Doğu Akdeniz’de yeni hidrokarbon krizi
Dünya Haberleri —

Khalifa Abdulsadek ve Alparslan Bayraktar
- Türkiye ve Libya arasında imzalanan deniz anlaşmasıyla, Türkiye Doğu Akdeniz’de dört parselde iki boyutlu sismik arama yapacak. Anlaşmayı “kabul edilemez, yasadışı ve temelsiz” olarak tanımlayan Yunanistan, Girit’e 3 savaş gemisi konuşlandırdı.
Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC) ile Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) arasında, dört açık deniz alanında jeolojik ve jeofizik bir çalışma yürütmek üzere bir mutabakat zaptı imzalandı. NOC anlaşmaya ilişkin, “İki boyutlu sismik araştırma (10 bin kilometre uzunluğunda) yapılması ve bu araştırmalardan elde edilen verilerin 9 ayı aşmayan bir süre içerisinde işlenmesine ilişkin görüşmeler de yapıldı” dedi.
Söz konusu ‘deniz sınırı anlaşması’ 2019 yılında dönemin Ulusal Mutabakat Hükümeti (şimdiki Ulusal Birlik Hükümeti) ile Türk devleti arasında hazırlanmış ancak Libya’nın doğusundaki Usame Hammad hükümeti ve Temsilciler Meclisi tarafından onaylanmamıştı.
Libya: Sert yanıt veririz
Libya'nın doğusundaki Temsilciler Meclisi'nin atadığı hükümetin Başbakanı Usame Hammad, Türkiye ile deniz bölgelerinin belirlenmesine yönelik anlaşmanın “uluslararası meşruiyetle tamamen uyumlu olduğunu” ve Libya'nın egemenliğine yönelik herhangi bir meydan okumaya “sert bir şekilde karşılık verme hakkını saklı tuttuğunu” söyledi.
Yunanistan’ın üç endişesi
Hammad’ın bu sözleri anlaşmaya karşı çıkan Yunanistan’aydı. Atina, anlaşmanın şu üç sonucu doğuracağından endişe ediyor. Birincisi Halife Hafter tarafından kontrol edilen ülkenin doğusundan adalara göç akışının artması. İkincisi, Türk devletinin Trablus’u Girit’in güneyinde hidrokarbon aramaya zorlaması, üçüncüsü ise Türk devletinin bölgede yayılmacı politikalarının artması.
Türkiye’ye 4 bölgede arama yetkisi
Yunan gazetesi Kathimerini’ye göre, anlaşmayla Libya, Türkiye’ye kıta sahanlığında iki boyutlu sismik arama yapma hakkını fiilen veriyor. Böylece TPAO, Libya Münhasır Ekonomik Bölgesi'nin (MEB) batıdan doğuya doğru farklı bölgelerinde yer alan dört parselde arama yapacak. Bu alanlar ise Yunan-Libya medyan hattının (2011 Maniati Yasası kapsamında Yunan MEB'inin potansiyel güney sınırı) güneyinde ve iki Yunan parseline (Güney Girit 1 ve Güney Girit 2) bitişik. Başka bir deyişle, bu anlaşma 2022 yılında Türkiye ile Libya arasında imzalanan karada ve denizde hidrokarbonlar alanındaki iş birliği anlaşmasının da hayata geçmesi anlamına geliyor.
Miçotakis: Kabul edilemez, yasadışı
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, anlaşmanın ardından konuyu Brüksel'de yapılan AB Zirvesi'ne taşıdı. BBC’nin haberine göre, bunu yaparken son anlaşmayı değil Türkiye-Libya arasında Kasım 2019'da imzalanan mutabakat muhtırasını hedef aldı. Yunanistan, konuyu AB Zirvesi'ne taşıyacağının ilk sinyalini Lahey'deki NATO Zirvesi sonrasında verdi.
Anlaşmayı "kabul edilemez, yasadışı ve temelsiz" olarak tanımlayan ve "Belgenin hukuki etkisi olmadığını” söyleyen Miçotakis, şöyle devam etti: “Yunanistan, Aralık 2019'da söylediğimiz gibi, bu mutabakatın yasadışı olduğunun, AB tarafından tanınmadığının ve dolayısıyla herhangi bir yasal etki yaratmayacağının bir kez daha sonuç bildirisine dahil edilmesini talep edecek. Bu tekrarın, bu aşamada Libya'nın kesin ve net anlayabileceği bir şekilde yapılmasını önemli buluyorum."
3 savaş gemisi konuşlandırdı
Sadece bununla sınırlı kalmayan Yunanistan, “yasa dışı göçle mücadele” gerekçesiyle Girit’in güneyine 3 savaş gemisi konuşlandırma kararı aldı. Krizin bir başka sebebi ise Amerikan Chevron şirketinin bölgede hidrokarbon aramak istemesi. Chevron şirketi Girit’in güneyinde 2 parselde hidrokarbon aramak istiyor, ancak aranacak bölgelerin bazıları Libya kıta sahanlığı içinde kalıyor. HABER MERKEZİ















