Deprem değil, kalitesiz yapı felaketi

6 Şubat 2023 Depremi

6 Şubat 2023 Depremi

  • Öğrencileri yurtlardan attılar
  • Bazı müteahhitlere gözaltı
  • Borsa 870 milyar kaybetti

Depremle ilgili bir analiz-haber yayınlayan Associated Press haber ajansı, deprem bölgelerinde gayrimenkul sektörünü canlandırmak için yıllarca çağdaş inşaat kurallarını zorunlu tutmadığına dikkat çekti.

Türk hükümetinin, yıllarca çağdaş bina yapım yönetmeliklerini uygulanmasını zorunlu tutmayarak, kaderi tahrik ettiği, gayrimenkul sektörünü canlandırmak için bazı deprem bölgelerinde bu yönetmeliklerin uygulanmamasına izin verdiği hatta bazı durumlarda uygulanmamasını cesaretlendirdiği vurgulana haberde, uzman görüşlerine yer verildi. Bina yapım yönetmeliğinin uygulanmasındaki gevşekliğin yıllardır jeoloji ve mühendislik uzmanları tarafından dile getirildiği belirtilen haberde, son depremin ardından konunun yine gündeme geldiği kaydediliyor.

Londra Koleji Üniversitesi’nde acil durum planlaması profesörü olan David Alexander, “Bu kalitesiz yapı nedeniyle oluşan bir felaket, deprem nedeniyle değil” diyor. Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, deprem bölgesindeki birçok yapının kalitesiz malzemeler ve yöntemlerle yapıldığının bilinen bir gerçek olduğunu ve çoğunlukla da devletin standartlarıyla uyumlu olmadığını kaydetti. Muhcu, yıkılan binalar arasında 20 yıldan fazla önce yürürlüğe giren bina yapım yönetmeliklerinden sonra yapılan çok sayıda yeni bina olduğuna dikkat çekti. Muhcu, bölgedeki yapı stoğunun deprem gerçeğine rağmen zayıf olduğunu, sağlam olmadığını belirtiyor.

Uzmanlar, problemin üzerine gitmenin pahalıya mal olacağı ve ülkenin ekonomik büyümesinin kilit kısmını oluşturan inşaat sektörünü frenleyeceği gerekçesiyle problemin yıllarca görmezden gelindiğini belirtiyor. Bazı uzmanlar yetkililerin soruşturmalarla ilgili açıklamalarını yetersiz buluyor, ekonomik büyümeye destek olan inşaat sektöründeki canlılıkla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan da dahil bölgesel ve yerel yetkililerin de bu konudaki politikalarının mercek altına alınması gerektiğini belirtiyor.

Türkiye’de 2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi hükümet tarafından bina yapım yönetmeliklerini ihlal eden şirket ve kişilere af çıkarıldı. 2021’de Jeoloji Mühendisleri Odası bir dizi rapor yayınlayarak Maraş, Hatay ve Osmaniye de dahil olmak üzere bazı bölgelerde var olan ve yapılmakta olan yeni yapılarla ilgili uyarılarda bulundu.Jeoloji Mühendisleri Odası, binaların yapım yönetmeliklerine uygun ve güvenli bölgelerde yapıldıklarından emin olunması için çalışmalar yürütmesi çağrısında bulundu.

Bir yıl önce Jeoloji Mühendisleri Odası yayınladığı raporda gecekondu ve inşaat affı politikalarının tehlikeli olduğunu belirtmiş ve felaket güvenliğine olan ilgisizliğin önlenebilir ölümlere neden olabileceği uyarısında bulunmuştu. Mimarlar Odası Başkanı Muhcu’ya göre inşaatçılar genelde düşük kaliteli malzemeler kullandı, projenin denetimi için daha az sayıda profesyonel işe aldı ve maliyetleri düşük tutmak için de bazı yönetmeliklere uymadı.

