41 yıldır yol gösteriyor

•  Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanlığı, 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi'nin yıl dönümü ve Ulusal Onur Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, direniş çizgisinin 41 yıldır yol gösterdiğini, mücadele hattını belirlediğini vurguladı.

Gerillanın bugünkü destansı direnişinin 14 Temmuz’un açığa çıkardığı tarza dayandığını kaydeden Halk savunma Merkezi Karargah Komutanlığı, "Kurdistan Özgürlük Gerillası bu anlayış, bilinç, ruh ve tarzla mücadele ettikçe halkımızın varlık ve özgürlük davasının zaferinin mutlaka gerçekleşeceği kanıtlanmıştır" dedi. 

Türk ordusunun 12 Eylül 1980'de gerçekleştirdiği askeri darbe, işkence ve insanlık dışı uygulamaların akıl almaz boyutlara ulaştığı bir dönem olarak hafızalardaki tazeliğini koruyor. 12 Eylül askeri darbesi sürecinde 650 bin kişi gözaltına alındı, 230 bin kişi yargılandı, 52 bine yakın kişi tutuklandı, 7 binden fazla kişi için idam cezası istendi, 517 kişi ölüm cezasına çarptırıldı, 50 kişi idam edildi. Darbe sürecinde en ağır insanlık dışı uygulamalarının yaşandığı yerler ise cezaevleri oldu. Türk cezaevleri işkencehanelere dönüştürülürken, yüzbaşı Esat Oktay Yıldıran yönetimindeki Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi ilerleyen yıllarda “Dünyanın en kötü şöhretli 10 cezaevi" listesine girdi.  

5 Nolu'daki tarihi direniş

Yaşanan işkence ve insanlık dışı uygulamalara karşı direniş de bir o kadar büyük oldu. Özellikle Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nde söz konusu uygulamalara karşı amansız bir mücadele gelişti. PKK’nin öncü kadrolarından Mazlum Doğan, işkenceye karşı “Teslimiyet ihanete, direniş zafere götürür” mesajı vererek, 21 Mart 1982’de bedenini Newroz ateşine dönüştürdü. Doğan'ın eylemi Kürtlerin direniş tarihi açısında bir dönüm noktası oldu. 

Mazlum sonrası Dörtler

Doğan'ın eylemi sonrası Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Eşref Anyık ve Mahmut Zengin, “Bizler Mazlum’un ardıllarıyız. Bu eylem doğru anlaşılmalı” diyerek 18 Mayıs 1982'de bedenlerini ateşe verdi. “Ateşi gürleştirin, su döken ihanetçidir” sözleriyle hafızalara kazınan Kurtay, Öner, Anyık ve Zengin, eylemleriyle tarihe "Dörtler" olarak geçti.  

14 Temmuz direnişi

"Dörtler"in eylemi PKK’nin öncü kadrolarından Mehmet Hayri Durmuş’un 14 Temmuz 1982’de mahkeme salonunda başlattığı ölüm orucu eylemi takip etti. Durmuş'un eylemine Kemal Pir, Ali Çiçek ve Akif Yılmaz da dahil oldu. 9 Eylül'de Kemal Pir, 12 Eylül'de M. Hayri Durmuş, 15 Eylül'de Akif Yılmaz ve 17 Eylül'de Ali Çiçek şehit düştüler. 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi’ndeki şehadetlerin ardından da eylemler kesintisiz bir şekilde sürdü.

Fedai ruhun zafer duruşu

Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanlığı, 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi şehitlerini, eylemlerinin 41. yıl dönümlerinde yaptığı yazılı açıklamayla andı. Türk devletinin, Amed'deki zindanda PKK kadroları şahsında tüm Kürtlere en ağır işkencelerle dayattığı teslimiyet, soy değerlerinden uzaklaştırma ve kimliksizleştirme saldırısının, büyük bir direnişle karşılık bulduğu belirtilen açıklamada, 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi'nin onurunu ve kimliğini korumak amacıyla canını ortaya koyan bir anlayışla geliştirildiği kaydedildi. Açıklamaya özetle şöyle devam edildi: "Apocu fedai ruhu ve direniş tarzını ortaya koyarak bir çizgi haline getiren çok büyük ve tarihsel bir direniştir. İmkansızlıklar ve insanlık dışı vahşi işkenceler ortamında yenilemez Apocu fedai ruhu açığa çıkaran zafer duruşudur. Partimizin önder kadroları şahsında sergilenen bu tarihi direniş, ardılları olan tüm yoldaşlarına ve Kürt halkına büyük bir onur payesi bahşetmiş ve 14 Temmuz aynı zamanda Ulusal Onur Günü olarak anlam kazanmıştır. 

Mücadele hattını belirliyor

Gerillanın ülkeye dönmesine ve 15 Ağustos Hamlesi'ne vesile olan 14 Temmuz direniş çizgisi, 41 yıldır bize yol göstermekte, mücadele hattımızı belirlemektedir. Kurdistan Özgürlük Gerillası, 14 Temmuz’un açığa çıkardığı tarzla bugün direniyor. Destansı direniş, 14 Temmuz bilinç ve ruhuyla geliştiriliyor. Kurdistan Özgürlük Gerillası bu anlayış, bilinç, ruh ve tarzla mücadele ettikçe halkımızın varlık ve özgürlük davasının zaferinin mutlaka gerçekleşeceği kanıtlanmıştır.

Amaçlarını başarma sözü

14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi şehitlerimizin izinden yürüyerek ve yarattıkları tarzla mücadele ederek, amaçlarını başarma ve hayallerini gerçekleştirme sözünü yineliyoruz. Devraldığımız direniş bayrağını Kurdistan Özgürlük Devrimi’nin zaferiyle taçlandırma kararlılığında olduğumuzu belirtiyor, zafer inancıyla direnen tüm yurtsever halkımızı selamlıyoruz.”

Büyük bir devrim fırtınası

PKK ve PAJK’lı tutsaklar adına Deniz Kaya da 14 Temmuz Büyük Ölümü Direnişi vesilesiyle dün bir açıklama yaptı. Mehmet Hayri Durmuş, Kemal Pir, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek'in dört hakikat pervanesi olarak kanat çırpışının, 41 bir yıldır büyük bir devrim fırtınası olarak devam ettiğini belirten Kaya, Ulusal Onur Günü'nün kutlayarak, şehitleri saygı ve minnetle andı. 

 Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın direniş ve nasıl sahiplenilmesi gerektiğiyle ilgili değerlendirmelerinin bir bölümüne dikkat çeken Kaya, şunları söyledi: "İşte bu büyük eylemin kurucu fikir ve felsefesinin mimari 25 yıldır İmralı kayalıklarında o olum çukurunda tüm insanlığa kurtuluşun yolunu gösteriyor ve hala aynı soruyu bize soruyor; Neden bu yolun üstünde yürümüyorsunuz? PKK ve PAJK devrimci tutsakları olarak tüm çevreleri 14 Temmuz ruhuyla hareket etmeye, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü sağlanıncaya kadar mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”  BEHDİNAN