Bu yürüyüş bir başlangıç

Büyük Özgürlük Yürüyüşü-Elih

Büyük Özgürlük Yürüyüşü-Elih

  • İki koldan devam eden Büyük Özgürlük Yürüyüşü, Amed'in ilçeleri ve Êlih'e vardı. Bu yürüyüşün bir son değil, başlangıç olduğunu belirten HDK Eşsözcüsü Cengiz Çiçek, "Sayın Öcalan fiziki özgürlüğüne, Kurdistan statüye kavuşuncaya kadar yürüyeceğiz" dedi.

Kuzey Kurdistan'daki sivil toplum örgütleri ve partilerin, Qers ve Wan'dan 1 Şubat'ta başlattığı ve 15 Şubat’ta Amara’da tamamlamayı planladığı Büyük Özgürlük Yürüyüşü, 14. gününde.

Yürüyüşün Wan kolunda yer alan siyasetçiler ve demokratik kitle örgütü temsilcileri, dünkü yolculuklarına  Mêrdîn'in Şemrex (Mazıdağı) ile Dêrik ilçeleri arasındaki kırsal bölgede başladı. Bir süre halaya duran yürüyüşçüler, daha sonra kent merkezine geçti. Yürüyüşçüler, kentin girişindeki bir petrol istasyonunda davul ve zurna eşliğinde karşılandı. Kitlede kadınların yoğunluğu dikkati çekti. Birçok kişi de yöresel kıyafetlerle karşılamaya katıldı. Yürüyüşçülere karanfiller veren yurttaşlar, uzun bir süre halaya durdu. 

Yürüyüşçüler, kitleyle birlikte daha sonra kent meydanına kadar yürüdü. Yürüyüş boyunca “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganları atıldı. Yürüyüş güzergahında bulunan yurttaşlar da zafer işaretleri ve alkışlarla yürüyüşçülerin coşkusuna ortak oldu.  Yürüyüş sonrası konuşan DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, "Bu yürüyüş, faşizm karanlığına karşı demokratik cumhuriyetin yolunu açma yürüyüşüdür. O yüzden karanlığı def edip, yeni bir yol bulma yürüyüşüdür. Kürt halkının kendi kaderini belirleme yürüyüşüdür. Barış annelerinin ‘Êdî bes e’ yürüyüşüdür. En ağır bedelleri ödemiş Kürt halkının yürüyüşüdür" dedi.

 

 

Yürüyüşçülerin bir sonraki durağı Amed'in Xana Axpar (Çınar) ilçesi oldu. Yürüyüşçüler, önce tarihi Zerzevan Kalesi'ne çıktı. DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Beritan Güneş, Zerzevan Kalesi eteklerinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kitaplarından bir kesit okudu. 

Yürüyüşçüler, daha sonra ilçe merkezine geçti. Kalabalık bir kitle, yürüyüşçüleri davul ve zurnayla karşıladı. Ardından DEM Parti binasında kadar yürüyüş gerçekleştirildi. Birçok yurttaş, evlerinin balkonlarından yürüyüşçüleri selamladı. 

DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve barışın gelmesini istediklerini belirterek, “Bugün cezaevlerinde tecridin kırılması için yüzlerce tutsak açlık grevinde. Anneler Adalet Nöbeti'nde. Özgürlük Yürüyüşünü hep birlikte büyütüyoruz” dedi.

 

 

Qers kolu

Qers kolu ise bugün Êlih’teydi. Yürüyüşçüler, kent girişindeki Kıra Dağı mevkisinde büyük bir coşkuyla karşılandı. Özgürlük Yolcularını çiçeklerle karşılayan halk, meşaleler yaktı, havai fişekleri patlattı. "Güneşin batmadığı, çiçeklerin solmadığı özgürlüğe yürüyoruz" ve "Roj bilind dibe, Kurdistan azad dibe" (Güneş yükseliyor, Kürdistan özgürleşiyor) pankartlarının açıldığı karşılamada, davul, zurna ve erbane sesi hiç susmadı.  Karşılama, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için havaya bırakılan 75 beyaz balonla son buldu.