Muhcu, 2018 seçiminden önce çıkarılan 'imar barışı'nın güvensiz binaları yasal hale getirdiğini belirtiyor ve bunun bedelinin de binlerce ölüm, binlerce binanın yıkılması ve ekonomik kayıplarla ödendiğini kaydediyor.

 

*****

Öğrencileri yurtlardan attılar

Depremlerin ardından üniversitelerde uzaktan eğitim kararı alındı. Kredi Yurtlar Kurumu yurtlarında kalan öğrencilerin, odalarını boşaltmaları istendi. Bazı yurtlarda da öğrenciler zorla atıldı. Öğrencilerin dolaplarının kilidi kırıldı, eşyaları çöp torbalarına konularak yurt koridorlarına yığıldı.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yapılan basın açıklamasında, 2022-2023 eğitim ve öğretim yılı bahar döneminin uzaktan öğretim yoluyla tamamlanmasına karar verildiği bildirildi. Karar üzerine, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun pek çok yurdunda, öğrencilerin odalarının alelacele boşaltılması istendi. Barınamıyoruz Hareketi'nin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda öğrencilere ait olan eşyaların, kilidi kırılan dolaplarından alınıp, siyah çöp poşetine koyulduğu görüldü. Uygulama, deprem bölgesinde olan, yakınlarını kaybeden öğrencileri de kapsadı. “Barınamıyoruz Hareketi”nin paylaşımlarında şu ifadeler kullanıldı: “Öğrencileri yurtlarından kapı dışarı ederek sorumluluklarınızdan kaçamazsınız. Yurtları değil, otel ve boş konutları derhal depremzedelere açın. Alınamayan sorumlulukların bedelini öğrenciler ödüyor. Biz de soruyoruz. Oteli yok mu bu devletin? Depremzedeleri de bizi de mağdur ediyorsunuz. Otellerinizi, saraylarınızı, boş evleri açın. Yurtlarımızdan bizi kovamazsınız. Bir mağduriyeti başka bir mağduriyetle çözemezsiniz. Yurtlarımızı değil, otellerinizi boşaltın. Depremzedeleri de öğrencileri de mağdur etmeyin.”

Salgın sürecinde alınan uzaktan eğitim kararı ile yurtlarda kalan öğrenciler, aynı sorunla karşı karşıya kalmıştı. Yurt dışından gelen ve karantinaya alınması gerektiğine karar verilen kişiler, öğrencilerin yaşadığı KYK yurtlarına yerleştirilmişti.

CHP Yoksulluk Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo, “Yazık değil mi bu çocuklara şimdi belki parası yok, zaten çok zor geçiniyor öğrenciler, belki gidecek yeri yok, belki hem çalışıyor, hem okuyor, belki kimsesiz…” mesajını paylaşmıştı.CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise “Sakın okulları kapatmayın, sakın. Covid sırasında gençlerimizin ruh sağlığı zarar gördü. Gençlerimize daha çok zarar vermeyelim. Sakın. Elimizde bir tek gençlerimiz kaldı” açıklamasını yapmıştı.

 

*****

Bazı müteahhitlere gözaltı

Türk hükümeti, kendisinin de dahil olduğu bu kolektif suçu, birkaç müteahhiti teşhir ederek örtbas etmeye çalışıyor. Türk Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, depremlerde yıkılan binalarla ilgili sorumluluğu bulunan bir şüphelinin tutuklandığını, 113 şüpheli hakkında da gözaltı kararı verildiğini söyledi.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) deprem nedeniyle yıkılan binaların yapımında yetkili ve sorumlu olan müteahhitler ve diğer görevliler ile yıkılan binaların projelerine onay veren, denetimleri gerektiği şekilde gerçekleştirmeyen idari görevliler başta olmak üzere ilgisi olan tüm şüphelilerin tespiti ve haklarında kamu davası açılması için suç duyurusunda bulundu.

