Hasta tutsaklar tedavi edilmiyor

Van Barosu

Van Barosu

  • Wan, Panos ve Ahlat’taki cezaevlerinde yaşanan ihlallere dikkat çeken Wan Barosu, ÖHD ve TUHAY-DER, hasta tutsakların tedavi edilmediği, Kürtçe mektupların verilmediği ve gözlem kurullarının “çıktıktan sonra evlenecek misin?” gibi sorularla tahliyeleri engellediğini belirtti. 

Wan Barosu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Şubesi ve Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER), Van Yüksek Güvenlikli, F ve T Tipi, Patnos T Tipi ve Ahlat T Tipi cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin raporu açıkladı. 

Raporu açıklayan ÖHD Yöneticisi Medeni Gür, gittikleri tüm cezaevlerinde, sevk isteyen tutsakların hastaneye çok geç götürüldüklerini, bazı cezaevlerinde hastaneye sevklerin hiç yapılmadığını söyledi. Gür, “Yine bazı cezaevlerinde ise hastaneye sevkler geç de olsa yapılmakta ve ancak kolluğun ağız içi araması ve ya doktorun kelepçeli muayene dayatmalarından ötürü mahpuslar muayene ve tedavi edilmeden hapishaneye götürüldükleri tarafımıza aktarıldı. Özellikle hasta tutsakların tedavi koşullarının olmadığını veya oluşturulmadığı tarafımıza aktarıldı. Bu anlamda mahpusların sağlığa erişim haklarının ihlal edildiğini vurgulamak gerekir” dedi. 

Kürtçe mektuplar verilmiyor

Ziyaret ettikleri tüm cezaevlerinde koğuşlarda bulundurulan kitap sayısında 3-10 arası kota uygulandığını söyleyen Gür, şöyle devam etti: “Birçok hapishanede Kürtçe kitapların verilmediği, hatta bazı hapishanelerde Kürtçe kitapların hiç verilmediği tarafımıza aktarılmıştır. Bu husus mahpusların eğitim ve ifade özgürlüğünün ihlali anlamı taşıdığı görülmektedir. Yine bahsedilen hapishanelerin tamamında yasal olarak günlük yayınlanan Yeni Yaşam, Evrensel, Birgün gibi gazetelerin verilmediği ve yine ulusal bazda yayın yapan muhalif TV kanallarının ziyaret edilen bu hapishanelerde olmadığı, gönderilen mektupların çoğunlukla verilmediği ve hatta verilen mektupların da sansürlenerek verildiği, özellikle Kürtçe yazılan mektupların tercüme olanağı olmadığı gerekçesiyle katiyen verilmediği tarafımıza aktarılmıştır. Bu anlamda mahpusların haberleşme haklarının ihlal edildiği tespit edilmiştir.”

Aramalarda askeri nizam

Cezaevlerinin neredeyse tamamında yemeklerin doyurucu olmadığı ve çok az verildiği, bazı hapishanelerde yemeklerin yenemeyecek kadar kötü olduğu tespitine vardıklarını ifade eden Gür, şunları paylaştı: “Özellikle dışarıda yaşanan enflasyonun kat be kat fazlasının hapishane kantinlerinde yaşandığı ve bir çok mahpusun kantindeki fahiş fiyatlardan ötürü ihtiyaçlarını gideremediği hususları tarafımıza aktarılmıştır. Yine ziyareti yapılan birçok hapishanede her ay birkaç kez yapılan rutin oda aramalarının amacı dışına çıktığı ve yasaklı bir şey arama amacından ziyade odaların darmadağın edildiği tarafımıza aktarıldı. Yine, söz konusu koğuş aramalarında mahpuslara askeri nizamın dayatıldığı, mahpuslarca tarafımıza aktarılmıştır.”

Dışarı çıkınca evlenecek misin?

Cezaevi Gözlem Kurullarının “koşullu salıverilme” döneminde olan tutsakların tahliyelerini engellendiğini söyleyen Gür, yaşanan hak ihlalleri ilgili şu bilgileri verdi: “Kurulların tamamen bir mahkeme gibi davranarak mahpuslara 'çıktıktan sonra evlenecek misin?’, ‘PKK’yi terör örgütü olarak görüyor musun?’, ‘Abdullah Öcalan hakkında neler düşünüyorsun?' şeklinde sorularla mahpusları manipüle etmeye çalıştıkları ve mahpusların cevabı ne olursa olsun tahliyelerinin üç ve 6 ay uzatıldığı aktarılmıştır. Söz konusu bu durumun artık tamamen keyfi olarak uygulandığı ve hukuktan tamamen uzak kararlar olduğu tarafımızca gözlemlenmiştir.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.