Darbenin 50’inci yılında ‘adalet’

Kültür/Sanat Haberleri —

Victor Jara/foto: AFP

Victor Jara/foto: AFP

  • Pinochet darbesinden bir gün sonra tutuklanan ünlü şarkıcı  Victor Jara’nın katledilmesine ilişkin davada 50 sene sonra karar çıktı. Cinayetle ilgili 7 emekli askere 8 ila 25 yıl hapis cezası verildi.

İSMET KAYHAN

Victor Jara son şarkısına son günlerini geçirdiği yerin adını vermişti: Estadio Chile (Şili Stadyumu). Burası başkent Santiago'da bulunan bir spor kompleksi. Bu şarkıyı 16 Eylül 1973'te Salvador Allende'nin sosyalist hükümetini deviren faşist general Augusto Pinochet öncülüğündeki askeri darbeden beş gün sonra yazdı. Jara darbenin ertesi günü tutuklanmıştı. Yaklaşık 5 bin kişinin geçici gözaltı merkezi haline getirilen stadyumda tutuluyordu.

Jara'nın son günlerine dair birbirini tutmayan çok anlatı var, ama 2019 tarihli Netflix belgeseli “Massacre at the Stadium (Stadyumda Katliam)” bunlardan en ikna edici olanı gibi.

Allende'nin önde gelen destekçilerinden olan Jara, Pinochet'nin Allende'yi devirerek 17 yıllık diktatörlüğü başlatan darbeden bir gün sonra, 12 Eylül'de tutuklandı. Gözaltına alınanlarla stadyuma götürülürken hemen tanındı. Subaylardan biri yanan sigarasını yere attı ve Jara'ya eğilip almasını söyledi. Tam alırken bileğine bastı. İşkence başlamıştı. Jara, önce diğer gözaltılardan ayrıldı. Stadyumun iç kısımlarına götürülerek askerler tarafından işkence gördü. O sırada Jara, Allende'nin 1970 seçim şarkısı olan “Venceremos”u (Biz Kazanacağız) söylüyordu patlatılmış dudaklarıyla.

Dehşetin şarkısı

16'sının sabahında yanındaki gözaltı arkadaşından kağıt kalem istedi Jara ve gizlice stadyum dışına çıkarak Estadio Chile'nin sözlerini yazmaya başladı:

“Ne zor şarkı söylemek

dehşetin şarkısı olunca.

Dehşetti yaşadığım,

ölümüm dehşet..”

İki saat sonra vurularak öldürüldü. Makineli tüfekle vücuduna 44 el ateş edildi. Sokağa atılan cesedi yoldan geçenler tarafından tanınınca eşi Joan Jara'ya haber verildi. Victor Jara öldüğünde 40 yaşındaydı, Manuela ve Amanda adında iki kızı vardı.

Uzun bir soruşturmadan sonra

Santiago Temyiz Mahkemesi Yargıcı Miguel Vásquez tarafından yürütülen uzun soruşturmanın ardından 2018’de yedi eski askeri mahkum edildi. Cezaları Şili Mahkemeleri tarafından onaylandı ve hatta onandı. Jara ve Quiroga cinayetlerine katıldıklarını inkâr eden sanıkların temyiz başvurusunda bulunmalarının ardından geçtiğimiz ay Şili Yüksek Mahkemesi Ceza Dairesi davayı incelemeye aldı.

Yargılama süreci, 1978’de Jara'nın eşinin, ceza avukatı Luis Ortiz Quiroga'nın yardımıyla Santiago Beşinci Ceza Mahkemesi'nde ilk davayı açmasıyla başladı.

Davayı 24 yıl önce üstlenen ve Yüksek Mahkeme önünde savunmasını yapan avukat Nelson Caucoto bu olayın diktatörlüğün ortasında, her şeyin aleyhe geliştiği, "hiçbir şeyin soruşturulmadığı bir dönemde" gerçekleştiğini söylüyor.

Adı stadyuma verildi

Avukat Caucoto, bazı ilerlemeler kaydedildiğini de ekliyor. Örneğin 1979'dan itibaren Şili adalet sistemi, bugün “Victor Jara Stadyumu” olarak adlandırılan Şili Stadyumu'nda gözaltında tutulan sürgündeki Şilililerin tanıklıklarına başvurmak için uluslararası düzeyde onlarca talep gönderdi. Bu karmaşık bir araştırmaydı, çünkü Santiago'nun merkezinde binlerce insan diktatörlüğün emriyle hapsedilmişti. Avukat tanıkların yerini bulmayı başaranın Joan Jara olduğunu söylüyor.

