Doğayı korumak bizim sorumluluğumuz
Kadın Haberleri —

Silêmanîli kadın çevre aktivistler
- Kapitalist modernitenin kadını eve hapsederek doğadan kopardığını vurgulayan Silêmanîli kadın çevre aktivistleri: “Kadın hayat verir, doğayı korumak bizim en temel sorumluluğumuzdur.”
Kadın ile doğa arasındaki kadim ve ayrılmaz bağı vurgulayan Silêmanî’deki çevreci kadınlar, “Kadınlar hayat verir, bu yüzden doğayı korumak bizim en temel sorumluluğumuzdur” mesajını verdi. Rojnews’e konuşan kadın çevre aktivistleri ve uzmanlar, kapitalist modernitenin kadını eve hapsederek doğadan kopardığını ifade etti.
Kadın ve toprak birbirinden ayrılmaz
Jîngeh uzmanı Yerîvan Şasiwar, kadın ile doğa arasındaki ilişkiye dikkat çekerek şöyle konuştu: “Kadınların doğayla ilişkisi çok köklü bir ilişkidir. Tarihte de gördüğümüz gibi Kürt kadınları erkeklerle birlikte dışarıda, tarlalarda çalışmıştır. Bu durum kadınları doğayla bağdaştırmıştır. Ancak kapitalist sistem kadını kuşatmış ve eve hapsederek metalaştırmıştır.”
“Özgür ve cesur kadın hiçbir egemen kültüre bağlı değildir. Ailesini ve kendi kültürünü korumaya devam eder. Bu yüzden kadınlar çevre etkinliklerine katılıyor ve çoğu çevre örgütünde kadınların oranı oldukça yüksektir.”
Silêmanî Çiyagerî Çevre Koruma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Şehla Feyzullah, “Kadın ile toprak birbirinden ayrılamaz. Kadınlar hayat verir; bu yönüyle vatanımızla, annelikle benzerlik gösterirler. Dolayısıyla doğayı korumak herkesin görevidir. Çevre sorunları üzerinde hep birlikte çalışmalıyız, herkes çevre koruma konusunda bilinçlenmelidir. Bu sayede yeni nesillerimiz gelecekte temiz bir çevrede yaşayabilecek” diye konuştu.
Silêmanî Çevre Koruma ve Doğa Sporları Merkezi Sorumlusu Şilêr Semed de görüşlerini şu sözlerle paylaştı:
“Doğa hepimizindir. Ama kadının en iyi dostudur. Çünkü toplumumuz kadına kapalıdır. Bu yüzden kadınlar doğayla iç içe olduğunda hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından çok farklılaşırlar. Kadınlar doğaya karşı görev ve rollerini de yerine getirmeli, doğayı korumalıdır. Bir ağaç dikmek bile doğanın yeniden canlanmasına katkı sunabilir; böylece hem kendilerini hem de gelecek nesilleri korumuş olurlar.” SILÊMANÎ














