Bakırhan: Halklarımızın baharı geliyor

HDP Eşbaşkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan

HDP Eşbaşkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan

  •  Bütün baskı, tutuklama, kumpas ve kapatma davaları ile ırkçı saldırıların HDP’yi durduramadığını vurgulayan Eşbaşkan Yardımcısı Bakırhan, “2022’nin halklarımızın baharı olacağına inanıyorum” dedi. 

 

Sorunları çözemeyen ve çözme iradesi gösteremeyen iktidarın, sağlam bir duruş ve iradeye sahip olan HDP’yi hedef aldığını belirten HDP Eşbaşkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan, kararlı bir mücadeleyle bunu boşa çıkardıklarını söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) kendisine yönelik devam eden sistematik saldırıların eşliğinde 2021’i geride bırakıyor. Hakkında 2021’de kapatma davası açılan, çalışanı katledilen, milletvekilliği düşürülen ve siyasi soykırım kapsamında çok sayıda üyesi gözaltına alınıp tutuklanan HDP, kendisine dönük saldırılara karşılık vermeyi, örgütlülüğünü koruyup geliştirmeyi bildi. HDP, 2021’de 500 kadar miting düzeyinde halk buluşması gerçekleştirdi. HDP Eşbaşkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan, Kapatma davası ile katliam ve baskılara karşı yıl boyunca demokrasi, özgürlük, mücadelesi veren HDP'nin yaşadıklarını, ANF'ye anlattı.

HDP geri adım atmadı

HDP’nin yıllardır, devletin baskı ve sindirme politikalarına maruz kaldığını; Deniz Poyraz’ın katledilmesinin de ilk cinayet olmadığını hatırlatan Bakırhan, bu saldırıları da katilleri de 90'lı yıllardan tanıdıklarını ve geri adım atmadıklarını söyledi. Eşbaşkanları, binlerce yöneticisi, milletvekilleri, belediye eşbaşkanları, diğer seçilmişleri içeride olmasına rağmen HDP’nin durmadan mücadele devam ettiğini kaydeden Bakırhan, “Kars’tan Edirne’ye kadar HDP'yi seven ve hep yanında duran milyonlar da hiç vazgeçmedi. Bütün kampanyalarımıza; eylem ve etkinliklerimize kararlılıkla katılıp yanımızda durdular. Bu sahiplenme bizim için çok anlamlı olmanın ötesinde sorumluluğumuzu artırdı ve ayrıca iktidara da yanıt oldu” dedi. 

Kadın mücadelesini domine etti

HDP Kadın Meclisi’nin 8 Mart’ta yüz binlerce Türkiyeli kadınla buluştuğunu; Kadın Meclisi öncülüğünde, ‘Kadın Yoksulluğuna Hayır’ etkinlikleri düzenlendiğini, nlarca kente gidildiğini anımsatan Bakırhan, “Mevsimlik tarım işçisi kadınlardan fabrikalarda çalışan emekçi kadınlara, düşük ücretli ve güvencesiz çalışmaya zorlananlardan asgari ücretle çok kötü yaşam koşullarında çalışan kadınlara kadar buluşmalar yapıldı.  Yaşam koşulları her geçen gün zorlaştırılan, her gün tanıdıkları ya da tanımadıkları bir erkeğin şiddetine maruz kalma riskiyle yaşayan kadınların mücadelesi ve görünürlüğü 2021'de bütün olumsuzluklara rağmen çok anlamlıydı. Bu, vazgeçmeyen kadınların, onları sindirmeye çalışanlara mesajıydı. HDP'nin duruşu ve çizgisi itibarıyla bir kadın partisi oluşu ve bu konuda yarattığı farkındalık ve öncülük yadsınamaz” şeklinde konuştu. 

