmasını sağlayabilmek, sürecin gerçek kalıcı bir barışa evrilebilmesi için Sayın Öcalan’ın fikirlerini özgür biçimde insanlarla paylaşması gerekiyor” diye konuştu. Kampanyanın daha çok uluslararası kamuoyuna dönük olduğunu vurgulayan Akyüz, şöyle konuştu: “Barış meselesine gönlünü, aklını veren, bu konuda kalemini çalıştıran herkese ulaşmak hedefimiz. Sayın Öcalan’ı ziyaret etmek isteyen birçok entelektüel var ve tüm bu kişileri örgütlemek temel hedefimiz. Bu sürecin sağlıklı yürüyebilmesinin tek yolu budur. Kürt halkının ‘baş müzakereci’ olarak kabul ettiği bir insan var. Uluslararası güçlerin olmasının zorunlu olduğunu bildikleri ve bu nedenle ulaştıkları bir Önderlik var. Tecrit koşullarında bu sürecin yürümesini beklemek ya da devletin bunu beklemesi kabul edilir değil.”

Birlikte tartışmak istiyoruz

Sürece dair şeffaflığın olmadığı eleştirisine dikkat çeken Akyüz, şunları söyledi: “Doğru bilgi alamıyoruz, kapalı kapılar ardında neler konuşulduğunu bilmiyoruz’ gibi eleştiriler söz konusu. Aslında bu ‘şeffaf olmayan’ durumu yaratan devlettir. Görüşmeleri gerçekleştirdiği kişiyi tecrit altında tutup sözünü özgürce söyleyebileceği hiçbir koşulu yaratmıyor. Kişisel olarak da Sayın Öcalan’ın bu konuda ne düşündüğünü dinlemek, konuşabilmek, ona sorular sorabilmek istiyorum. Öcalan ile görüşmek istiyoruz. Fikirlerini öğrenmek, tartışmak istiyoruz. Karşı olanın bile sorularını sorabileceği ortamın sağlanması gerekiyor. Başka türlü bu sürecin yürümesi mümkün değil. Spekülasyonlarla yürür öbür türlü.”

Barış perspektifini güçlendirelim

Siyasetçi Tuncay Yılmaz ise Kürt Halk Önderi'nin 26 yıldır esaret altında, özellikle son 5 yıldır mutlak tecrit altında tutulduğunu hatırlatarak, “Konuşmaya başladığı an, Kürt halkı, Türkiye’deki diğer halklar ve Ortadoğu’daki halklar açısından umut verici bir sürecin önünü açabiliyor. Böyle bir kapsayıcılığı ve potansiyeli var. Bu sürecin olumlu şekilde sonuca ulaşabilmesi, olası sabotajlara karşı doğru adım atılabilmesi açısından Sayın Öcalan’ın koşullarının sürece aktif şekilde katılmasına imkan tanıyacak şekilde düzenlenmesinin çok belirleyici olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Çağrının sahibiyle konuşmalı

“Devletin ‘ulaşılmaz, dokunulmaz, görüşülmez’ diyerek oluşturduğu tecrit kuşatmasını, diaspora olarak demokrasi ve barış taraftarlarıyla bu kampanyayla kırmayı hedefliyoruz” diyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Örneğin, son günlerde ortaya çıkan 25 sayfalık perspektif metni var. Bu metnin daha geniş çerçevede hazırlandığı söyleniyor. Bizzat yazan kişiyle, yani Sayın Öcalan’la bunu tartışmak, konuşmak istiyoruz. Şahsen perspektifte doğru ve yanlış bulduklarım var. Bunu Sayın Öcalan ile tartışmak istiyorum.”

Kampanya büyüyecek

Kampanyanın duyurusunu yapmaya başladıkları andan itibaren Avrupa’dan birçok emek, barış, demokrasi güçlerinden; sol-sosyalist güçlerden ciddi bir katkı geldiğini kaydeden Yılmaz, şunları paylaştı: “Avrupa Parlamentosu Sol Grup ve Avrupa Sol Parti Grubu kampanyanın bileşeni olmayı kabul etti. Dünyanın dört bir yanında sol, sosyalist, demokratik, çevreci ve insan hakları savunucusu hareketleri, parti, sendika ve toplumsal örgütleri ortak bir çatı altında toplayan İlerici Enternasyonal ile İtalya’da 5 bin kültür merkezinin çatı örgütü Ulusal Sosyal ve Kültürel Dernekler Birliği (ARCI) ve Güney Afrika’dan çevreler destekleme kararı aldı. İlerici Enternasyonal, Latin Amerika’dan Güney Asya’ya birçok sol, emek hareketini buluşturuyor ve bileşenlerine bu kampanyayı sahiplenme çağrısı yaptı. İngiltere’den bir sendika, AP’deki Kürt Çalışma Grubu ve sol-sosyalist partiler de kampanyaya katılacak. Şu an dünyanın pek çok coğrafyasından ‘Değerlendiriyoruz, geri dönüş yapacağız’ şeklinde yanıtlar alıyoruz. Resmileştikçe kamuoyuyla paylaşacağız.”

Başvurular artacak

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ülkeyi ve bölgeyi barışa taşıyacak paradigmasının özgür şartlarda tartışılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şunları ifade etti: “‘Öcalan’la Görüşmek İstiyorum’ kampanyasını destekleyen herkes Türkiye’ye gidip Öcalan’ı ziyaret edemeyebilir. Hukuki olarak da bu mümkün değil ama biz gerçekten İmralı’nın kapılarının açılmasını, sürece uluslararası düzeyde katılım sağlanmasını, tecrit ve kuşatmanın kırılmasını istiyoruz. Büyükelçilikler, Adalet Bakanlığı ve bölge savcılıklarıyla iletişim kurup kampanyaya katılmak isteyenler olacak. Uluslararası basından gazeteciler, Öcalan’ın perspektifini, çözüm yolunu merak ediyor. Sayın Öcalan, ‘savaş ve çatışma’ zeminini ‘barış ve demokrasi’ zeminine çekecek güçlü bir irade. Herkes bu iradeyle görüşmek, fikrini ve perspektifini almak istiyor. Biz de kapıların açılması için elimizden geleni yapacağız.”

* * *

Schirdewan: Ziyaret etmek istiyorum

Avrupa Parlamentosu Sol Grubu Eşbaşkanı Martin Schirdewan, kampanyaya desteğini şöyle duyurdu: “Abdullah Öcalan, Türk devleti tarafından 26 yıldır tecrit altında tutulmaktadır. Buna rağmen, bu yılın şubat ayında, ciddi bir barış süreci için bir fırsat olması ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ciddi bir barış süreci ve barış müzakerelerine girişme iradesi olması halinde PKK'nin silahlarını bırakacağını ve kendini feshedeceğini açıklamıştır. Bu nedenle Türk devletinden, Abdullah Öcalan'ın Türkiye, Kürdistan ve Ortadoğu'daki barış süreciyle ilgili fikirlerini ve vizyonunu sunmasını engelleyebilecek tüm engelleri kaldırmasını talep ediyorum.Çünkü bu fikirler, bu vizyon ve barış süreci, Kürt ve Türk halkları arasındaki devam eden çatışma ve savaş durumunu aşmamız için bize bir fırsat verecektir. Türkiye'ye gitmek, Abdullah Öcalan'ı ziyaret etmek istiyorum.”

* * *