Devlet her gün suç işliyor

HDP Meclis grubu

HDP Meclis grubu

  • HDP Milletvekili Fatma Kurtulan, İmralı tecrit sisteminin insanlık suçu olduğunu belirterek, “Her gün yeniden bu suçu işlemekten vazgeçmiyorsunuz” dedi. 

AKP-MHP iktidarının cezaevlerini de Türkiye'yi yönettiği gibi yönettiğini belirten HDP Milletvekili Fatma Kurtulan, baskı, sindirme, itiraz edeni susturma, kötü muamele ve işkencenin sürdüğünü söyledi. Cezaevleri ve tutsak sayılarındaki dramatik tırmanışa işaret eden Kurtulan, Kürt sorununun çözümsüzlüğünden bağımsız olmadığının altını çizdi. 

HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan

Adalet Bakanlığı ve bağlı kurumların bütçesi üzerine konuşan HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan, İmralı tecridi, hasta tutsaklar ve cezaevlerinde artan hak ihlallerini anlattı. 

Tutsak sayısında ikinci

Cezaevi Tevkifevleri bütçesinin insan onurunu, yaşamını, haklarını bir hayli ihlal eden bir kurumun bütçesi olduğunu dile getiren Kurtulan, “Cezaevlerini yönetme politikalarınız tıpkı Türkiye'yi yönettiğiniz gibi cezaevlerinde de uygulama aynı; baskı, sindirme, itiraz edeni susturma, kötü muamele ve işkence. 288 bin 797 kapasiteli toplam 396 hapishanede 337 bin 706 kişi tutuluyor. Bunların 13 bin 441'i kadın, 2 bin 150'si çocuk. Annesiyle kalmak zorunda kalan çocukların sayısı 383. Kapasite fazlası 15 bin 65. Fazla mahkum sayısına sahip Rusya'dan sonra 2. sırada" dedi. 

İhlalleri sıraladı

Tutuklu sayısında artışın Kürt sorununda çözümsüzlüğün sonucu olduğunu ifade eden Kurtulan, hak ihlalleri sıraladı: İdare, keyfine göre yaklaşıyor, çıplak arama işkencesi devam ediyor. Kitap sayısına kısıtlama, Kürtçe kitaplara tam kısıtlama uygulanıyor. Arama ve sayım sorunu. Yaşadıklarını paylaştıkları için hücre cezası ya da soruşturma getiriliyor. Görüş süreleri aşağı çekiliyor. Elektrik faturaları fahiş. Sosyal faaliyetler, kurslar yok. Yeni Yaşam, Evrensel, BirGün, Korkusuz, Karar, Halk TV ve Tele1 televizyonları verilmiyor. Sıcak su, soğuk su sorunlu. Kantin fiyatları fahiş. Sohbet hakkı yok. İnfaz yakmalar keyfe göre yapılıyor. 

Dördünde açlık grevi

Tüm bu hak ihlallerine karşı şu an bizim bildiğimiz dört cezaevinde açlık grevi var; Bolu, Beşikdüzü, Dumlu, Konya Ereğli'deki talepleri için açlık grevinde. Bolu'da sadece siyasi tutsak değil, adli tutuklar da açlık grevinde. 

Hasta tutsaklar

Hasta tutsak en vahim sorunların başında geliyor. Bin 517 hasta tutsak var, 651'i gerçekten ağır. Ehettin Kaynar tahliye edilsin diye uğraştık, tahliye ettiniz, kısa süre sonra yaşamını yitirdi. Espiye'de Mehmet Candemir kalp krizi geçirdi. İskenderun'da Bengin Muhammed tedavi edilmedi, yaşamını yitirdi. Mehmet Emin Özkan, 83 yaşındadır, 26 yıldır cezaevinde, 25 yılını doldurduktan sonra yeniden yargılandı, duymuyor, görmüyor, yürüyemiyor; ısrarla orada tutuyorsunuz. Fatma Tokmak ağır kalp hastası doktora zamanında götürmüyorsunuz, ilaç vermiyorsunuz, ameliyatlarda gecikme yaşanıyor. Hastaneler ‘Cezaevinden çıkarın’ diyor, ATK eliyle cezaevinde tutuyorsunuz.

34'ü şüpheli, 73 ölüm

İntiharlar, ölümler, tekli hücreler bizim izlediğimiz en büyük sorunlar. 1 Aralık 2021-1 Aralık 2022 tarihleri arasında tam 73 kişi cezaevlerinde yaşamını yitirdi, 34'ü şüpheli. Bunların 39'u hasta mahpuslardan oluşuyor. 

Ailelerin cezalandırılması

Nakiller en büyük sorunlardan biri. Karadeniz, Ege, Marmara, İç Anadolu cezaevleri Kürt çocuklarıyla dolu. Espiye'de 7 yıldır sadece bir defa ailesini gören tutsak gördük. 5 yıldır da daha ailesiyle görüş yapamayan tutuklu gördük. Anne Şakran'da cezaevinde, baba Bursa Cezaevinde, dört ve 7 yaşındaki çocuklar Tekirdağ'da olanlar var. Aile birliğini bozmak, tutukluları yalnızlaştırmak, toplumdan koparmak için elinizden geleni yapıyorsunuz."

Her gün suç işliyorsunuz

Kürt sorununa yaklaşıma bağlı olarak İmralı'da tutulan Öcalan üzerinde ağır tecridin devam ettiğini; aynı zamanda Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş da ağır tecrit altında olduğunu ve yaklaşık 21 aydır kendilerinden haber alınamadığını kaydeden Kurtulan, şunları ekledi: "Öcalan'ın 2011'den beri avukat görüşmeleri, 2014'ten beri de aile görüşmeleri engelleniyor. Diğer tutsaklar 8 yıl içerisinde aileleriyle sadece üç defa görüşebildiler. Tecrit bir insanlık suçudur ve her gün yeniden, yeniden bu suçu işlemekten vazgeçmiyorsunuz."

*****

Meclis’te tecrit protestosu

HDP Parlamento Grubu, bütçe görüşmelerinin sürdüğü Genel Kurul’da “Tecrit insanlık suçudur” dövizleriyle tecridi protesto etti.

Parlamento Grubu, bütçeye dair söz aldığı oturumda Öcalan'a yönelik tecridi protesto etti. HDP Grubu, Meclis sıralarına “Tecrit işkencedir”, “Tecride son verin”, "Tecrit, insanlık suçudur", "Mutlak tecrit, mutlak suçtur”, "Tecrit varsa, hukuk yoktur" dövizleri ile hasta tutsak Mehmet Emin Özkan, Fatma Tokmak ve Nesip Yapıcı’nın fotoğrafları konuldu. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.