Bu çürük düzeni değiştireceğiz

Yeşil Sol Parti Erciş mitingi

Yeşil Sol Parti Erciş mitingi

  • HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar, AKP'li Cumhurbaşkanı'nın savaş yatırımlarıyla propaganda yaptığını, çünkü savaştan beslendiğini belirterek, "Savaşa ve ranta dayanan bu adaletsiz sömürü düzenini; bu çürük düzeni hep birlikte değiştireceğiz" dedi.

Yeşil Sol Parti’nin Bedlîs’te düzenlediği mitingde konuşan HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar, iktidarın baskılarına dikkat çekerek, “Baskılara boyun eğmeyen, diz çökmeyen Kürt halkının onurlu duruşundan korkuyorlar” dedi.

Yeşil Sol Parti, Bedlîs’te binlerce kişinin katılımıyla miting düzenledi. Sloganlarla kent merkezindeki miting alanına gelen halk, sahneden çalınan müzikler eşliğinde halaya durdu. Yeşil Sol Parti milletvekili adaylarının selamlamasının ardından HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar konuştu.

 Bedlîs’in zulüm iktidarını göndermeye hazır olduğunu ifade eden Sancar, “Bitlis Yeşil Sol ile Meclis'e temsilcilerini göndermeye hazır. Değişim, demokrasi, barış, özgürlük adalet ve eşitlik için geliyoruz. İşte buradan bütün Türkiye’ye, Bitlis’in o güçlü kararlı duruşunun selamını gönderiyoruz. Bizler seçim çalışmalarımızı halkalarımızla birlikte yürütüyoruz.  AKP-MHP ittifakı seçim kampanyasını zulümle, zorbalıkla, yalanla yürütüyor. Her gün yeni operasyon düzenliyorlar. Basına baskı uyguluyorlar. Özgür basın emekçilerini gözaltına alıyorlar, tutukluyorlar. Burada ve ülkenin dört yanında bu yöntemle halkı susturabileceklerini sanıyorlar ama yanılıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, işte buradayız, sesimizi her yere duyuruyoruz, en çok da Saray duysun” dedi.

 

 

Neden bu kadar operasyon?

"Neden bu kadar operasyon?" diye soran Sancar, şöyle devam etti: "Çünkü biliyorlar değişim gücü ve iradesi buradadır. Türkiye’nin geleceğini kuracak güç bizleriz, sizlerin desteğiyle Yeşil Sol Parti’dir. Sizden korkuyorlar, baskılara boyun eğmeyen, diz çökmeyen Kürt halkının bu onurlu duruşundan korkuyorlar. Biliyorlar ki, bu saltanata, bu hırsız, yozlaşmış düzene, bu savaş politikalarına son verecek güç de bizdedir, bu halkın kararlı mücadelesindedir. Onun için saldırıyorlar ama nafile. On yıllardır aynı yöntemleri uyguluyorlar ama bizler yürüyüşümüzden bir adım bile sapmadık. Bir an bile duraksamadık. Arkadaşlarımızı tutukladılar, darbe operasyonları yaptılar, yoldaşlarımızı siyasi rehine olarak cezaevlerinde tutuyorlar ama bir gidiyoruz binlerce geliyoruz.”

Çözümsüzlükten besleniyorlar

AKP-MHP iktidarının tarihin çöp sepetine gideceğini belirten Sancar, “Sonra bu düzeni değiştiren güç olarak bizler Meclis'te en etkili şekilde temsil edileceğiz ve bu ülkeye demokrasinin, barışın, özgürlüğün, adaletin yolunu açacağız. Bizler değiştireceğiz. Bizlerle barış ve demokrasi gelecek. İktidarın ayakta kalmak içi başvurduğu yol, savaş ve düşmanlık politikalarıdır. Kürt sorununda çözümsüzlüğü varlıklarının sürdürmenin temel yolu olarak belirlemişler. Kürt sorununa savaş yöntemleriyle, güvenlikçi anlayışla yaklaşmak, onlar için ayakta kalmanın artık yolu olmuştur. Biz bunu da boşa çıkarıyoruz. Kürt sorununa demokratik çözüm için geliyoruz. Bizler bu ülkede demokratik çözümü, kalıcı çözümü, büyük barışı kurmak için söz verdik. Bunun için 14 Mayıs’ta Yeşil Sol’u Meclis'e en güçlü şekilde göndermek gerekiyor. Bütün halklarımıza çağrımızdır, Bitlis bunun da en güzel örneğini verecektir. Bitlis halkına çağrı yapıyorum, inanıyorum, bu seçimlerde Meclis'e üç vekili de göndereceğiz” şeklinde konuştu.