Dünyada böyle bir parti yok

Eşbaşkan Yardımcısı Bakırhan, Newroz’u İstanbul'dan Amed'e, Siirt'ten İzmir'e ‘Vardık, Varız, Varolacağız’ şiarıyla milyonlarca insanla birlikte kutladıklarını hatırlatarak, şöyle devam etti: “Baskı, şiddet ve hukuksuzlukla üzerimize gelinmesine rağmen amaçlarımızdan, irademizden vazgeçmeyeceğiz, buradayız, burada olmaya devam edeceğiz ve sonuç alıncaya kadar da devam edeceğiz, mesajı verdik. Bizi ayakta tutan, bize direnme gücü veren, baskıları boşa çıkaran halkın bu sahiplenmesidir. Dünyada HDP gibi demokratik siyaset yapan, ancak bunca zulme uğramasına rağmen güçlenerek ve boyun eğmeden duruşunu sürdüren başka bir parti yoktur. Bu da dünyanın her yer yerinde HDP'nin saygıyla anılmasını ve bir irade olarak görülmesini sağlıyor. İnatçıyız, direnişçiyiz, mücadeleciyiz, bu mücadelenin başarıya ulaşması için başta yöneticilerimiz olmak üzere, halkımızın 7’den 77’ye katlanmayacağı zorluk yoktur. 2021 Newrozu’nda da yeniden duymak istemeyenlere tekrar etmiş olduk.”

Herkes için adalet

21 Mart’tan hemen sonra ‘Herkes İçin Adalet’ kampanyasını başlattıklarını; 70 il ve ilçe merkezinde halklarla buluştuklarını belirten Bakırhan, “Eşbaşkanlarımızın ve seçilmişlerimizin de içinde olduğu yürüyüşler yaptık. Binlerce insanın katıldığı 500 kadar halk buluşması yaptık. Yürüdüğümüz her kentte, o kentin kendi dinamikleri, STK’larıyla, esnaflarıyla, işçileriyle, köylüleriyle, emekçileriyle buluşarak tasfiye politikalarına en büyük yanıtı verdik” dedi. 

HDP’liyiz her yerdeyiz

Daha sonra ‘HDP’liyiz, Her Yerdeyiz’ adıyla da bir kampanyaya başladıklarını; 71 merkezde her milliyetten her inançtan ve her sınıftan insanlarla buluştuklarını ifade eden  Bakırhan, şunları dile getirdi: “Toplantılar, mitingler yaptık, şölenler düzenledik. 55 büyük ilçe merkezinde STK ve kent dinamikleriyle buluştuk. ‘HDP’liyiz Her Yerdeyiz’ kampanyamızda 500 bin aile ile buluşma şansını yakaladık. Bu, iktidar dahil olmak üzere hiçbir partinin dünya ölçeğinde bu kadar kısa sürede ulaşabileceği bir rakam değil. Bir yıl içerisinde 10 bin köyümüzü ziyaret ettik. Sadece kent merkezleriyle sınırlı bir çalışma yürütmedik. Kars’ın köylerinden Tekirdağ’ın köylerine kadar gittik. Bizim için çok iyi oldu. Siyasi partiler daha çok kent merkezlerindeki dinamiklerle görüşerek yetinmeye çalışırken biz en ücra köşelere kadar bu kampanyamızla birlikte ulaşmaya çalıştık.”

Aş ve iş buluşmaları

‘Aş, İş Buluşmaları’ çerçevesinde Türkiye’nin yedi bölgesinde her yere bir haftalık süre ayırarak, kentlerin en yoksul kesimleri, esnafları, çiftçi ve üreticileriyle bir araya gelip sorunları yerinde dinlediklerini kaydeden Bakırhan, bu çalışmanın, Türkiye’nin ekonomik panaromasını yansıtan bir çalışma olduğunun altını çizdi. 

11 maddelik tumum belgesi

Türkiye halkları ve demokrasi için çok önemli bir çalışmayı da Eylül 2021’de yaptıklarını söyleyen Bakırhan, şöyle konuştu: “Bu Türkiye'nin mevcut sorunlarına karşı oluşturduğumuz ve çözüm önerilerimizi ana hatlarıyla paylaştığımız 11 maddelik ‘Tutum Belgesi’ydi. Türkiye’de ortak mücadelenin, ortak üretmenin, bir arada olmanın koşullarını nasıl sağlayacağımızı bu tutum belgesiyle ortaya koyduk. Tutum belgemiz çerçevesinde Türkiye’nin çok önemli merkezi STK’ları, siyasi partileri, sendikaları ve meslek örgütlerine gittik; aydınlarla, yazarlarla, sanatçılarla bir araya gelerek geleceğe dönük tutum ve önerilerimizi paylaştık. Türkiye için önemli bir belgeydi, bir çıkış belgesiydi. Çoklu krize çoklu önerilerle cevap vermeye çalıştık. Yoğun ilgiyle karşılandı, çok beğenildi. Demokratik zeminde siyaset yapmanın olanaklarını arttırdığını görüştüğümüz bütün çevreler ortaya koydu.”