Konvoyla kent merkezine geçildi. Burada konuşan HDK Eşsözcüsü ve DEM Parti Milletvekili Cengiz Çiçek, şunları söyledi: “Kürt halkı kendi değerleriyle vardır, var olacaktır. Bu yürüyüş, Kürt soruna çözüm ve Sayın Abdullah Öcalan’a özgürlük içindir. Üç yıldır İmralı’dan haber alamıyoruz. Bu yürüyüş, adalet yürüyüşüdür. Kürt halkı bu topraklarda adalet, kendi değerlerine saygılı olunmasına istiyor. Kurdistan’ın her yeri kayyum ve toplu mezarlarla dolu. Yüzyıllık statükocu, inkarcı, asilamilasyonuculara sesleniyoruz; bizim bir kimliğimiz ve onurumuz var, onurumuzdan vazgeçmeyeceğiz. Bu yürüyüş aynı zamanda bir özgürlük yürüyüşü. Her türlü inkarcı sistemi tarihin çöp sepetine gönderme yürüyüşüdür. Bu yürüyüş Batman’dan Kürt olup, Ankara’da kurt olanlara inat biz yaşamı uğruna ölecek kadar severiz diyen Kemal Pir, Hayri Durmuş’un yürüyüşüdür. Bu hakikat yürüyüşüdür. Sakine Cansız, Aysel Doğanların yürüyüşüdür. Bu yürüyüşe omuz ve destek veren herkese teşekkür ediyoruz.”

Bu yürüyüş son değil

Kürdistan topraklarının zulmün değil, direnişin kalesi olduğunu ifade eden Çiçek, “Kürdistan toprakları, özgürlüğün eşitliğin toprakları olacaktır. Bu yürüyüş demokrasi mücadelesini büyütme, bu yürüyüş 31 Mart’ta kayyımları def etme yürüyüşüdür. Bu yürüyüş son değildir ve bir starttır. Onlarca yıl faşizme karşı bir yürüyüş içerisindeyiz. Sayın Öcalan fiziki özgürlüğüne, Kurdistan statüye kavuşuncaya kadar binler, on binler olarak bu yürüyüşe devam edeceğiz. Zafer için direnen Kurdistanlılarındır” dedi.

Mehmet Sincar anıldı

Yürüyüşçüler, Êlih’te 4 Eylül 1993’te katledilen Demokrasi Partisi (DEP) Milletvekili Mehmet Sincar’ı andı. Çarşı Mahallesi'nde bulunan Elma Sokağı'ndaki anmaya, Sincar'ın katledildiği saldırıda yaralanan DEP eski Milletvekili Nizamettin Toğuç da katıldı. Yürüyüşçüler ve beraberindekiler, Mehmet Sincar ve katledilen Kürt siyasetçi Habip Kılıç ile Metin Özdemir'in fotoğraflarını taşıdı. Saygı duruşunun ardından konuşan DEM Parti Milletvekili Newroz Uysal Aslan, şunları söyledi: "Cumhuriyet tarihi katliam, asimilasyon ve inkar ile dolu. Demokratik siyaset yapanlar katledildi, cezaevine atıldı. Katledenler cezalandırılmadı, ödüllendirildi. Mehmet Sincar’ın davası zaman aşımı gerekçesiyle tozlu raflara kaldırıldı. Faillerin kim olduğunu biliyoruz. Mehmet Sincar şahsında katledilen bütün arkadaşlarımıza sözümüz olsun; katledilen her arkadaşımızın katilleri ceza almadığı sürece, Kürt sorunu demokratik bir şekilde çözülmediği sürece bu yürüyüşümüz devam edecek."

Anmada, Sincar’ın vurulduğu yere karanfiller bırakıldı. AMED/ÊLIH

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.