Savaş yatırımıyla övünüyor

Savaş politikalarının, yoksulluğun en temel sebebi olduğunu ifade eden Sancar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her gün savaş politikalarına yaptıkları yatırımlarla övünüyorlar. AKP’nin cumhurbaşkanı adayı profil resmini değiştirdi. Savaş sembollerini koydu oraya. Demek ki medet umdukları tek yol kalmış, o da savaş politikaları. Bu ülkeye yıkımı getiren, canlarımızı alan, ekmeğimizi gasp eden bu savaş politikalarıdır. Kürt sorununda çözümsüzlüktür. Yoksulluğu bitirmek, canlarımızı yaşatmak için mutlaka ama mutlaka Kürt sorununa demokratik çözüm gelecek.”

 

 

Korku iklimi yayıyorlar

AKP-MHP’nin devlet imkanlarını sonuna kadar kullanarak seçim çalışmaları yürüttüğünü ifade eden Sancar, “Halkın parasını halka karşı kullanıyor, haram olsun onlara. Başka nasıl yürütüyorlar? Yalanlarla yürütüyorlar, her gün yalan propagandayı ülkenin her yanına yayarak bir korku ortamı yaratmaya çalışıyorlar. 14 Mayıs bir darbe günüymüş, diyor İçişleri Bakanı Soylu. Birazcık haysiyet olsa aday olduğu anda bakanlıktan istifa ederdi. Madem etmiyor biz göndereceğiz onu. Onu da ağa babalarını da göndereceğiz. İşledikleri suçların hesabını da soracağız. Kimse bunların yaratmak istediği korku ortamına asla kulak asmasın. Boş propagandalara asla kulak asmayın, asla prim vermeyin. Bu kayyum politikalarını tarihin çöplüğüne gönderme zamanıdır. Halkın iradesini yeniden yönetime getirme zamanıdır. Korkuyu asıl onlar yaşıyorlar, kaybedeceklerini biliyorlar. Onlara kaybettirecek en büyük ve kararlı duruş da Kürt halkının ittifaklarıyla oluşturduğu duruştur, yaratığı yürüyüş, büyüttüğü güçtür. Kürt Özgürlük ve demokrasi İttifakı’nı da kurduk. En büyük ittifakı halkımızla kurduk. Birlik olalım, birliğimizi kimsenin bozmasına izin vermeyelim, irademizi güçlü tutalım. Bu düzeni değiştirelim bu iktidarı gönderelim” dedi.

Kürt kentleri en yoksulu

Kurdistan kentlerinin en yoksul kentler olduğunu belirten Sancar, konuşmasını şöyle tamamladı: “Ahlat’ta saray yapıyorlar. Bitlis'in yoksulluğunu zor şartlarını görmüyorlar, görmemeleri onların zihniyetinden kaynaklanıyor, Van, Hakkari, Şırnak, bütün Kürt şehirleri gelişmişlik sırasının en altındadır. Bitlis, Türkiye’de gelişmişlik bakımından 81 ilin 76. sırasındadır. Yani sefaletin en büyük olduğu illerden biridir. Kürt halkı bunu hak etmiyor, bunu değiştireceğiz. Ülkeye refahı ve eşitliği de hep birlikte getireceğiz. Sefalet, yoksulluk kader değildir. Bir ülkede toplumun büyük kısmı yoksulluk içinde yaşıyorsa birileri çok zengin olduğu içindir. Birileri ülkenin kaynaklarına el koyduğu için milyonlar aç ve yoksul kalıyor. Bu adaletsiz sömürü düzenini değiştirmek de bizlerin görevidir. Bu düzeni değiştireceğiz, sefalet soygun talan düzenini, savaşa ranta dayanan bu çürük düzeni hep birlikte değiştireceğiz. 14 Mayıs büyük değişimin dönüm noktası olacaktır. Oylarınızla, kararlığınızla aydınlığa yürüyen yolu açtığımız gün olacaktır. 14 Mayıs’ta karanlığa son vereceğiz, halkların meşalesini yakacağız.”

Sancar’ın konuşmasının ardından miting müzik dinletisiyle sona erdi. BİTLİS

 

*****

Hiçbir güç bizi durduramaz

Yeşil Sol Parti'nin Erdîş mitinginde konuşan HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar, "Şimdi kazanma zamanı. Bizler kazanınca ülkedeki tüm emekçiler, yoksullar kazanacak" dedi. Yeşil Sol Parti Wan İl Eşsözcüsü Veysi Dilekçi de "Bu mücadelenin önünde artık hiçbir güç duramayacaktır" diye konuştu. 

Yeşil Sol Parti, Wan’ın Erdîş (Erciş) ilçesinde binlerce kişinin katılımıyla miting düzenledi. Kent merkezine 8 kilometre uzaklıkta bulunan Fener Alayı alanında düzenlenen mitingde, “Ya onurlu bir barış ya görkemli bir direniş” ve “Ne olursa olsun son muhteşem olacak” dövizleri açıldı. Gençler ve kadınların yoğunlukta olduğu mitingte sık sık “Bijî serok Apo”, “Jin jiyan azadî” ve "Bê serok jiyan nabe” sloganları yükseldi. Yeşil Sol Parti bayraklarıyla donatılan alana giriş yapan yurttaşlar, uzun bir süre halaya durdu. Miting programı, saygı duruşunun ardından başladı.

