Amedspor UEFA'ya başvuruyor

Amedspor karşılama

Amedspor karşılama

  • Bursa'daki iki günlük organize ırkçı saldırıya maruz kalan Amedspor, dün Amed'de kitlesel olarak karşılandı. 80'i aşkın sivil toplum örgütünün oluşturduğu Kent Koruma ve Dayanışma Platformu da Amedspor yönetimi ile birlikte açıklama yaptı.
  • Baro Başkanı Nihat Eren, özellikle müsabaka esnasında ve öncesinde ırkçı ve ayrımcı davranışlar nedeniyle UEFA disiplin yönetmeliği uyarınca UEFA Etik ve Disiplin Kurulu'na başvuracaklarını söyledi.

Bursa deplasmanında ırkçı saldırılara uğrayan Amedspor’a destek veren Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, amaçlanan kötülüğün hep birlikte karşısında durulması gerektiği belirtti. Baro Başkanı Nihat Eren, ırkçılıktan şiddete kadar işlenen suçlara dikkat çekerek, Bursaspor'un mağlup sayılmasını, saldırganların tespit edilip cezalandırılmasını, mülki amirlerin görevden alınmasını istedi.

Bursaspor deplasmanında önceki gün organize ırkçı saldırıların hedefi olan Amedspor kafilesi, dün Amed’e döndü. Amedspor kafilesi, havaalanı dışında kitlesel olarak karşılandı. Binlerce kişi tarafından “Diren ha Diyarbekir diren” şarkısı ve “Amed sizinle gurur duyuyor” sloganıyla karşılanan kafile, binlerce aracın oluşturduğu konvoyla Şeyhmus Özer Tesisleri'ne geçti. Amed’de deprem nedeniyle oluşturulan ve 80'i aşkın sivil toplum örgütünü bünyesinde barındıran Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu ile Amedspor taraftar grupları, Amedspor’a destek vermek için Şehmuz Özer Tesisleri’nde basın toplantısı düzenledi. Sivil toplum örgütleri temsilcileri ile taraftarların katıldığı toplantıda konuşan Amedspor İstişare Kurulu Başkanı Burç Baysal, Amedspor’un deprem sonrası çıktığı ilk maç olduğunu hatırlatarak, başta Amedspor olmak üzere bölge takımlarının sürekli ırkçı tezahüratlarla karşılaştığını kaydetti. Maçta ırkçı sembollerin kullanılmasına dikkat çeken Baysal, bunların 1990’lı yılları Kürt toplumuna hatırlatma amacında olduğunu, Kürtler tarafından da bunun net olarak algılandığını belirtti. Baysal, “Bu yaşananların içerisinde, sadece Bursa’da yaşayan o taraftar kitlesinin olduğunu düşünmüyoruz. Uzun yıllardır takımlarımız, bu olaylara maruz bırakılıyor. Amedspor ve bölge takımlarımız ötekileştirecek ve ayrıştıracak takımlar değildir. Bunu tüm siyasi bileşenlerin, devlet bürokrasisinde çalışanların, spor kamuoyunun çok net bilmesi gerekir” dedi.  

Emniyet de yargı da izledi 

Sivil toplum örgütleri adına açıklama yapan Amed Baro Başkanı Nahit Eren, saldırıların otel önünde başladığına işaret ederek, “Amedspor Kulübü; TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta Bursaspor ile yapacağı müsabaka öncesi teknik heyet ve futbolcuları ile konakladıkları otelin önüne gelen bir grubun; hakaret, tehdit ve ırkçı saikli nefret söylemelerine maruz kalmıştır. Kamu görevlileri, müsabaka öncesi havai fişekler eşliğinde başlayan bu fiilleri engellemeye yönelik yeterli önleyici tedbirleri almamıştır. Fiilleri gerçekleştirenler hakkında yargı makamlarınca da herhangi bir adli süreç başlatılmadığı gibi yaşananlara yönelik kamu otoritelerince önleyici ve tepki gösterir bir beyan ve açıklama yapılmamıştır. Bu tepkisizlikten alınan cesaretle bir sonraki gün müsabaka esnasında kabul edilemeyecek vahim nitelikte ve suç teşkil eden saldırılar ve fiiller icra edilmiştir” dedi.

