Gaflete düşmemek!

Forum Haberleri —

  • Şu anda Türkiye halklarına, demokrasi güçlerine ve Kürtlere yapılacak en büyük kötülük bu iktidarı rahatlatacak duruş ve tutumlar içine girmek olur. Bu tür yaklaşımlar hangi söylemlerle ortaya çıkarlarsa çıksınlar demokrasi karşıtı ve bu iktidarı kurtaran konuma düşerler.

DR. HAYRİ HAZARGÖL

AKP-MHP iktidarı o kadar zayıflamış ve zor durumdadır ki, kendisini rahatlatacak bir fırsat ve zaman arama peşindedir. Reform söylemleri böyle ortaya çıkmıştır; yine ABD ve AB’ye yumuşak mesajlar göndermesi de bu nedenledir. Tüm bunlara Türkiye halkları için olumlu olacak bir şeyler yapmak için değil, demokrasi güçlerini ve Kürt demokratik hareketini biraz daha baskılayıp kendini tek seçenek haline getirmek için başvurmaktadır. Bu iktidarın kendisini rahatlatacak ve kurtaracak bir nefes almaya ve fırsat bulmaya o kadar ihtiyacı vardır ki, bunun için her türlü oyuna, yalana başvurmaya hazırdır. Bu açıdan tüm demokrasi güçlerinin ve Türkiye halklarının bu iktidarın kendini rahatlatacak oyunlarına dikkat etmesi gerekir. Özellikle zorluklar var diyerek bu mücadeleyi gevşetir ve bu iktidarın nefes alması ve kendisini kurtarmasını sağlarlarsa gelecekte daha büyük zorluklar ve bedel vermelerle karşılaşırlar. Şu andaki siyasal durumda bu bilinçte ve duyarlılıkta olmak tüm demokrasi güçleri için çok önemlidir.

Yakın tarihte 2006 yılında AKP iktidarı çok sıkışmıştı. Ya demokratikleşme doğrultusunda adım atacaktı ya da iktidarını kaybedecekti. Bunun dışında kurtuluşu için tek çare demokrasi güçlerini ve Kürt halkının özgürlük hareketini aldatıp, oyalayıp nefes alarak kendini toparlayıp güçlendirmesiydi. Demokratikleşme adımı atarak kendini kurtaracak bir zihniyet ve politikaya sahip olmadığı için böyle bir aldatma ve oyalama yoluna gitti. Bunda da başarılı oldu. Kendisine karşı demokrasi güçlerinin ve Kürt halkının mücadelesini gevşetti. Demokrasi güçleri mücadele ederek AKP iktidarına demokratikleşme doğrultusunda adım attıracaklarına nefes aldırarak karşılarında bugünkü faşist AKP-MHP ittifakı ve uygulamalarını buldular.

Bugün de AKP-MHP iktidarı yıkılmak üzeredir. Artık demokratikleşme doğrultusunda adım atma yönünde hiçbir eğilimi ve imkanı kalmamıştır. Aksine demokratikleşmenin gelişmesinin tek yolu bu iktidardan kurtulmaktır. Sadece ve sadece bu iktidardan kurtulma Türkiye'de demokratikleşmenin önü açacaktır. Bunu sağlatmak açısından da zorluklar ne olursa olsun bu iktidar karşısında demokratik duruş göstermek ve mücadeleyi sürdürmek gerekmektedir. Yoksa en ufak bir gevşeme bu iktidarı kurtarır ve Türkiye’yi demokratikleştirme fırsatının kaçırılmasına yol açar. Bu mücadeleyi gevşeten her siyasi güç ve figür demokratikleşme fırsatını sabote etme yanında faşist iktidarın sürmesine yardımcı olmuş olur.

Son zamanlarda AKP’nin emrindeki istihbarat örgütü ve özel savaş güçleri eliyle yine demokrasi güçlerini ve Kürtleri aldatma ve kandırma peşinde olduğu söylenmektedir. Kuşkusuz demokrasi güçleri ve Kürtler AKP iktidarının bu doğrudan ya da dolaylı oyunlarına karşı şerbetlidirler. Ama yine de insanlık halidir, hafıza-i beşer nisyan ile maluldür, derler. Özellikle araya faşizmin gerçek yüzü yerine çeşitli tatlı dillerin girmesi böyle bir gaflet durumunu ortaya çıkarabilir.

ABD ve Avrupa’nın gerçek demokrasiyi değil, kendi çıkarlarını düşündükleri bilinmektedir. Özellikle Türkiye söz konusu olduğunda tüm değerlere sırt çevirmekte ve Türkiye'deki baskılara göz yummaktalar. Ya da dostlar bizi pazarda görsün misali vicdan rahatlatan açıklamalar yapmaktalar. Bu zihniyetteki ABD ve AB de demokrasi güçleri ve Kürtlerin mücadelesi ortamında mevcut iktidarla sorunlar yaşamaktadırlar. Bu açıdan Türkiye ile çıkarlarını daha iyi yürütmek için demokrasi güçlerinin ve Kürtlerin mücadelesini sahte barış söylemi ve isteği altında durdurmak istemektedirler. Böylece mevcut iktidarla yaşadıkları gerilim azalacak, bu iktidarla ilişkilerini rahat yürütecekler. Tabi düşündükleri ne demokrasi güçleri ne de Kürtler olmaktadır.

Bu güçler böyle bir politika içinde bu iktidarı rahatlatıp ömrünü uzatma rolüne soyunmuşlardır. Kuşkusuz görüntüde bu iktidarı eleştirenler de özünde bu iktidarı rahatlatan politika izlemektedirler. Bu nedenle demokrasi güçleri ve Kürtler için hiçbir demokratik değeri ve anlamı olmayan sahte barış telkinleri yapmaktadırlar.

Şu anda Türkiye halklarına, demokrasi güçlerine ve Kürtlere yapılacak en büyük kötülük bu iktidarı rahatlatacak duruş ve tutumlar içine girmek olur. Bu tür yaklaşımlar hangi söylemlerle ortaya çıkarlarsa çıksınlar demokrasi karşıtı ve bu iktidarı kurtaran konuma düşerler. Herkes ve her çevre bu tür tutumlardan kaçınmalı; bu iktidara karşı mücadeleyi her alanda teşvik eden bir söylem, duruş ve tutum içinde olmalıdır. Bunun dışındaki her yaklaşım demokrasi güçleri adına yapılmış gaflet olur; sonuçları da ağır olur.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.