Türk hükümeti, birkaç müteahhide operasyonla kapatmaya çalışıyor. Türk Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, önceki gün Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığındaki basın toplantısında 113 şüpheli hakkında da gözaltı kararı verildiğini belirterek, "Şu ana kadar 131 şüphelinin depremde yıkılan binalarla ilgili olarak sorumluluğu tespit edilmiş, biri tutuklanmış, 113’ü hakkında gözaltı talimatı verilmiştir" dedi.

Amed'de 10 Şubat'ta açıklama yapan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, depremde yıkılan binalarla ilgili ihmali olanlar hakkında soruşturma başlatıldığını belirterek, “Adli süreçleri başsavcılıklar yürütüyor. Yıkılan binalarla ilgili başlatılan soruşturmalar devam ediyor, sorumlular bulunacak ve yargı önünde hesap verecekler. Delillerin toplanması sorumluların tespit edilip yargı önüne çıkarılması için bütün gayret gösteriliyor. İhmali olanların yakalama kararı ve yurt dışına çıkma yasağının alınması konusunda her türlü güvenlik tedbiri alınmaktadır” demişti.

Bazılarına gözaltı ve tutuklama

Hatay’da depremde yıkılan Rönesans Rezidans’ın müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun, Karadağ’a kaçmak üzereyken İstanbul Havalimanı’nda yakalanıp tutuklandı.

Antep’te depremde yıkılan Bahar Apartmanı’nın müteahhiti İbrahim Mustafa Uncuoğlu ve yine Antep’te depremde yıkılan Ayşe-Mehmet Polat sitesinin müteahhidi Mehmet Ertan Akay İstanbul’da gözaltına alındı.

Adana’nın Çukurova ilçesinde yerle bir olan ve 70 kişinin yaşamını yitirdiği Hasan Alpargün Apartmanı’nın müteahhidi Hasan Alpargün ise KKTC’nin başkenti Lefkoşa’da yakalandı.

Antep’te, depremlerde yıkılan bir binada kolon kestikleri iddiasıyla gözaltına alınan 2 kişi tutuklandı.

Amed'de yıkılan binalarla ilgili, “yapım kusurları ve kolon kestikleri” iddiaları üzerine haklarında yakalama kararı verilen 42 şüpheliden 31’i gözaltına alındı. 2 şüphelinin yaşamını yitirdiği tespit edilirken, 97 yaşında olan bir şüpheli savcılık kararıyla serbest bırakıldı.

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, deprem nedeniyle kentte yıkılan binalarla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında 62 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.

 

*****

Borsa 870 milyar kaybetti

Kısa Dalga yazarı Mehmet Çetingüleç, Borsa İstanbul'daki kaybın 870 milyar lira olduğunu yazdı.

Depremin ardından depremzedelerin yatırımlarının da bulunduğu Borsa İstanbul 6 ve 7 Şubat'ta açık kalmış, 8 Şubat'tan itibaren işlemler 15 Şubat'a kadar durdurulmuştu.

Bu kararda geç kalınması nedeniyle insanların yatırımlarında da mağdur olduğu kaydedilmişti. Kısa Dalga yazarı Mehmet Çetingüleç, dünkü yazısında, Borsa İstanbul'daki ilk iki günlük kaybın 520 milyar lira olduğunu ifade etti. Üçüncü günde sir saatte 350 milyar lira daha kaybedildiğini aktaran Kısa Dalga yazarı, "Elinde hisse senedi bulunan 381 bini depremzede olmak üzere 4 milyon yatırımcı, Borsa İstanbul'daki 17 saatlik sarsıntıda 870 milyar lira kaybetti" dedi.

Türkiye'nin en büyük depremlerinden 1999 depreminde borsa açılmamış, 7 iş günü de kapalı tutulmuştu. Bu arada panik azalmış, yatırımcılar daha rasyonel hareket etme imkanına kavuşmuştu.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.