• Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, Kadıköy’de gerçekleştirdiği açıklama ile cezaevlerinde her geçen gün artan hak ihlallerini protesto etti.

 

Kadıköy’deki açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Dilşat Canbaz Kaya, Musa Piroğlu ve avukatlar da katıldı. “İnfaz yakmalar, iletişim yasakları ve baskılar son bulsun” pankartı açan kitle sık sık, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz“, ”Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük” sloganları attı.

Cezaevlerindeki hak gasplarının iktidarın yönetme şeklini deşifre ettiğini ifade eden HDP Milletvekili Musa Piroğlu, cezaevlerindeki baskılarla birlikte sokağın sesinin de kısılmaya çalışıldığını dile getirdi. Polis zorunun ulaştığı noktaya dikkat çeken Piroğlu, ”Hapishanelerde yüzlerce tutsak ölümle baş başa bırakılmış durumda. Devleti bir mafya çetesine dönüştürdüler. Mafyalaşmış bir devlet, devletleşmiş bir mafya var karşımızda. Böyle bir noktada iktidar ve kurumlarından bir adım beklemek hatadır. Saray kaşını kaldırmadıkça savcılar kılını kıpırdatmayacak. Bunların temel beslenme alanı Kürt sorunudur ve Kürt sorunu çözülmedikçe bu böyle devam edecek. Kürt sorunun çözülmesi demek ise İmralı‘daki tecridin kaldırılmasındaki adım demektir” dedi.

İçeri girenin çıkamadığı düzen

İnisiyatif adına açıklama yapan tutsak ailesi Hıdır Sabur, salgınla birlikte artan hak ihlallerine dikkat çekerek, birçok hukuksuzluğun işlendiğini söyledi. Tutsaklara ağır koşulların dayatıldığını belirten Sabur, şöyle devam etti: ”Tecridi derinleştiren devlet bir yandan da tutsakların şartlı tahliye hakkını gasp etti. Gözlem kurulları aracılığıyla tutsaklara ‘pişmanlık’ dayatıldı. Görüştüğü, mektuplaştığı kişiler, okuduğu kitaplar, yazdığı dilekçeler, keyfi verilen disiplin cezaları ve ‘bağımsızlar koğuşuna geçip geçmeme dahi tutsağın ‘iyi halli’ olmadığına gerekçe olarak sunulup tahliyeler engellendi. Hapishanelerde her türlü baskı, tecrit, işkence ve kötü muamele uygulamalarını artıran devlet, infaz yakma politikası ile açık ki içeri girenin dışarı çıkamadığı, hukukun hiçbir biçimde işlemediği bir düzeni hâkim kılmaya çalışıyor.”

Hasta tutsaklar ölüme terk edildi

Bu süreçte hasta tutsakların durumunun daha da ağırlaştığına işaret eden Sabur, onlarca ağır hasta tutsağın sağlık heyetlerinden “hapishanede kalamaz” raporları çıkmadığı için ölüme terk edildiğini ifade etti. Sabur, ”Hapishanelerde ağır hasta tutsaklar ölüme terk edilir ve diyet yemek dahi alamazken mafya liderlerinin hapishanelerde her türlü özel hizmet için sağlık kurullarından rapor çıkardıkları, istedikleri kişiyle görüşüp istedikleri yemekleri sipariş ettikleri ve hiçbir zaman kapılarının kilitlenmediği de açığa çıktı” diye konuştu.

Açlık grevlerine destek

Tutuklular üzerindeki baskılar yoğunlaşırken dışarıda da her türlü anti demokratik uygulamanın kol gezdiğini belirten Sabur, devam eden açlık grevlerine işaret etti. Sabur, şunları ekledi: “Devlet tutsakların taleplerine kulaklarını tıkadığı gibi onların sesini duyuran her kesime ise baskı uygulamaktan geri kalmadı. Yinelemek istiyoruz ki; tutsakların talepleri bizim de taleplerimizdir ve hapishanelerdeki tecrit ve hak gasplarına karşı çıkmak insan onurunun bir gereğidir.”  İSTANBUL

 

İmralı için dün de başvuruldu

İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi’nde ağır tecrit altında tutulan Öcalan’ın avukatları, görüşme talebiyle dün bir kez daha Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuru yaptı. Öcalan’ın avukatlarından Rezan Sarıca ve Nevroz Uysal, müvekkilleriyle 8 yıl aradan sonra 2-22 Mayıs, 12-18 Haziran ve 7 Ağustos 2019 tarihlerinde görüşebilmişti. O tarihten sonra avukatların bütün başvuruları yanıtsız bırakılıyor. BURSA

 

Açlık grevi 181. gününde

Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK’lı tutsakların, İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 22 yıldır tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin sonlandırılması talebiyle 27 Kasım’da başlattığı süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemi, 181. gününde devam ediyor. Aynı amaçla Mexmûr Şehit Aileleri Derneği’nde 160, Yunanistan’ın Lavrio Kampı’nda ise 143 gündür açlık grevi yapılıyor.  AMED