AKP-MHP faşizmine karşı ortak mücadele zaferi getirir

• AKP-MHP faşizmini bitirmek ve önümüzde ki baharı halkların baharı yapmak için direnme, birliktelik ve ortak mücadele etme dışında bir yol yoktur.

Fırat Dicle

Bu topraklardaki halkların tekrardan korku ile yaşamasını, kendi topraklarını terk etmesini isteyen faşist Türk devleti, hem Hesekê’de hem de Şengal’de SİHA’lar ile gerçekleştirdiği hava saldırısı ile bunu tekrardan açık bir şekilde ortaya koydu. 

Ayın 20’sinde Daiş çetelerinin Kuzey-Doğu Suriye’deki Hesekê’nin Xiwêran Mahallesi’ne yönelik saldırısı ve yaşanan şiddetli çatışmalar ile onlarca çetenin kaçmasına neden olan saldırı bunu net biçimde göstermiştir.

Daiş ile yıllardır mücadele veren QSD güçlerinin askeri meclisi üyesi ve savaşçılarının da içinde bulunduğu araca yönelik SİHA’lar ile sadırı düzenleyen faşist Türk devleti, Daiş’in bitmesini istemiyor. 21 Ocak günü takviye güç olarak Hesekê’ye giden ve içinde QSD güçlerine bağlı savaşçıların bulunduğu bir aracın hedeflenmesi bunu göstermektedir. 

Tüm bu yaşanan olaylar tesadüf değildir. İyi planlanmış bir amacın ve saldırının sonucudur. Bu saldırılarla eş zamanlı olarak Daiş çetelerinin Irak’ın Diyala Vilayeti’ne bağlı Uzaym nahiyesine de saldırısı faşist Türk devletinin gerçek amacını ortaya koymaktadır.

Birkaç gün önce Irak’ın Musul vilayetine bağlı Şengal ilçesinde Irak ordusu ile YBŞ güçleri arasından yaşanan gerginlikte de ortaya çıktı ki bazı provakatif güçler, hem Irak’ı hem de Şengal’i karıştırıp, Şengal’in güvenliğini ve huzurunu bozmak istiyordu. Buna karşı hem Irak ordusunun hem de YBŞ güçlerinin sağduyulu yaklaşımları bu gerginliği ortadan kaldırdığı bir dönemde bu tür saldırılarının yaşanması faşist Türk devletinin gerçek amacını da ortaya koydu.

Türk devleti, bu gerginliğin sonlanmasından hoşnut olmadığı için hem Irak ordusuna hem de YBŞ’ye yönelik böylesi bir saldırı içerisinde oldu. Irak ordusunu uluslararası anlaşmalardan dolayı bire bir hedef alamadığından dolayı Irak içerisindeki uyuyan Daiş hücrelerini harekete geçirdi. Diğer taraftan Daiş ile mücadelede zafer kazanan YBŞ güçlerine gözdağı vermek istedi. Bunun için aynı gün bir yandan Daiş çetelerini Irak ordusuna saldırtırken diğer taraftan da SİHA’ları ile YBŞ komutanlarından Azad Ezdin ile YBŞ savaşçısı Enver Tolhildan’ın da içinde olduğu bir aracı hedef alarak şehit düşürdü.

Bunlar tablonun bir yüzü iken diğer yüzünü ise Hesekê’nin Xiwêran Mahallesi’ne yönelik Daiş çete saldırısı ve bir gün sonra gerçekleştirdiği hava saldırısı ile tamamlamak istedi. Ancak hem Irak ve Şengal’de hem de Kuzey-Doğu-Suriye’de gerçekleştirdiği bu saldırılara karşı Kürt, Arap ve bölgede yaşayan halklar tavrını net bir şekilde ortaya koyarak, Daiş ile mücadele eden güçlerin yanında yer aldı. 

Açıktır ki, Miadını doldurmuş faşist bir rejim ile karşı karşıyayız ve AKP-MHP faşist diktatörlüğü son demlerini yaşıyor. Bunun için bu denli saldırıyor.

Hem seçim anketlerinden yansıyan oy oranları hem de sokağın nabzına baktığımızda Türkiye halkları AKP-MHP faşizminin sonunu getirecek. Faşist Türk devleti son demlerini yaşadığı için bu denli ahlaksız bir şekilde saldırmaktadır. 

Eskilerin bir sözü var, "denize düşen yılana sarılırmış." AKP-MHP diktatörlüğü denize düşmüş durumda; bunun için yanına topladığı yılanlar olan Daiş çeteleri ve KDP gibi işbirlikçi yerel güçlere sarılarak kendini kurtarmanın derdinde.

Ancak şu da bilinmeli ki denize düşen ya yılanı kendisiyle birlikte boğacaktır ya da yılan onu sokup öldürecektir. Her iki durumda da denizden kurtulamayacaktır. İşte AKP-MHP faşizmi de bu şekildedir. Bu bir hakikattir.

Ancak bunun gerçekleşmesi halkların mücadelesine; başta Kürt, Türk, Arap ve bölge halklarının birlikteliğine ve AKP-MHP faşizmine karşı ortak mücadelelerine bağlıdır. Bunun için mücadeleyi büyütüp, halkların birlikteliğini korumamız gerekiyor. Aksi halde  tehlikeler ve saldırılar büyür ve faşizm kendini yeniden canlandırır.

Bunun için bu coğrafyanın halkları olarak AKP-MHP faşizmine karşı birlikteliğimizi büyütüp ortak mücadele etmemiz gerekiyor.

AKP-MHP faşizmini bitirmek ve önümüzde ki baharı halkların baharı yapmak için direnme, birliktelik ve ortak mücadele etme dışında bir yol yoktur.

Herkesin  bulunduğu yerde faşizme karşı mücadele etmesi ve örgütlülüğünü sağlaması AKP-MHP faşizminin sonunu getirecektir.

Bunun için bir kez daha direniş, birliktelik ve ortak mücadele diyoruz…