Fedailik ve taktik açılım, Türk devletini durduruyor

• Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanı Murat Karayılan, Türk ordusunun çağın en gelişmiş teknolojisini hatta yasaklanmış silahları kullanmasına, KDP’nin desteğine ve uluslararası güçlerin onayına rağmen başarılı olamamasının nedeninin, gerillanın sergilediği fedai ruh ve taktik açılım çabalarının belli düzeye varmasında kaynaklandığını söyledi.

 

Uluslararası Komplo’nun 25. yıl dönümü nedeniyle bir makale kaleme alan Karayılan, kökeni tarihin derinliklerine dayanan ve zengin bir kültürel birikime sahip olan Kürt toplumunun, önderliksel boşluğun acısını çok çektiğini hatırlattı. Önderliksiz bir toplumun işgale, egemenlik sistemine karşı bilinçli ve sistemli bir direnişi geliştirmesinin zorluğuna işaret eden Karayılan, “Bu yüzden sömürgeci-soykırımcı-egemenlikçi güçler, önce toplumların ve sınıfların önderliklerini hedefler. Uluslararası Komplo da zaten bu çerçevede halkımızın özgür geleceğine karşı geliştirilmiş bir saldırıdır. Halkımızı önderliksiz bırakmak, egemenlik altında tutmak ve esasen soykırımdan geçirmek üzere gerçekleşen bir komplo saldırısıdır” dedi. 

Yetersiz yoldaşlığı gidermek

Kürt Halk Önderi’nin komplonun önünü açan ögeleri değerlendirirken “sahte dostlar ve yetersiz yoldaşlar”a dikkat çektiğini hatırlatan Karayılan, “Kurdistan’da stratejik önderliğe denk yükseliş gösteren bir taktiksel önderliğin gelişememe durumu vardır. Özeleştiri vermesi gerekenlerin bizler olduğumuz açık ortadadır. Bunu net bir biçimde koymak ve gereğini yapmak önem taşımaktadır. Önderliğin öngördüğü askeri çizginin yaşamsallaşması, onun uygulanması için çabalar yoğun bir biçimde bugün de vardır” diye kaydetti. 

Belli düzeyde somutlaştı

Özellikle son üç-dört yıldan bu yana yaşanan gelişmeye işaret eden Karayılan, şöyle devam etti: “Özellikle gerillada ideolojik yoğunlaşma paralelinde yeniden yapılanma, değişim, bu temelde branşlaşma, teknik hakimiyet, hareket tarzı ve taktik açılımda belli bir derinliği de beraberinde getirdi. Yeni dönem gerillasının gelişimi de bu çerçevede belli düzeyde somutluk kazandı. 

Türk devleti başarabilirdi

Şayet gerillanın geliştirdiği yeni dönem taktik açılım olmasaydı, belki de Türk faşist soykırımcı devletinin son 8 yılda geliştirdiği konsept temelinde sonuca gitme olasılığı bile olabilirdi. Önder Apo’nun İmralı’daki duruşunun yanında, gerillanın belli bir taktik açılım yapması, özellikle de arazideki yarı hareketli tim savaş tarzını uzmanlaşma düzeyinde geliştirmesi ve en önemlisi de savaşı sadece yeryüzünde değil, yeraltına da taşırarak, yeraltı direniş savaşıyla yer üstü yarı hareketli tim savaşının bütünselliği içerisinde uygulanması, faşist soykırımcı Türk devletinin planının bozulmasına yol açtı. Türk ordusunun çağın en gelişmiş teknolojisini hatta yasaklanmış silahları kullanmasına, yine Kürt iş birlikçi KDP’nin desteğine ve uluslararası güçlerin onayına rağmen başarılı olamamasının nedeni, Önder Apo’nun çizgisi temelinde gerillanın sergilediği fedai ruh ve taktik açılım çabalarının belli düzeye varmasıdır. Bugün yüksek fedai ruh yanında taktik açılım düzeyinin gelişmiş olması, aslında gecikmeli de olsa Önderliğin çabalarına belli bir cevabın verilmesi olarak da değerlendirilebilir. 

Zafer çizgisine ulaşma çabası

Bunun giderek yükseleceği ve artık bir zafer çizgisine, mücadele tarzına dönüşeceği şimdiden görülmektedir. Önder Apo çizgisine bütünüyle bağlı olan, onun ruhsal bir izdüşümü biçiminde şekillenen bugünkü Kurdistan Özgürlük Gerillası, yakaladığı taktik açılım performansını daha da geliştirirse kesinlikle başarıyla taçlanacak. Önder Apo ile yeterli yoldaşlık mücadelesinde belli sonuçları açığa çıkaracak ve bu da Uluslararası Komplo’nun yenilgisi anlamına gelecek.”  BEHDÎNAN