 

Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu ile Amedspor taraftar grupları basın açıklaması

 

Verilen mesajın farkındayız

Amedspor futbolcuları ve teknik heyetinin sahaya ayak basmalarıyla yeniden saldırıların başladığı ve stattan ayrılana kadar devam ettiğini hatırlatan Eren, “Özellikle 1990'lı yıllarda işlenen faili meçhul cinayetler ve zorla kaybettirmelerle anılan paramiliter güçlerin sembol isimlerinin ve yine o süreçle özdeşleşen beyaz toros resimlerinin tribünde açılarak sergilenmesi, organize bir kötülüğü ve iradeyi açığa çıkarmıştır. Kürt toplumunun hafızasında, bütün karanlığıyla yer edinen bu sembollerin bir futbol müsabakası esnasında sergilemesiyle verilmek istenen mesaj ve tehditle yaratılmak istenen korku atmosferinin farkındayız” şeklinde konuştu. 

Kötülüğün karşısında duralım

Kürtlere yönelik bu tehdit ve pervasızlığın, 1990’lı yıllarda bölgede görev yapmış ve isimleri pek çok ağır insan hakkı ihlalleriyle anılan fail konumundaki kamu görevlilerine yönelik cezasızlık politikasından beslendiğini ve cesaret aldığını da çok iyi bildiklerini vurgulayan Eren, "Büyük bir deprem felaketinin sebep olduğu acıların yasını tuttuğumuz ve hep birlikte yaraları sarmak için büyük bir dayanışma ortaya koyduğumuz günlerde, yaşanan bu çirkin olaylarla amaçlanan kötülüğün hep birlikte karşısında durmalıyız” diye seslendi.

Devlet organlarından bağımsız değil

Amedspor'un, kamu otoriteleri nezdinde karşılık ve destek bulamadığı gibi zaman zaman kısıtlı imkanlarının da sınırlandırıldığını, cezalandırıldığını ve ötekileştirildiğini hatırlatan Eren, şunun altını çizdi: "İki gün boyunca yaşananların, kamu görevlilerinin Amedspor’a yönelik bu yaklaşımından bağımsız olduğunu da söyleyemeyiz. Yetkililerin sessiz ve tepkisiz kalması, yapılanların spor hukuku ve ceza hukuku açısında müeyyidesiz bırakılması, sorumlu kamu görevlilerinin görevden el çektirilmemesi durumunda, yapılanların tasvip edilmiş olduğu anlamına geleceğinin de bilinmesini isteriz” dedi.

Gereğini yap, mağlup say!

Türkiye Futbol Federasyonu’nun olaylara seyirci kalmasına tepki gösteren Eren, şunları ifade etti: “Bu sebeple, öncelikle Spor Hukuku açısından TFF’yi Futbol Disiplin Talimatlarının gereğini yapmaya davet ediyoruz. Bursaspor Kulübü, alanın güvenliğini sağlamayarak Spor Disiplin Yönetmeliğinin 14. maddesini ihlal etti. Bursaspor taraftarı, beyaz toroslar ve bazı suçluların posterlerini açarak 'suç ve suçluyu öven, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, benzeri araçlar ile aşağılayıcı, nefret saikli ayrımcı, tahrik ve taciz edici nitelikte, etnik ve bölgesel ayrımcılık' içeren tezahüratlarda bulundu. Saldırılar altında, can güvenlikleri olmadan Amedspor’un maça devam ettirildiği dikkate alınarak Bursaspor’un hükmen mağlup sayılmasına karar verilmeli.

Tespit ve men

Sportmenliğe, oyun kurallarına ve Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) kararları ile talimatlarına aykırı davranan Bursaspor futbolcuları, tespit edilerek resmi müsabakalara katılmaktan men edilmesine karar verilmeli. Bursaspor'un lig süresince bütün resmi müsabakalarını seyircisiz oynamasına; taşkınlık yapan, fiziki saldırıda bulunan, kesici delici aletleri stada sokan, suçu ve suçluyu öven pankartlar taşıyan, ırkçı ve nefret içerikli çirkin ve kötü tezahürat yapan bütün seyircilerin tespit edilerek bu seyirciler hakkında ömür boyu bütün müsabakalara giriş yasağı getirilmesine ve uygun görülen diğer disiplin cezalarının da uygulanmasına karar verilmelidir.”

