Dicle arazisi peşkeş çekiliyor

•  Dicle Üniversitesi'nin arazileri, müteahhitlere peşkeş çekiliyor. Kampüs içinde inşa edilen lüks dubleks villalar, 8-10 milyon liraya kadar alıcı bulurken, yeni binaların inşaatı da devam ediyor. Üniversiteye ait hemşire lojmanları ve kreş konuk evine dönüştürüldü. 
•  AB projesiyle 250 bin dolar harcanan Veteriner Fakültesi Süt Tesisleri, bir yıl çalıştırıldıktan sonra 'zarar ediyor' gerekçesiyle kapatıldı. Öğrenciler için mevcut stadyum, faal durumdayken kapatılarak yeni stadyum ve kapalı spor salonu yapıldı.

YILMAZ KAYA/AMED

Toplamda 27 bin dönümlük bir alana yayılan Dicle Üniversitesi arazisi, yıllardır üniversite yönetimi, müteahhitler ve özel şahıslar tarafından rant kapısına dönüştürülmüş durumda. 

Üniversite arazisinin güneyinde, Silvan yolu üzerinde bulunan geniş bir arazi, yıllar önce Emniyet Müdürlüğüne verildi. Buraya Polis Okulu ve polis lojmanları inşa edildi. Daha sonra Ali Gaffar Okkan Polis Eğitim Merkezi ve Polis Özel Harekat Merkezi'ne bina ve lojmanlar için arazi tahsis edildi. 

Altan Tan-Ensarioğlu

Dicle Üniversitesi kampüsünde bulunan ve Dicle Nehri'ne bakan araziler, ilk olarak Altan Tan, Galip Ensarioğlu ve Aziz Can'a verildi. Dubleks lojman karşılığında verilen 400 dönüm araziye lüks villalar yapıldı. Daha sonra Vadi Evleri adı altında yine üniversite arazisi müteahhitlere verilerek burası da inşaat alanına dönüştürüldü. Lojman yapım karşılığında verildiği belirtilen arazi üzerinde yapılan villaların fiyatı ise günümüzde 8-10 milyon lira arasında değişiyor. Halen üniversite arazisinde Teknokent ile Havuzbaşı Sosyal Tesisleri arasında yüzlerce konut inşaatı devam ediyor. Binalar bittikten sonra hemen arkasındaki geniş arazilerin de imara açılacağı belirtiliyor. 

Kimisi atıl, kimisi AKP'lilere

Üniversitenin arazilerinin peşkeş çekilmesinin yanı sıra, birçok bina da sağlam olmasına rağmen ya atıl hale getirildi, ya da yerine yenisi yapıldı. 2012'de Avrupa projesi kapsamında 250 bin dolar harcanarak yapılan Veteriner Fakültesi Süt Tesisleri, sadece bir yıl çalıştırıldı. Muhasebecisinin kaçmasından sonra 'zarar ediyor' denilerek, Süt Tesisleri kapatıldı. Bina şu an atıl durumda.

Aynı şekilde yine Veteriner Fakültesi bünyesinde otizm gibi hastalıkların tedavisi için ve at binme merkezi olarak yapılan Hipoterapi Merkezi de şu anda kapatılmış ve işlevsiz bırakılmış. Yine Ziraat Fakültesi bünyesinde milyonlara para harcanarak Biyogaz Tesisi yapıldı. Kısa süre sonra buranın da kapısına kilit vuruldu. Fakülte bünyesinde kurulan Tıbbi Aromatik Bitki Serası'nın açılışı yapıldı, ancak sonunda burası da kullanılmadan çürümeye terk edildi. 

Tıp Fakültesi'nde kalan hemşirelerin kullandığı lojman ve kreş binası da kısa süre önce kapatılarak, burası Konuk Evi'ne dönüştürüldü. Konuk Evi, özellikle AKP'lilere ve kente gelen onların misafirlerine konaklamaları için tahsis ediliyor. 

Eski stadyumu bostana çevirdiler

Üniversitede yaşanan rantlardan en büyüğü de eski stadyum ve kapalı spor salonunun kapatılarak yerine yenisinin yapılması oldu. Mevcut stadyum ve kapalı salon kullanılabilir olduğu halde, burası kapatılarak, üniversite arazisinde yılda ancak bir kaç kez kullanılabilen milyonlarca liraya mal olacak yeni bir stadyum ve kapalı spor salonu yapıldı. 'Yetersiz' denilerek kapatılan eski stadyumun saha kenarında ise şu anda bostan ekilmiş durumda.

Yeşil alanlar bilinçli yok ediliyor

Üniversitenin arazilerinin müteahhitlere peşkeş çekilmesi ve rant amacıyla yeni binaların yapılmasıyla birlikte üniversitenin bir çok bölümü ise çevre köylerindeki koyun, keçi sahipleri ile arıcılara kiralanmış durumda. Yeni alanların inşaat alanına açılması için bilinçli olarak fidan dikilmediği, kısa bir süre önce ekilen 3 bin ağacın bakamı yapılmadığı için kuruduğu, yeşil alanların çoğaltılması gerekirken, bilinçli olarak kaderine terk edildiği görülüyor.