Eşi ve kızı dava açtı

Avukat Nelson Caucoto, 1973'ten günümüze kadar tüm kariyerini diktatörlük tarafından insan hakları ihlaline uğrayan  mağdurları ve ailelerini temsil etmeye adadı. 1999’da, Pinochet'nin dönemin İspanyol yargıcı Baltasar Garzón'un emriyle Londra'da tutuklanıp insanlığa karşı suç işlemekle suçlanmasından bir yıl sonra Joan Jara ve kızı Amanda, Caucoto’nun Santiago şehir merkezindeki eski, dosyalarla dolu, küçük ofisine gelerek davayı yeniden açmasını istedi. O dönemde dava, 20 yılı aşkın süredir herhangi bir mahkumiyet kararı olmaksızın kapalıydı.

Pinochet'nin tutuklanmasının ardından yargı sürecinde yaşanan ivmelenmeyle birlikte avukat davanın yeniden açılmasını talep etti. Caucoto, hiç ara vermeden düzinelerce dava dilekçesi sundu. "Stadyumdaki komuta yapısını öğrenmek en büyük sorundu, 5 yıldan fazla zaman geçmişti ve bunu hala bilmiyordum" diye hatırlıyor. "Orduya, Hava Kuvvetlerine, Donanmaya, soruşturma polisine sordu, kimse bilmiyordu... Soruşturmaya ilgi gösterilmediği çok açıktı."

Dönüm noktası

Süreç bir kez daha yavaşladı. Caucoto zaman zaman hayal kırıklığına uğrasa da cesaretle başka bir strateji düşündü. Diktatörlüğü yöneten askeri cuntadan ifade vermesini istediğinde, yıl 2004’tü. Tüm üyeleri hayatta olmasa da Pinochet hayattaydı. Avukat, "Bu bir dönüm noktasıydı" diyor. Avukatları, subkortikal demans nedeniyle yargılandığı başka bir davanın (Ölüm Karavanı) düşmesini mazeret gösterdiği için diktatör Pinochet ifade vermedi ancak yargılanması talebi, Victor Jara davasını kamuoyunun gündemine taşıdı. Ardından yeni bir aşamaya geçildi: Şili'de aralarında önemli bilgiler veren eski bir askerin de bulunduğu tanıklar ortaya çıktı. Avukat, "200'den fazla ifade aldık" diyor.

50 yıl sonra gelen adalet

Adli süreç çok daha uzun ve karmaşıktı. Ama nihayet Jara'nın öldürülmesinden 50 yıl sonra en önemli an geldi ve avukat davadaki son savunmasını yaptı. Katillerin temyiz talebini değerlendiren Yüksek Mahkeme, emekli subaylar Raul Jofre, Edwin Dimter, Nelson Haase, Ernesto Bethke, Juan Jara ve General Hernan Chacon'a Jara ve Littre cinayetlerinden 15'er yıl, bu isimlerin kaçırılmasından dolayı da 10'ar yıl ceza verdi. Rolando Melo ise suçu örtbas ettiği gerekçesiyle 8 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Yüksek Mahkeme'nin kararı dosyayla ilgili kesinleşmiş karar olarak kayıtlara geçti.

Karardan sonra general intihar etti

Kararın açıklamasından sonra Jara’nın katillerinden General Hernan Chacon’a önceki gün evinde intihar etti. Savcı Claudio Suazo gazetecilere yaptığı açıklamada Chacon’un cezaevine götürmek için polisin evine gittiğinde silahla intihar ettiğini söyledi.

’50 yıl beklemek utanç verici’

Avukat Caucoto için son aşamanın Şili'deki darbenin 50. yıldönümü anma törenlerine denk gelmesi "acı-tatlı" bir durum. Caucoto, “Korkunç bir suçun yargılandığı bu davanın sonucunu öğrenmek için 50 yıl beklemek zorunda kalmak utanç verici. Ancak bir dizi faktörü de göz önünde bulundurmak gerek. Çünkü Şili'deki yargılamalar ancak 2000’de, insan hakları yargıçlarının bu suçları yargılamak üzere özel olarak atanmasıyla başladı. Daha önce adalet yoktu. Hiçbir şey yoktu" diyor. Caucoto, “Victor'unki asla çözülemeyecek, bir mahkemenin çekmecesinde tozlanacak şekilde tasarlanmış bir davaydı. Tam da bu nedenle bu noktaya gelmiş olmak çok değerli” diyor.

Adalet görevini yerine getirdi

Cezayı öğrendikten sonra Caucoto, EL Pais Gazetesi’ne Yüksek Mahkeme'nin Şili toplumunda çok önemli iki kişiye karşı işlenen iki yüz kızartıcı suçla ilgili kitabı kapattığını söyledi: “Víctor Jara ve Littré Quiroga. Biri müzikal ve kültürel panteonun simgesi olduğu için, diğeri ise örnek bir kamu görevlisi olduğu için. Her ikisi de işkenceyle öldürüldü ve düzinelerce kurşunla delik deşik edildi ve cesetleri, Santiago'nun şafağında anonim olarak halka açık bir caddeye atıldı. Adalet, yıllardır bu anı bekleyen mağdurların ailelerini teselli ederek, hem ulusal hem de uluslararası hukuka mutlak bağlılıkla görevini yerine getirdi.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.