Dava değil tiyatro oyunu

Yurt Dışı Haberleri —

.

.

  • Almanya’nın Stuttgart kentinde Stammheim Cezaevi’nde yargılanan 5 Kürt’ün davasına devam edildi. Mahkeme önünde ise tutsaklarla dayanışma eylemi düzenlendi. Avukat Martin Heiming, "Bu dava değil bir tiyatro oyunu" dedi.

 

PERVİN YERLİKAYA/STUTTGART

Tutuklu Veysel S., Agit K., Özkan T. ve tutuksuz yargılanan Cihan A., Evrim A. hakkında açılan davanın 60. duruşması Stammheim Cezaevi salonunda görüldü. Hamburg’da yargılanan ve ceza alan Mustafa Çelik’in dosyasında Veysel S. ile ilgili olan bazı bölümler okunması tepkiyle karşılandı. Avukatlar, "cezası kesinleşmiş birinin dosyasından bölümlerinin burada okunması buradaki kişiler hakkında da karar verildiği anlamına gelir" vurgusunda bulunarak, itirazlarını dile getirdi. Önümüzdeki haftaya ertelenen duruşma 24-25 Eylül tarihlerinde görülecek.

129 a/b davaları düşmeli

Duruşma ardından FCK, DKTM, AGİF tarafından Stammheim Cezaevi önünde tutsaklarla dayanışma eylemi düzenlendi. “Siyasi tutsaklar onurumuzdur”, “Almanya’da Kürt politikacılara özgürlük” pankartı açılan eylemde sık sık “Yaşasın cezaevi direnişi” “Tüm siyasi tutsaklara özgürlük” sloganları atıldı.

Rote Hilfe temsilcisi yaptığı konuşmada, Alman Ceza Kanunu’nun 129a/b maddesiyle siyasi düşüncelerin kriminalize edildiğini vurguladı. Tutsakların Sesi Platformu (TSP) tarafından yapılan açıklamada, “İster Stuttgart, Hamburg, Celle ve Berlin'de Kürtlere yönelik skandal davalar, ister Münih'te yakın zamanda sona eren TKP/ ML davası veya DHKP-C’ye karşı dava olsun; tüm bunlar Almanya'nın silah teslimatı ve Türkiye ile ekonomik ilişkiler konusundaki düşüncesidir. Almanya böylelikle her gün insanlara suikast düzenleyen, tüm demokratik hakları kaldıran faşist bir diktatörlüğü destekliyor. Bu maddeden açılan tüm dosyalar düşürülmeli. Tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı" denildi.

FCK adına yapılan açıklamada, siyasi tutsaklarla dayanışma ve Stammheim mahkemelerine katılım çağrısı yapıldı.

Newroz’ı kutlamak mı suç!

Savunma avukatlarından Martin Heiming ise davanın gidişatı hakkında açıklama yaptı. Avukat Heiming "Duruşmada Celle mahkemesinden gelen iddianamedeki 12 dakikalık telefon görüşmesine dayanarak Veysel S.’nin bölge sorumlusu olduğu burada kanıtlanmak isteniyor. Anti terör yasaları kapsamında 129a/b maddeleri yürürlüğe sokularak insanlar üzerinde sindirme politikası uygulanıyor. En doğru talep 129a/b maddelerinin kaldırılmasıdır" dedi.

Alman devletinin Kürt sorununa yaklaşımını da eleştiren Avukat Heiming, "Alman devletine göre 'terör ve terörist' ne demek? Bu davadan bir örnek vermek gerekirse; Newroz kutlamasına insanların katılması ve bu kutlamaya otobüs organize etmektir. Kürt halkının daha fazla zulüm görmemesi için çaba harcamak bir terör eylemidir. Burada görülen 129b davası tam bir tiyatro oyunudur" diyerek tepkisini dile getirdi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.