47 yıl geçti unutmadık
Toplum/Yaşam Haberleri —

Maraş Katliamı anma
- “Maraş’ta solcular, devrimciler, şehrin girişlerinde kurulan noktalarda katledildi. Maraş bir soykırımdır. 47 yıl geçti, unutmadık. Unutmayacağız.”
ARAT ARARAT/BÜNDE
Maraş Katliamı’nın 47. yıl dönümü vesilesiyle Bünde Alevi Derneği’nde anma töreni düzenlendi. Anma, Pir Zümrüt Öztürk’ün çerağ uyandırmasıyla başladı. Ardından lokmalar dağıtıldı, gulbanglar okundu.
Anmanın açılış konuşamasını yapan Bad Salzuflen Alevi Derneği Başkanı Bülent Yılmaz, “Yaşanan tüm katliamların katilleri serbest. Hep ‘faili meçhul’ dediler ama aslında failler bellidir. Biz yaşadığımız acılara karşı intikamcı duygularla yaklaşmadık; ama 47 yıl geçti, unutmadık. Unutmayacağız” dedi.
Bünde Alevi Derneği yöneticisi Mine Doğan ise, “47 yıl önce herkesin kanını donduran bir katliam yaşandı” dedi.
Maraş bir soykırımdır
Maraş Katliamı’nın tanığı olan araştırmacı yazar Aziz Tunç anmaya konuşmacı olarak katıldı. Maraş’ta yaşananların merkezi bir planlamayla gerçekleştirildiğini söyleyen Tunç şöyle konuştu: "Maraş’ta yaşananlar Alevi–Sünni, Kürt–Türk çatışması gibi gösterilerek manipüle edildi. İlk başlatanlardan Ökkeş Kenger (Şendiller) bizzat mahallelerde katliam yaptı. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, kendi notlarında ‘katliam bilgisi önceden geldi’ diyor. Peki neden tedbir alınmadı?” Tunç, 19–26 Aralık tarihleri arasında Maraş’ta Birleşmiş Milletler tanımına göre bir soykırım yaşandığını belirterek Dersim, Çorum, Roboski, Sivas, Gazi, Ankara ve Suruç katliamlarını da aynı kapsamda değerlendirdi.
Tunç, “Maraş’ta solcular, devrimciler, şehrin girişlerinde kurulan noktalarda katledildi. Devlet bunu izledi ve yaşananlara sadece ‘olay’ dedi. Bizim aklımızla alay ettiler” dedi.
Arkasında MİT var
“Maraş soykırımını kim yaptı?” sorusunu da yanıtlayan Tunç, olayların “milliyetçi baronlar” ya da “İslamcı gruplar” üzerinden çarpıtıldığını, ancak belgelerin devlet ve MİT bağlantısını gösterdiğini ifade etti. Katliamda adı geçen kişiler arasında Jandarma Genel Komutanı Sedat Celasun, MİT mensubu Enver Altaylı, Burhan Kavuncu, Yüzbaşı Mehmet Ali Çeviker, Cem Ersever, Gabriel Ektürk ve Ökkeş Kenger gibi isimlerin yer aldığını hatırlattı.
Katliamın adım adım nasıl hazırlandığını anlatan Tunç, paramiliter güçlerin Ülkü Ocakları üzerinden Maraş’a taşındığını; Haluk Kırcı, Abdullah Çatlı gibi isimlerin bu süreçte rol aldığını belirtti.
“Maraş Katliamı’nın gerçek bir yargılaması olmadı” diyen Tunç, Alevilerle Sünniler arasında çatışma varmış gibi bir algı yaratıldığını, 140 devrimci ve Alevinin katillerle birlikte yargılandığını söyledi. Ökkeş Kenger’in bombayı attığını kabul etmesine rağmen beraat ettirildiğini hatırlattı.
Direniş ve unutlamayan isimler
Maraş’ta önemli bir direnişin de yaşandığını belirten Tunç, Yörükselim ve Karamaraş mahallelerinde halkın ve devrimcilerin ortak direnişiyle katliamcıların geri püskürtüldüğünü anlattı. Bu direnişte yaşamını yitiren Mehmet Kınık, Mehmet Kocamaz ve Mehmet Mengücek’i andı. Tunç ayrıca, YSE Müdürü Fevzi Onaç’ın Alevileri korumak için kamyonlarla şehir dışına çıkardığını, silahlı direnişe katıldığını ve bunun bedelini yaşamıyla ödediğini aktardı.
Yüzleşme olmadan barış olmaz
Konuşmasının sonunda Aziz Tunç, barış süreci tartışmalarına da değinerek şunları söyledi: “İmzalanacak bir Barış Yasası’nda Alevi katliamlarıyla yüzleşme olmazsa barış olmaz. Aleviler her zaman barıştan yana oldu. Ama yüzleşme olmadan barış olmaz.” Anma, Pir Zümrüt Öztürk’ün deyişleri ve Aziz Tunç’un kitaplarını imzalamasıyla sona erdi.