Hala bedel ödüyoruz

Tertip Komitesi üyelerinin mitinge katılanları selamlaması sonrası Yeşil Sol Parti Wan İl Eşsözcüsü Veysi Dilekçi konuştu. Dilekçi, "Biz öyle kolay kolay buraya gelmedik. Büyük bedeller ve mücadelelerle buraya geldik. Hala bunun bedelini ağır ödemeye devam ediyoruz. Bu mücadelenin önünde artık hiçbir güç duramayacaktır. Erciş halkı seçimde herkese gereken dersi verecektir” dedi.

İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkan Yardımcısı Menican Gülmez de tüm baskılara rağmen halkın boyun eğmediğini vurguladı. Gülmez, "Bu yüzyıl, Kürtlerin yüzyılı olacak. Kürtlerin birliği Saray’ın zulmünü yenecek" diye konuştu.

Kötülük ittifakı var

Son olarak konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Mithat Sancar ise kadınların ve gençlerin öncülüğünde zafere yürüdüklerini söyledi. Sancar, şunları ifade etti: "Karşımızda bir soygun, talan ve savaş iktidarı, bir kötülük ittifakı var. Bu ülkeyi soyuyorlar sonra vaatlerde bulunuyorlar. Wan’da bir deprem yaşadık, 13 yıl geçtiği halde verdikleri sözleri tutmadılar. Halen 74 ailemiz konteynerda yaşıyor. Bu yıl iki deprem daha yaşadık ve bir felakete dönüştü. Bu felaketin sorumlusu AKP-MHP iktidarıdır. Bu yolsuzluk düzenini, bu iktidar kurdu. Depremden sonra insanları enkaz altında çıkaracak yardımları ulaştırmadılar ve insanlar hayatlarını kaybetti. Şimdi bu iktidar çıkmış 'bir yıl içerisinde tüm konutları inşa edeceğiz' diyor. Wan’da 13 yıldır yapmadınız, şimdi mi yapacaksınız? Bu iktidar halkı yoksulluğa reva görüyor, çünkü halkı değil, kendi sarayını ve yandaşını düşünüyor. Şimdi bu ülkede üç gençten biri iş bulamıyor. İşsizlik oranının en yüksek olduğu kentlerden biri de Van'dır. Gençlerimiz iş imkanlarından yararlanamıyor, bir parça ekmek kazanmak için sefalet şartlarında mevsimlik işçi olarak çalışıyor. Giderken aynı zamanda Kürt oldukları için ırkçıların saldırılarına maruz kalıyorlar. Daha dün Kadıköy’de bir gencimiz Kürtçe şarkı söylediği ve partimiz üyesi olduğu için ırkçı bir saldırıyla katledildi.”

 

 

Bu iktidar darbecidir

Irkçılığa ve Kürt düşmanlığına "dur" diyeceklerini kaydeden Sancar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu iktidar Kürt düşmanlığıyla ayakta kalıyor. Halkı ayrıştırıyor, düşmanlığı derinleştiriyor. Tek dertleri saltanatlarını sürdürmektir. Buna en güçlü cevabı Kürt halkı, onurlu mücadelesiyle veriyor. Onları 14 Mayıs’ta sandığa gömecektir. Hep birlikte mücadelede kenetlenmeliyiz. Kimliğimizi tanımayan bu iktidara mutlaka son vermeliyiz. ‘Seçimler darbe olacak’ diyorlar. En büyük darbeci bu iktidardır. Halkımızın iradesine kayyumlarla darbe yapan, siyasetçilerimizi kumpas davalarıyla cezaevlerinde rehin tutunlar, bu darbeci rejimin sahipleridir. AKP-MHP iktidarı mutlaka göndereceğiz. Kayyum atanan belediyelerimize halkımızın iradesi ile yeniden döneceğiz. Zindanlarda haksızca rehin tutulan kardeşlerimizi özgürlüğüne kavuşturacağız. Bu günler yakındır. Sizlerin kararlı duruşu, özgürlüğü ve demokrasiye getirecek. AKP ne kadar bu savaş politikalarını sürdürürse sürdürsün demokratik çözüm isteyen milyonları karşısında bulacak. Onun için Yeşil Sol Parti’yi Meclis'e en güçlü şekilde göndermeniz gerekiyor.”

Şimdi kazanma zamanı

Direnerek bugünlere geldiklerini ifade eden Sancar, "Zulme boyun eğmedik, haksızlığa boyun eğmedik ve şimdi kazanma zamanı. Bizler kazanınca ülkedeki tüm emekçiler, yoksullar ve hepimiz birlikte kazanacağız. Demokrasiyi ve barışı biz getireceğiz. Onun için Meclis'e en yüksek temsiliyette girmemizi sağlamanız gerekiyor. İnanıyoruz mutlaka başaracağız" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından miting, müzik dinletisiyle devam etti. WAN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.