Almanya siyasi tutumunu ortaya koyuyor

Yurt Dışı Haberleri —

Almanya'da Kürtlere gözaltı

Almanya'da Kürtlere gözaltı

  • Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun Berlin’de ağırlandığı hafta, Kürt kurum ve siyasetçilerine yönelik operasyonlar düzenlendi, üç Kürt aktivist gözaltına alındı. Avukatlar, gözaltılar ile Alman hükümetinin siyasi tutumunu ortaya koyduğunu belirtti.

 

REWŞAN DENİZ/HABER MERKEZİ

Berlin-Ankara görüşmesinin ardından 7 Mayıs’ta Nürnberg’te bulunan Medya Halk Evi'ne Türk polisini aratmayan bir baskın düzenlendi; kapı ve pencereleri kırarak giren kalabalık bir polis ekibi dernekte bulunan eşyaları dağıtarak arama yaptı. Derneğin büro malzemeleri ve cep telefonlara el koyan polis, eş zamanlı olarak Makbule Kartal'ın evini bastı. Burada da eşyalar dağıtıldı; bilgisayar, cep telefonu, dijital kamera, hard disklere ve koranavirüs mağdurları için toplanan bağış paralarına el konuldu. Evde misafir olan Mirza Bilen isimli bir Kürt aktivist ise gözaltına aldı.

11 Mayıs’ta ise Heilbron ve Esslingen kentlerinde düzenlediği baskınlarda Kürt siyasetçi Abdullah Öcalan ve halk sanatçısı Mazlum Dora’yı gözaltına alındı.

Öcalan ile Dora’nın avukatları gerçekleşen gözaltılarının perde arkasını ve müvekkillerinin son durumunu gazetemize değerlendirdi.

Keyfi gözaltı, siyasi tavır

Dora’nın avukatı Christos Psaltiras, 2010’da Adalet Bakanlığı’nın talimatıyla PKK’nin "129b" kapsamına alınmasının ardından Kürtlere yönelik soruşturmaların keyfi ve hiçbir delile dayandırılmadan peş peşe açıldığını hatırlattı. Psaltiras "Soruşturma izniyle Alman hükümeti siyasi tutumunu belirtmiş oldu. Böylesi bir soruşturmanın gerçekleşmesi absürd" dedi.

.

Soruşturma kapsamında; eylem ve etkinlik düzenleme, Rojava için eser besteleme gibi faaliyetlerin iddianamede 'suç' sayıldığına dikkat çeken Psaltiras, "Son gözaltıların Alman dışişleri bakanlığının mevkidaşı ile görüşmelerinin hemen ardından gerçeklemesi sizce tesadüf müdür" sorusuna ise şu cevabı verdi: "Bu konuda sadece tahmin yürütebiliriz. Ancak şu açıktır ki, 129b tutuklamalarının hepsi Alman hükümetinin siyasi iradesini ortaya koyuyor. Cezalandırmalar ise bu iradenin sonucudur."

Avukat Psaltiras, Dora’nın sağlık durumunun çok iyi olmadığını belirterek, muayene ve tedavisinin yapılması için gerekli girişimlerde bulunacağını belirtti.

Türk-Alman ortaklığı

Abdullah Öcalan’ın avukatı Stephan Kuhn ise 129b maddesinin yasal olan faaliyetleri yasadışı gösterdiğini ifade ederek "Türk-Alman makamlarının aralarında bir danışmanlık hizmeti var, son gözaltılar da bu ortaklıktan ortaya çıkan siyasi bir karardır" diye konuştu.

Her görüşme sonrası tutuklama

Gözaltılara ilişkin bir açıklama yapan KON-MED, Almanya’nın Kürtleri kriminalize etme politikasına tepki gösterdi. Alman devletinin, Kürt kurumlarına yönelik baskı ve engelleme siyasetini eleştiren KON-MED, "Her Türk heyetinin Almanya’yı ziyaret etmesi sonrasında Kürt kurumlarına yönelik saldırılar keyfi bir hal alıyor” diye belirtti. 

Almanya Hükümetinin bu tutumu ile “adeta faşist Türk devletinin istek ve taleplerini güncelleyerek karşılıklı sadakatlerini gösterdiğini” belirten KON-MED, Kürt halkının hiçbir zaman kriminalizasyon politikalarını kabul etmeyeceğini kaydetti. KON-MED , Alman hükümetini baskıcı ve dışlayıcı politikalardan vazgeçmeye çağırırken, FCK-BW-Bayern Federasyon’u da  “Gözaltıları kınıyoruz, hukuki süreç başlatacağız" açıklamasını yaptı.

AZADÎ: Türkiye’nin çıkarları için

AZADÎ Hukuk Bürosu da yaptığı açıklamada Kürtlere yönelik yıllardır devam eden baskı ve tutuklamaları hatırlatarak, "Kürtlere karşı kriminalizasyon, iddia edildiği gibi Kürtlerin Almanya’nın iç güvenliğini tehlikeye attığı gerekçesiyle gerçekleşmiyor; dış siyaset ve NATO Partneri Türkiye’nin çıkarıları gözetilerek gerçekleşiyor" ifadelerini kullandı.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.