Umudu hep diri tuttu

Bütün baskı, tutuklama, kumpas ve kapatma davaları ile ırkçı saldırıların HDP’yi durduramadığını vurgulayan Bakırhan, “Umudunu hep diri tutan, her daim bize güvenen ve varlığımızı borçlu olduğumuz Kürtlerin, emekçilerin ve bütün ötekilerin bu güvenini 2021’de de boşa çıkarmadık” diye konuştu. 

Yargıtay Başsavcılığı tarafından açılan kapatma davası ve Erdoğan talimatıyla sürdürülen Kobanê kumpas davasına işaret eden Bakırhan, şunları ifade etti: “HDP 12. partimiz. Bugüne kadar kimi kapandı, kimi kapatıldı. Türkiye'nin bu konudaki sicili de temiz değil. Her yeni kurduğumuz partide biraz daha güçlendik ve her defasında biraz daha büyüdük. Bu da partimizi kapatmanın günlük sığ hesapların bir sonucu olduğunu, çözüme hizmet etmediğini ortaya koyuyor. Devlet, her defasında başta Kürt sorunu olmak üzere aslında temelde demokrasi sorunu olan bir meseleyi; Kürtleri ve öteki olarak gördüğü tüm çevreleri baskılamak ve sindirmek için kullanıyor.

İsmi çok önemli değil

Sistem şunu iyi anlamalıdır; HDP, bir fikriyattır, güçlü bir tabana dayanıyor. Partisinin isminin ne olduğu, kapatılması halinde çok önemli değildir. Yerine bu fikriyatı temsil eden bir şey her zaman konulur. Biz, partimizi kapattırmayacağız, kapatma davasını hep birlikte boşa çıkaracağız. Hiçbir zaman bize umut bağlayan, bedellere rağmen yanımızda duran halkımızı partisiz, seçeneksiz bırakmadık, bırakmayacağız. Bu konuda çoklu seçeneklere sahip bir geleneğe sahibiz. Partimizin kapatılmayacağına inanıyoruz. Eğer bir suçlu varsa demokrasiyi savunduğu; emekçilere, yoksullara, Kürtlere sahip çıktığı için HDP’yi kapatma davası açanlardır. Sorunları çözmeyenler suçludur, sorunları güdümlü yargı sopasıyla çözmeye çalışanlar suçludur. Hiçbir zaman kendimizi de partimizi de suçlu görmüyoruz. Haklıyız ve haklı mücadelemizi yürütmeye devam edeceğiz.

Tarih ve hukuk dersi

Kobanê kumpas davası, 6-7 yıl sonra açılan ısmarlama bir davadır. Partimizin Kobanê konusundaki duruşu net ve açıktır. Dünyanın neresinde olursa olsun barbar bir zihniyete karşı mücadele eden halkların her zaman yanında olduk. Sistemin kışkırtıcı ve provokatif anlayışa sahip dili, süreci bu noktaya getirdi. Biz normal bir yargı sürecinde Kobanê dosyasının beraatle sonuçlanacağını düşünüyoruz. Kaldı ki arkadaşlarımız oradaki savunma ve duruşlarıyla tarihi dersler veriyor, hukuk dersi veriyor. Bizim yargılandığımız değil, arkadaşlarımızın sistemi, devleti ve uygulamalarını sorgulayıp yargıladığı bir davaya dönüştü. Bu nedenle birkaç defa heyet değiştirdiler. Değiştirmek zorunda kaldılar, çünkü elle tutulur bişey yok. Bu oyunları 2022’de hep birlikte boşa çıkaracağız. 2022’nin halklarımızın baharı olacağına inanıyorum.”  ANKARA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.