Devletin psikoloğu psikopat çıktı
Kadın Haberleri —
- Deprem nedeniyle ağır travma geçiren çocuklar için kurulan oyun çadırı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından gönderilen psikolog tarafından “hırsızlık” yapıldığı iddasıyla 3 günlüğüne kapatıldı. Psikologun çocuklara bağırdığı ve “sizi cezalandıracağım” dediği de öğrenildi.
Merkez üssü Mereş’in Bazarcix ve Elbîstan ilçeleri olan depremlerde yaşanan yıkım hem toplumda hem de çocuklar ağır bir travmaya yol açtı. Çocukların yaşadığı psikolojik sorunları aza indirmek için birçok ilden gelen gönüllüler olağanüstü bir çaba gösterirken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan gönderilen psikolog çocukların oyun alanını kapattı.
Oyun parkı kapatıldı
Depremin merkez üssü Bazarcıx'ta çocuklara verilen destek ve yardımlara “koşul ve ceza” getirildi.Fatih Mahallesi’nde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından görevlendirilen bir psikolog, “hırsızlık” yapıldığı iddiasıyla çocuklara psiko-sosyal destek vermek için kurulan oyun çadırını 3 gün kapalı tutma kararı aldı. Suriyeli çocukların “hırsızlık” yaptığını öne süren psikolog, iddialara göre “Sizi cezalandıracağım” diyerek çocuklara bağırdı.
Çocukların psikolojisini bozuyor
İsmini vermek istemeyen bir depremzede, psiko-sosyal destek için bölgeye gönderilen görevlinin çocuklara bağırdığını ve “hırsızlıkla” itham ettiğini söyledi. Psikologun tavrından duyduğu rahatsızlığı dillendiren depremzede, “Psikolojileri düzelsin diye kurulmuş olan bu çadırdaki yaklaşımlar çocukların psikolojisini daha çok bozuyor” dedi. “Çocuklar orada nasıl zaman geçirsin?” diye soran depremzede, artık çocuklarını eğitim ve oyun çadırlarına göndermek istemediğini söyledi.
Çocuklara gelen eşyalar kayıp
Çocuklarla daha iyi ilgilenebilecek görevlilerin gelmesi gerektiğini belirten depremzede, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Bazen çocuklara ayakkabı, oyuncak vs. geliyor ama bunlar hiçbir şekilde çocuklara dağıtılmıyor. Bunların nereye gittiği konusunda da hiçbir bilgimiz yok. Benim küçük kızım okuldan gelerek, ‘Anne öğretmenim temizlik yapın size oyuncak vereceğim’ dedi. Bu çocuklar oraya oyun oynamaya gidiyor. Temizliği ne bilsin. Kızım, ‘Anne ben temizlemedim, bana bir şey vermedi, bende geldim’ dedi. Zaten o malzemeleri getiriyorlar ki çocuklar giysin, oynasın. Ama böyle saklamakla bunlar nereye gidiyor, nasıl dağıtılıyor, bilmiyorum.”
RUKİYE ADIGÜZEL / MA-MEREŞ