UEFA'ya da başvuruluyor

Özellikle müsabaka esnasında ve öncesinde ırkçı ve ayrımcı davranışlar nedeniyle UEFA disiplin yönetmeliği uyarınca UEFA Etik ve Disiplin Kurlu'na da Amed Sportif Faaliyetler olarak başvuru yapılacağını dile getiren Eren, şöyle konuştu: “İki gün boyunca gerek nefret söylemleri gerekse ceza kanunu kapsamında birçok suç tipini içeren fiiller hakkında yargı makamlarınca etkin ve hızlı bir soruşturma ile faillerin tespit ederek yargı önüne çıkarmaya davet ediyoruz. Vahim fiiller nedeniyle başta İl Valisi ve İl Emniyet Müdürü ile sorumluluğu bulunan tüm kamu görevlileri hakkında derhal idari soruşturma başlatılması ve bu süreçte görevden el çektirilmeleri çağrısında bulunuyoruz.” AMED

 

*****

14 Baro'dan tepki

14 baro, Amedspor-Bursaspor maçındaki ırkçı saldırıların Amedspor şahsında Kürt halkı başta olmak üzere tüm toplumsal kesimlere karşı işlendiğini belirterek, faillerin cezalandırılmalarını istedi.

Bursa'daki organize ırkçı saldırılara karşı Agirî, Êlih,Çewlîg, Bedlîs, Dersîm, Amed, Çolamêrg, Qers, Mêrdîn, Mûş, Sêrt, Riha, Şirnax ve Wan baroları yazılı açıklama yaptı. 14 baronun açıklamasında, ırkçı saldırıların Amedspor kafilesinin kaldığı otel önünde başladığına işaret edilerek, “Bu saldırılar, içeriğinden de anlaşıldığı üzere sadece Amedspor’a karşı değil, Amedspor temsiliyetinde başta Kürt halkı olmak üzere tüm toplumsal kesimlere karşı işlenmiştir. Nefret saldırılarına maruz kalan Amedspor ile dayanışma içerisinde olduğumuzu, yetkililerin her türlü ırkçı ve ayrımcı yaklaşım ile nefret söylemine karşı önleyici tedbir almasını, toplumsal barışı zehirleyen bu fiillere karşı etkin bir soruşturmanın yürütülerek ihmali olan sorumlular ile faillerin cezalandırılmasını talep ediyoruz” denildi.

 

*****

'Önlemler alındı' denilmiş

Bursa Barosu, maç öncesi savcılığa yaptıkları başvuruya “gerekli önlemler alındı” yanıtı aldıklarını belirterek, ırkçı saldırının takipçisi olacaklarını bildirdi.

Bursa Barosu, ırkçı saldırılara ilişkin açıklama yaptı. Karşılaşma öncesi muhtemel provokasyonlar ve şiddetin önlenmesine ilişkin olarak maç günü Cumhuriyet Başsavcılığı ile iletişime geçtiklerini ifade eden Baro, yetkililerin kendilerine tüm önlemlerin alındığı bilgisini paylaştığını duyurdu. Baro açıklamasının devamında şu hususları paylaştı: “Tüm bunlara rağmen Bursa’mızı ve Bursaspor’umuzu temsil etmeyen kişilerce, stada 90’lı yılların karanlık faili meçhul cinayetlerine gönderme yapan afişler açılmıştır. Deprem bölgesinden gelen misafir bir takıma münferit kişilerce gerçekleştirilmiş bu tür eylemlerin karşında olduğumuzu belirtmek isteriz. Bursa Barosu Başkanlığı olarak hiçbir şartta, bu nitelikteki davranışları kabul etmediğimizi, depremin yaralarını sarmaya çalıştığımız günlerde yapılan bu provakasyonları ve şiddet eylemlerini kınadığımızı belirtiyor, durumun yasal takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.